YRP Genel başkanı Fatih Erbakan babasının izinde… Başkent üniversitesi elektrik –elektronik mühendisliğini bitirmiş.. Yönetim ve organizasyon doktorası var..
Yani aynı zamanda akademik titri de var.
AKP ile Fatih Erbakan kadayıfın altının kızarmasını bekledi…
Merhum Necmettin Erbakan’ın, Süleyman Demirel iktidarına destek verdiği yıllarda kullandığı bir terimdir.
Kadayıfın altının kızarmasını bekleme yani işin olgunlaşmasını olgunlaştığı anı beklemek.
Fatih Erbakan, AK Parti ile sert bir pazarlık yürütüyor. Bunu yaparken farklı bir strateji izliyor.. O kadar sert bir pazarlık ki pazarlığı muhalif kanallara çıkarak pazarlığı buradan yürütüyorlar.
Medyanın gücü..
AK Parti'ye biraz bıçağın ucunu gösteriyorlar, Bu arada pazarlık uzadıkça gücünü de artıyor. Bir yıl gibi kısa bir sürede 400.000 üye sınırın aştılar.. Memleketin her yerinde teşkilatlandılar. Her yerinden oy alıyor…üyeler gerçek üyeler…imitasyon üye değiller..
YRP AK Parti'den MHP'den ve Cumhur ittifakından mağdur olmuş fakat muhalefeti de gitmek istemeyen milliyetçi muhafazakâr insanlarımızı dar gelirlileri kendilerine çekiyorlar ve çok başarılılar.
AK Parti diyor ki size belediye meclis üyesi verelim… Yani elma şekerini yalatmak istiyorlar. YRP diyor ki biz zaten meclis üyesi çıkartıyoruz. Büyükşehirlerde merkez ilçe isteriz..
AK Parti de buna yanaşmıyor ve Fatih Erbakan tek başına Müstakil olarak seçimlere girme kararı alıyor.
Bu ne anlama geliyor?
İstanbul, Ankara, Bursa, Sakarya, Kocaeli, Konya ve birçok ilde aday göstermesi AK Parti aleyhinde bir etki gösterecektir.
Bunu 31 Mart’ta göreceğiz...
Eskişehir’de Vali Kadir Çalışıcı’nın niyeti Cumhur ittifakının adayı olarak Tepebaşı Belediye başkan adayı olmak istiyordu..
YRP’nin AKP ile görüşmeleri ile devam etti. Ancak, sonuç alınamadı.. AKP tenezzül etmedi. Görüşmeler kesilince Eskişehir’de seçime girme kararı alındıktan sonra Büyük şehre Kadir Çalıcışı, Tepebaşı’na Dr. Tacettin Sarıoğlu aday gösterildi..
YRP önümüzdeki dönemde ciddi olarak varlığını hissettirecektir..
Hatırlayın Refah partisinin çıkışını. Eskişehir’de 1995 seçimlerinde vali Hanefi Demirkol aday gösteriyor ve % 14 oy oranı ile 56.079 oy alıyor..
CHP % 10 oranı ile 42.494 oy alıyor. Milletvekili çıkartamıyor..1999’ da CHP milletvekili çıkartamıyor..
*****
Merkez bankası başkanı Hafize Gaye Erkan …T.C Merkez bankasının ilk kadın başkanı…Şimdi görevden alındımı yoksa istifa mı etti?
Neden istifa etti?
Perde arkasında neler var?
Ankara’da hafta sonu tartışmanın başlıkları bunlardı..
6 ay öncesinde kimse bilmiyor, tanımıyordu..
Atandıktan sonra bir anda gazete manşetlerinde yer almaya başlandı…öyle ya…heteredokstan ekonomik modelden U dönüşü yaparak ortodoks ekonomik politikalarına geçiyorduk..
Herkes Gaye ERKAN’ın gözlerine bakıyordu.
Acaba neler söyleyecek?
Bir numaralı isim. MB. başkanı..
GÜNDEM OLDU..
Haber sitelerinin numarasında hep şu başlık vardı. Aman efendim bu ne pahalılık.. İstanbul'da ev bulamadık.. Bu sözler kime aitti biliyor musunuz? Paranın patronuna ait. Yani Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası başkanı Hafize Gaye Erkan…
6 ay önce göreve geldi. Ne için? Aman Mehmet ŞİMŞEK’le beraber şu ekonomiyi bir düzeltin demek için ABD’den geldi…
Peki Tayyip Erdoğan, Şimşek için neler söylemişti?
