Kur Bu Yüzden Tutuluyor!
Hani bir söz var. Zenginin malı züğürt ’ün çenesini yorar. Züğürt olan aslında rahattır. Olan parası olana olur. Bir anda fakirleşme korkusu var ya uykularını kaçırır.
Zenginlerin en büyük korkusu budur. Zenginler, açlığa alışık değildir. Onların, sonradan görmüş olanları geviş getire getire övünürler. Onlar bağırsak sendromu çekerler!
Alıştığı tokluk onları, yavaş yavaş öldürür…
Hele hele sonradan görme bir fırsat bulup politik yollardan zengin olursa vay vay onun haline! Uykusuzluk dönemine girmiştir artık.
PİYASALAR NE OLDU?
19 Marttan sonra gelişen siyasi olaylar dünyadaki gelişmelerin Türkiye’ye düşen yansımalarını izledik.
İçerde bir de şafak operasyonları ve hukuksuzluk zirve yapınca piyasaların üstüne tuz biber ekti. Cary trade yapan yabancılar pozisyonlarını değiştirerek piyasadan çıktılar. Politik riskler içeren kırılgan ekonomilerde bunlar olur. Borsa kazanımlarını geri verdi.
Piyasa gözünü bu kez MB çevirmişti. İşte böyle gel gitleri olan bir ekonomik yapımız var. Doların tırmanması piyasalarda panik oluşturunca bir anda dövize talep oldu..
Hâlbuki bir kaç gün öncesinde piyasalar MB’ nın faizleri stabil bırakacağı veya en azın 250 baz puan düşürmesini bekliyordu.
MB NE YAPTI?
Kaç tane MB başkanı değişti unuttum vallahi. Her gelen bir OVP programı var. Bu güne kadar hiçbir program tutabilmiş değil.
Enflasyonla mücadelede MB’ sı önemli bir ol üstlenmiş. Fakat bu güne kadar aldığı kararlar başarılı olduğu söylenmez. Enflasyon da karavana atış yaptılar.
Çünkü ekonominin kronik sorunları var. Bunun nedeni yanlış ekonomik politikalar.
Bunu herkes biliyor.
Yabancı fonlar, girecek ama borçlanma tahvil faiz oranlarını bekliyor
Efektif faizi politika faizin altında gelirse o zaman tahvilde istenen satış gerçekleşmeyebilir.
Yabancılar CDC streslerine bakıyor. Şu anda 9.12.
Yüksek getirileri olan tahvillerin stresleri 10-15 puan arasında koridorda yer alıyor.
Globalden etkileniyor. Duyarlı bir global yatırımcı var. İç piyasadaki gerilimler CDS etkileniyor..
BÜTÜN BEKLENTİLER BOZULDU.
MB diyor ki, ben enflasyonda sil başa döndüm. Hedeflerim tutmayacak. Bütün beklentilerim bozuldu. Bu bozulan beklentilerle birlikte mecbur faiz arttırdım
Meali bu.
Bana sorarsanız 350 puan artış sürpriz değil.
Mevduat faizi olarak bakıldığı zaman da bir karşılığı yok. Son 4 haftadır 54'ün üzerine çıktı…
Mevduat faiz oranları, kredi faiz oranları da yükseldi. Doğal olarak da politika faizi dediğimiz Merkez Bankası faiziyle zaten mevduat faizi arasındaki makas iyice açılmıştı. Merkez bankası politika faizini %55 yaptım deseydi yine şaşırmayacaktım. Sebebi piyasa faizi ile MB arasındaki faiz makası açılmıştı..
O kadar büyük siyasi belirsizlikler var o kadar çok büyük para çıkışı var ki, o kadar çok yabancıların Türkiye'ye olan güvensizliği var ki, o kadar çok yerli yatırımcının Türkiye'ye olan güvensizliği var ki ve benim de elimde artık harcayacak para kalmadığı için başka bir yöntem devreye tekrar sokmak zorundayım dedi ve 350 baz puan yükseltti.
Elindeki silah faizdi.
TÜİK bugün size bir takım enflasyon rakamları dikte etmeye çalışıyor. Mayıs ayındaki rakamlara bakın siz. Makyajlı rakamlara rağmen yüksek enflasyon gelecek.
Enflasyon, faiz, kur arasında bir korelasyon var. Enflasyona baktığınızda faiz rakamları negatif durumdaydı.
Bu durum paranın sürekli yer değiştirmesine neden oluyordu.
Bu döviz fiyatlamaları ile ithalatınız artıyor cari açığımız patlıyor dış ticaret açığımız her geçen gün biraz daha artıyor dış borç yükünüz artıyor. Vatandaş fakirleşmeye devam ediyor, ülke ticaret yapamaz hale geliyor üretim bitiyor, firmalar konkordato ilan etti edecek pozisyonda. İcra dairelerindeki dosyalar odalara sığmıyor.
Merkez Bankası "Benim elimde döviz olarak, atacak cep almadı kur da patlayacak. Kur da gidecek. Bu kuru bir şekilde kontrol altında tutmak zorundayım. Onun için bedel ödeyeceğim ve faizleri yukarıya çekeceğim.
MB’ sı zarar ettiğini söylüyor.
Ziraat bankası 700 milyarın TL’ nin çok üstünde zarar etmiş.
MB bankası dövizi frenlemek için 50 milyar dolar piyasaya satış yaptı.
Sözde artışı şimdilik blokladılar...
Şimdilik hikâye bu.
Onun için ağzı olan uzman. Ahkâm kesiyorlar.
Nas diyenler suskun.
Ekonominin durumu “saldım çayıra Mevla’m kayıra” modeli.
Araya da inşallah dediniz mi akan sular durur.
Vatandaşın gündemi? Çarşı, pazar, mutfak, hayat pahalılığı.
Var mı çaresi?
Elbette var…
İktidar tıkandı. Milletin önüne sandık konulmalı.
Zira bu palavralarla artık rejim tıkandı.
Yeni bir umut’ a ihtiyacımız var..
Başka çare yok.