Son günlerde sosyal medya platformu Instagram’a getirilen erişim yasakları, özellikle dijital dünyada satış yapan esnaf ve girişimciler için ciddi sorunlar yaratmış durumda. Günümüzde pek çok küçük işletme, ürünlerini tanıtmak ve satış yapmak amacıyla Instagram gibi platformları aktif bir şekilde kullanıyor. Erişim engelleri, bu esnafların müşteri kitlesine ulaşmalarını zorlaştırarak ciddi maddi kayıplara yol açıyor.

Instagram, görsel içerik paylaşımının yanı sıra, kullanıcıların ürünlerini sergileyip satabileceği bir e-ticaret alanı haline geldi. Ancak, erişim engeli ile birlikte satışları durduran veya önemli ölçüde azalan pek çok esnaf, bu durumda haklı olarak zarar görmekte. Fakat burada dikkat edilmesi gereken birkaç önemli nokta var: Öncelikle, Instagram üzerinden yapılan satışların vergiye tabi olup olmadığı ve e-ticaret statüsünde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği konusu tam anlamıyla net değil.

E-ticaret, belirli bir altyapı ve yasal çerçeve altında yürütülmesi gereken bir süreçtir. Instagram üzerinden yapılan satışların, e-ticaret olarak kabul edilip edilmeyeceği, esnafın iş modeline ve satışlarını kayda geçirip geçirmediğine bağlıdır. Eğer bu satışlar düzenli olarak yapılıyor, kayıt altına alınıyor ve vergilendiriliyorsa, o zaman esnafın e-ticaret yapma hakkı var demektir. Ancak bu durumda, vergi yükümlülükleri de belirlenmiş olmalıdır.

Erişim engelinin getirdiği sıkıntılar, esnafın yalnızca ekonomik kayba uğramasıyla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda ticari sürdürülebilirliklerini tehdit eder hale geliyor. Üstelik, sosyal medya platformlarına yapılan bu tür müdahaleler, dijital dönüşüm sürecinde geri adım atılmasına neden olabilir. Günümüzde mağazaların yanı sıra online satış kanallarına geçiş yapmak zorunda kalan esnafın, bu tür yasaklarla karşılaşması, onların varlıklarını da tehdit ediyor.

Sonuç olarak, Instagram erişiminin yasaklanması, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için ciddi bir sorun teşkil ediyor. Ancak, satılan ürünlerin e-ticaret statüsünde olup olmadığı ve vergi yükümlülükleri de göz önünde bulundurulmalı. Bu süreçte, hem esnafın haklarının korunması hem de dijital ticaretin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi amacıyla, yasal düzenlemelerin acilen gözden geçirilmesi önem arz ediyor. Esnafımızın bu zorlu süreçte desteklenmesi, yerel ekonominin güçlenmesi adına hayati bir gerekliliktir.

ESKİŞEHİRSPOR’UN KADINLARA ÖZEL CROP FORMALARI ÇOK ANLAM İFADE EDİYOR

Eskişehirspor, uzun bir geçmişe sahip güçlü bir futbol kültürü ile tanınan bir kulüp olarak, son dönemde yaptığı müthiş bir yenilikle dikkat çekmeye devam ediyor. Kulübün, kadınlar için özel olarak tasarladığı crop formalara imza atması, yalnızca bir spor ürününden çok daha fazlasını temsil ediyor. Bu girişim, ülkemizde bir ilk olma özelliği taşıyor ve ekonomik, kültürel ve sportif boyutlarıyla dikkat çekici bir dönüşümün habercisi.

Öncelikle, ekonomik açıdan ele alındığında, kadınlara yönelik özel ürünlerin pazara sunulması, kulübün gelir kaynaklarını çeşitlendirme potansiyelini artırıyor. Spor dünyasında kadın futboluna ve kadın sporuna olan ilginin artması, bu tür ürünlere olan talebin de yükselmesine neden oluyor. Eskişehirspor’un bu girişimi, yalnızca kulübe gelir sağlamasıyla kalmayacak, aynı zamanda yerel üreticileri destekleyerek, kadın moda tasarımcıları ve spor giyim sektöründeki diğer paydaşlar için de yeni iş fırsatları yaratacaktır. Bu süreç, kentin ekonomik hareketliliğine katkıda bulunarak, kadınların istihdamında da olumlu bir etki yaratabilir.

Kültürel boyutta ise, Eskişehirspor’un bu atılımı, sporun cinsiyet eşitliği ve kadınların toplumsal hayattaki yerinin güçlendirilmesi açısından oldukça önemlidir. Toplumda kadınların sporla buluşmasını teşvik edebilir. Crop formaların tanıtılması, genç kızların ve kadınların sporla özdeşleşmelerine yardımcı olurken, aynı zamanda spor kültürünün daha geniş kitlelere ulaşmasına katkıda bulunabilir. Bu tür projeler, toplumda cinsiyet stereotiplerinin yıkılmasına ve kadınların spor alanındaki temsillerinin artmasına zemin hazırlar.

Sportif açıdan bakıldığında, bu tür girişimler, kadınların spor aktivitelerine katılımını teşvik edici bir etki yaratır. Eskişehirspor’un, kadın ve kız çocuklarını spor yapmaya özendirmesi kadın futboluna olan ilgiyi artırabilir. Kadın sporuna daha fazla yatırım yapmak, kulüplerin ve kurumların, futbolun sadece erkekler için olmadığını ve her bireyin spor yapma hakkına sahip olduğunu göstermektedir. Bu durum, sporun toplumsal bir araç olarak nasıl dönüştürülebileceğinin güçlü bir örneğidir.

Özellikle bu girişimin ülkemizdeki ilk örnek olması, benzer projelerin yaygınlaşmasının önemini de ortaya koyuyor. Diğer kulüplerin ve spor organizasyonlarının Eskişehirspor’un bu adımını örnek alarak, kadınlara yönelik özel ürünler sunmaları teşvik edici bir etki yaratabilir. Bu tür girişimlerin yaygınlaşması, kadınların sporla daha fazla buluşmasına ve toplumda cinsiyet eşitliği konusunda pozitif bir ivme yaratılmasına katkıda bulunacaktır.

Sonuç olarak, Eskişehirspor’un kadınlar için özel crop formalar çıkarma girişimi, çok boyutlu bir dönüşümün parçasıdır. Ekonomik, kültürel ve sportif alanlarda atılan bu adım, yalnızca kulübün değil, Eskişehir şehrinin ve kadın sporunun geleceği açısından olumlu bir gelişme olarak öne çıkıyor. Bu tür projeler, kadınların sporla olan bağlarını güçlendirirken, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliğine dair önemli bir mesaj veriyor. Eskişehirspor’un bu yeniliği, tüm spor camiasına örnek teşkil edecek ve kadınların spor sahalarında daha fazla yer almasını sağlayacaktır.