Gaye Erkan ayağını tozu ile gelmiş ilk işi uygun bir ev aramak olmuş. Annesine de yakın olsun...
Kendisine kalacak ev bulamıyor İstanbul'da.
Hani vatandaş hep şikâyet ediyor ya.. İstanbul'da kiralar Ateş pahası başımıza sokacak ev bulamıyoruz..
Biz ücretli çalışanı biz bu ücretlerle
Kiramızı kiralarım nasıl öderiz diye… İşte aynı serzenişte paranın patronu Hafize gaye Erkan da bulunuyor…
Ahmet Hakan'a verdiği Mülakatta diyor ki; ya bu ne pahalılık Ben İstanbul'da oturacak ev bulamadım… Hafize Gaye Erkan'ın da net maaşın da 161.000 TL..
Kiralarda Türkiye'ye özgü bir artış var diyor bakın itiraf gibi itiraf… Hani Dünyanın her yerinde konut fiyatları arttı diyor Sayın Cumhurbaşkanımız.
Hafize Hanım ise aynı fikirde değil.. Diyor ki Türkiye'ye özgü bir artış var kira fiyatlarında.
İstanbul’da bu kadar nasıl pahalı olur inanamıyorum…
Eee küçük Amerika’yız yaaaa..
******
İstanbul’da ev aramış bulamamış… Ya demiş burası Amerika değil ki. Orada bile kiralar buradan ucuz. Ne yapsın kiraları çok pahalı diyerek annesinin evine taşınmış. Sonra apartman görevlisi Sadık Amcaya marketlere git, pazarlara git dolaş gıda ve tüketim fiyatlarına bir bak bakalım demiş. Sadık amca kendisine verilen bu ulvi görevi yerine getirmek için talimata uymuş. Sabahtan akşama kadar dolaşmış İstanbul’un marketlerini.
Gaye hanıma listeyi teslim etmiş. Listeyi eline almış. Fiyatlara bir bakmış, şaşırıp kalmış.
Her market farklı fiyatlar belirlemiş.
Belgesi de hem fiş, hem de fotoğraflı…
Şaşırmış kalmış. Bu nasıl bir şey böyle demiş kendi kendine. Dünyada gıda fiyatları düşerken bizde % 200 artmış.
Temizlik malzemeleri, diş macunu, traş bıçakları, köpükleri, deterjan gurubu, deodorantlarda inanılmaz artışlar var..
Giyim ve kırtasiye fiyatları uçmuş…Sabahlara kadar uyuyamamış…ya demiş bu TV’de yorum yapan ekonomistler haklı galiba..
Tebdili kıyafet ile dolaşmış İstanbul’daki çarşı, pazar ve marketleri…Gözlerine inanamamış..
Elindeki listelere bakmış. Anlamış ki günlük fiyatlar değişiyor.. Demek istemiş ki TÜİK’ in rakamları doğru değil..
Birde satın alma gücünü hesaplamış. 2002’den bugüne kadar…
Emekli % 60 yoksullaşmış..
Gerçek enflasyon % 180..
Gelirlerinin satın alma gücü gidince dibe vurmuş..
Açlık sınırında yaşıyorlar…
Düşünmüş taşınmış ne olacak memleketin hali demiş ama durum da hiç iyi değil… Bir taraftan MB banknot matbaası mecburen çalışıyor. Bir taraftan bela olan KKM var..
Bir taraftan azgın enflasyon almış başını gidiyor. Kendi kendine sormuş.. Ben ne yapıtımda geldim… Ben ekonomist değilim ki. Ben finansçıyım..
Makroekonomiden ne anlarım. TÜİK böyle hesaplıyor. Ben demiş bir Amerika’ya gideyim. Bir danışayım bakalım hocalarıma ..Neden enflasyon düşmüyor?
20 gün kalmış…
Yatırımcıları dolaşmış. Finansçıları dolaşmış… Ama para bulamamış… Türkiye’de hukuk güvenliği olmadığı için gelmiyorlar.
Geri dönmüş ve basmış istifasını. Buraya kadar…Gerekçesini de itibar suikastına bağlıyor..
