Pandemiden sonra çok daha fazla yoğunlaştı. Öncesinde yok muydu? Elbette vardı..ama bu kadar çok gündeme gelmemişti. Çünkü çok az insan buna fırsat bulabiliyorlardı.

Çünkü hem maliyetli bir iş hem de kaçak yapı.

İşte benim bildiğim eski köy alanlarının yanı başında, tarım arazilerinde de böyle bir dönüm arazilerde bu amaçla bahçeler vardı. Bahçenin uygun bir yerin de de küçük bir kulübeleri vardı.

Bunu kimi hobi olarak yaparken, kimileri de profesyonel olarak yapıyordu.

Eski Karabayırda da yerleşim böyle böyle başladı. İlk önce sözde bahçeler yapılıyordu. Çiçekler, diğer süs bitkileri ve meyve ağaçları ekiliyordu. Sonra bu varlıklı kesim planlı, projeli fakat ruhsatı olmayan şato gibi evler yaptılar. Çünkü bölgenin imarı yoktu.. Tabii alt yapıdan yoksun olduğu için ciddi zorluklar yaşıyorlardı… En başta Isıtma sorundu. Birçoğu Fuel oil ile çalışan ısıtma kazanları kurdu. Bazıları kömür kalorifer kazanları kullandı. Biraz daha durumu iyi olanlar büyük tüpler veya depolamalar yaptırarak PROPAN GAZ kullandılar. 

Bölgede hızla kooperatifler eliyle yapılar oluştu. Kooperatiflerde meydana gelen olumsuzluklar nedeniyle, ciddi hukuksal problemler yaşadılar. Bölgede sosyal hayat yok gibiydi.

Plansız bölgede yapılan bu yapılar,  daha sonra çıkan imar aflardan yararlanarak ruhsatlandırıldılar. Hobi bahçeleri ile başlayan sürecin sonunda kendiliğinden bir yerleşim yeri haline geliverdiler.

Birde doğal gaz ile diğer alt yapı yatırımların getirilmesi ile birlikte yeni imar düzenlemeleri yapılınca, inşaat ve fiyat patlamaları yaşandı. Bir anda  fiyatlar doğal olarak artmaya başladı..

40-50 yıl öncesinde buraları şehrin çok uzaklarda kalıyorlardı. Keskinde, yukarı Söğütönün de, Emirce de, Tandır da ve daha birçok yerlerde bu gibi benzer yapılarda mevcuttu.

Bunlar bilinenler. Birçoğu bir imar af beklentisi içindeydi… Nasıl olsa böyle aflar çıkar bizde bu aftan yararlandırılırız. Binalarımızda yeni. Her ne kadar ruhsatları olmasa da en azından yapıların projeleri var. Aslında yasada böyle boşluklar da var..bzen bu yapılar imar sınırında olduklarından denetlenemiyordu veya mevzi imar planı yapılıp ,onaylandıktan sonra işlemler gerçekleşiyordu..

Vatandaşta, gereken harçları, cezaları ve yasal ne kadar ödenmesi gerekenleri öderiz anlayışı hâkimdi. Yerel seçimlerden öncede bu şekilde kulağımıza dedikodularda geliyordu. Çünkü bu yerlerde yalı sahibi olanların ekonomik durumu orta gelirlilerin sahip olabileceği evler değildi. 

Günümüzde yaşayan insanlar; hızlı yaşam temposu ve yoğun çalışma düzenine bağlı olarak eğlenmek ve dinlenmek için kısa ya da uzun süreli olarak bulundukları ortamdan uzaklaşma ihtiyacı duymakta ve bu amaçla doğal ya da doğala yakın kırsal alanlara yönelmektedir. Ancak, giderek şehirleşen ve bina topluluklarından oluşan dünyada çoğu zaman bu isteğin gerçekleşmesi mümkün olmamaktadır. 

İş hobi olunca mesele yok. Asıl uğraşının dışında oyalayıcı bir şey. Diğer hobilerden hiç bir farkı yok. Makuliyeti de var. Şehir hayatının stresinden toprakla uğraşarak uzaklaşmak ve bunun yanında tarımsal ürünleri, çiçekçilik ve aromatik bitkiler yetiştirmek üzere kurulan bu bahçelerin varlığı insanın psikolojik yapısını da olumlu etkiliyor.

Belirli bölgelerde, bahçenin kenarına kadar su getirilmiş, sürüldükten sonra çapalanmış, drenajı sağlanmış, elle işlemeye uygun olarak hazırlanmış arsaları görüyoruz. Bu arsalar belirli ölçüde parsellere ayrılarak insanlar tarafından hobi amaçlı kullanılırlar. Amaç küçük çaplarda bitki yetiştiriciliğinin hazzına vararak eğlenmeyi ve dinlenmeyi sağlamaktır.

