Sıla-i rahim terim olarak; “Kan bağı ve evlenme yoluyla oluşan akrabalık bağlarını yaşatma, akrabalarla ilişkiyi sürdürme, onların haklarını gözetme, onlara ilgi gösterme, iyilik ve yardımda bulunma ve akrabaları ziyaret etme” şeklinde açıklanmaktadır (Mustafa Çağrıcı, “Sıla-i Rahim”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi).

Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) konuyla ilgili şöyle buyurmuştur: “Merhametliler, Rahman’ın da kendilerine merhamet ettiği kimselerdir. Siz yeryüzündekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin! ‘Rahim’ (akrabalık bağı) Rahman’dan bir bağdır. Kim onu sürdürürse Allah da onunla ilişkisini sürdürür; kim de onu koparırsa Allah da o kimseyle ilişkisini koparır” (Tirmizî, “Birr”, 16).

Yüce Rabbimiz (c.c.) şöyle buyuruyor: “...Adını anarak birbirinizden dilek ve istekte bulunduğunuz Allah’a saygısızlıktan ve akrabalık haklarına riayetsizlikten de sakının. Şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözetleyicidir” (Nisâ 4/1).

Bu ayet ve hadisten anladığımız hakikat şudur ki; birbirimiz arasında gözetmemiz gereken en önemli bağlardan biri, sıla-i rahim denilen Rabbimizin biz insanlar arasında kurduğu özel bağdır. Bu bağ ailemizden başlayarak kan ya da evlilik yoluyla devam eden akrabalık bağlarını kapsadığı gibi, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in bir hadisinden de anladığımız, vâris (mirasçı) olmaya yakın komşularımızı da kapsayacak şekilde düşünülmeli ve korunmalıdır. Bu hadisi de burada hatırlamamız gerekirse, Peygamberimiz (s.a.v.); “Cebrail bana komşu hakkında o kadar çok tavsiyede bulundu ki, neredeyse komşuyu komşuya mirasçı kılacak zannettim” (Buhârî, “Edeb”, 28) buyuruyordu. 

Sıla-i rahim; ailemiz, akrabalarımız ve komşularımızla güzel ilişkiler kurmak, onlarla bağlarımızı koparmamaktır. Onların sevinçleri ile sevinmek ve hüzünlerini de paylaşmaktır. Sıkıntılı zamanlarında onlara destek olmak, hastalıklarında yardımcı olmak, cenazelerinde bulunarak geride kalanlara omuz vermek, sabır telkin etmektir. 

Sıla-i rahimle ilgili hatırlamamız gereken en önemli husus da; sadece bizleri arayıp soranlarla değil, tüm eş-dost, akraba ve yakınlarla bu ilişkinin sürdürülmesi için çaba gösterilmesidir. Bu konuda Peygamber Efendimizin şu hadisini akıldan çıkarmamak gerekir: Sahabeden biri Peygamberimiz (s.a.v.)’e gelerek, “Ey Allah’ın Rasûlü! Ben akrabalarımla ilişkilerimi sıcak tutmaya, irtibatımı devam ettirmeye çalışıyorum, onlarsa beni arayıp sormuyorlar. Ben onlara iyilik ediyorum, onlar bana kötülük ediyorlar. Ben onlara yumuşak davranıyorum, onlar bana kaba davranıyorlar” demişti. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) o sahabeye şöyle buyurmuştu: “Sen böyle davranmaya devam ettiğin sürece Allah’ın yardımı seninledir” (Müslim, “Birr”, 22).

Çağımız hız ve teknoloji çağı. Tüm dünya ile sesli ve görüntülü iletişimimizin kolaylaştığı bir çağda yaşıyoruz. Sıla-i rahim bağlarımızın daha da kuvvetlenmesi beklenirken, çağımızda maalesef en yakınlarımız anne-babamız ve akrabalarımızla bağlarımız gün geçtikçe kopmakta ve insanlar olarak yalnızlaşmaktayız. Bayramlarda, tatillerde sıla-i rahimi güçlendirmek, sıcacık muhabbetler etmek yerine, uzaklardan birkaç kelime mesajla hatır sorar olduk. Her gün aynı binanın kapısından girdiğimiz komşularımızla bırakın merhabayı, kimin komşumuz olduğundan bile habersiz yaşıyoruz. Çağımızda, evlatlarının yolunu gözleyen, yalnızlığa terk edilmiş çok sayıda anne-baba var. Hatırının sorulmasını özleyen nice akrabalarımız var. Dertlerinin paylaşılmasını, gönüllerinin alınmasını bekleyen nice yakınlarımız var. Bir selama, bir gülümsemeye ve muhabbete muhtaç nice komşularımız var…

Sıla-i rahim, Rabbimizin rahmetine kavuşma kapımızdır. Kısacık dünya hayatında elde edilebilecek sonsuz huzurun anahtarıdır. Bu sebeple sıla-i rahim bağlarını ihmal etmeyelim. Rabbimizin kurduğu sıla-i rahim adındaki, dünyamıza renk ve sevinç katan bu huzur kaynağını; yakınlarımızı ziyaretlerimizle, muhabbetimizle, gülümsemelerimizle besleyelim. Yakınlarımıza sevgiyle yaklaşalım ki, Rabbimizin sevgisine mazhar olalım inşallah. Peygamberimizin şu hadisini de asla hatırımızdan çıkarmayalım: “Sıla-i rahim, Rahman olan Allah’tan bir bağdır. Kim onu sürdürürse Allah da onunla irtibatını sürdürür; kim de onu koparırsa Allah da o kimseyle ilişkisini koparır” (Tirmizî, “Birr”, 16). 

Sıla-i rahimi ihmal etmeden; ailemiz, akrabalarımız ve komşularımızla güzel ilişkiler kurarak, onlarla bağlarımızı koparmadan yaşamayı Rabbimiz hepimize nasip etsin inşallah… Allah’a emanet olunuz…

Hamdi UZUNHARMAN 

Odunpazarı İlçe Müftüsü