Ama gerçekte böyle olmuyor.. Kurulan kooperatifler Hobi bahçeleri adı altında resmen bir yerleşim merkezi kurmuşlar. Site kurmuşlar. Yaptıkları belli.. Çok ucuza kapatılan bu tarım arazileri, sözüm ona hobi bahçeleri adı altında hislendirilerek kooperatif üyesi yapılmış. Bunlar profesyoneller. Bin bir masallar anlatarak insanlar kandırılmış. Diyelim ki kooperatif burada dönümünü 10 bine mal ettiği yeri, 50 bine satmışlar. Hisseyi alanlar bir başkasına da satmış. Böylelikle bir devir daimler olmuş. Tıpkı devre mülk benzeri bir yapı gibi.

Ciddi parlar kazanmışlar.. Burada da ciddi bir kayıt dışı da söz konusu. Peki, bunu yapanlar yetkili mercilerden ruhsat almışlar mı? Hayır. İl tarım müdürlüğüne böyle bir proje için başvuruları var mı? Yok…

Kısacası her şey kaçak yapı. Bahçelerdeki konutlarda öyle hobi bahçesi tarım alanına kondurulan hafta sonu gölgelik olabileceği yer olmamış kaçak bir resmi olmayan yerleşim yeri…

Kimisi villa, kimisi yalı niteliğinde. Hani herkesin benimde böyle bir evim olsun diyebilir. Çekiciliği var. 

Şimdi imarsız bu yapılara karşı Odunpazarı belediye başkanı yasal mücadelesini sürdürüyor. Bu günden değil..3 yıl öncesinden başlayan bir süreç. Şimdi mahkeme kararlarını uygulamak ve yıkmak zorunda. Eğer yıkmazsa belediyeyi görevini yapmamakla sorumlu tutulacak..

Doğankaya Mahallesi'nde bulunan SS Yıldız vadi gayrimenkul İşletme Kooperatifi’ne ait izinsiz yapılar için de yıkım kararı alındı. Eskişehir Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün belirttiği doğrultuda, Eskişehir İl Toprak Koruma Kurulu’nun aldığı karar gereği kaçak yapıların yıkımı yapılacak.

13844 ada 33 parselde yer alan bu yapılar için yasal sürecin tamamlandığını ve yapı sahiplerinin gerekli önlemleri almaması üzerine yıkım kararı alınmış... 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca alınan kararla, yıkım işlemi 17 Ekim 2024 Perşembe günü saat 10.00’da Odunpazarı Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri tarafından başlatılacak.

Mülk sahiplerinin hepsi, işin başında bunların yasal olmadığını biliyorlardı. Kapı kapı dolaşmalarına gerek. Yok.

Çünkü bu HOBİ bahçeleri için 3 yıl önce encümende cezalar kesilmişti. Yıkım karaları çıkmıştı. Vatandaş mahkemeye gitti durdurma kararları aldı. Burada idare mahkemelerinin çok ciddi kusurları nedeniyle sürüncemeye kalmış bir durum. 

Odunpazarı Belediyesi, kentteki izinsiz hobi bahçeleriyle ilgili yıkım kararına yönelik yürütmeyi durdurma kararına yanıt vererek sürecin tamamen yasal çerçeveler içinde gerçekleştirildiğini belirtti. 

-Kurt, tarım arazilerinin korunması ve yasal yapılaşmanın sağlanması konusundaki sorumluluklarını yerine getirdiklerini vurgulayarak, "Sürecin başlangıcından itibaren gerekli yasal adımları attık," 

-Vatandaşların bilgi eksiklikleri ya da yanlış yönlendirmeler nedeniyle bu tür yapıların ortaya çıktığını belirten Kurt, “İzin alınmadan yapılan bu yapılar, yasal zorunluluklar gereği durdurulmak zorunda kalmıştır,”

- “Kamu yararını gözetmeye devam edeceğiz. Yasalara aykırı yapılaşmaların sürdürülemez olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz,” diyerek denetimlerin süreceğini belirtti

Yıkım öncesinde, yapı sahiplerinden taşınmazlardaki eşyalarını ve malzemelerini tahliye etmeleri talep edildi. Eşyaların belirtilen süre içinde çıkarılmaması durumunda, ilgili eşyalar yasal yetkililerce yedi emin depolarına kaldırılacak. Yıkım esnasında oluşabilecek her türlü maddi ve manevi zarardan yapı sahipleri sorumlu tutulacak.

Emlakçıların sitelerine bakın. Yalanlar dolaştırılıyor. Bazıları da satılığa çoktan çıkarmış. İyide kim alır bu saatten sonra. Kimse parasını çöpe atmaz!..

İlginç sözler..

Kendini uyanık sananlar, doğan görünümlü şahin modunda gezerler..