Şeyh EDEBALİ Osmanlı'nın kurucu fikir babalarından biridir.

“İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” boşuna dememiş.

Vatandaş, ekonominin çarkını günlük döndürmeye çalışıyorlar ama iki yakası bir araya gelemiyor. Delik büyük yama tutmuyor..

Piyasada çekler patlıyor.

Senetler kâğıt parçası haline gelmiş. Vatandaşın kafası karışmış durumda. Bir yere varamıyor. 

AKP ağızlarından kongrelerde,  mitinglerde,  Şeyh Edebali’ nin İnsanı yaşat ki devlet yaşasın sözünü çok duyarsınız Bilhassa iktidar mensupları çok kullanıyorlar en çok tekrar ettikleri sözlerden biridir. 

Peki, İnsanı böyle mi yaşatıyorlar?  Cenaze kaldırılır rahmet dilenir, başsağlığı dilenir bu ülkede.

Yani devletin en birinci görevi insanı yaşatmak. Onun için ileri demokrasiye geçtiğimiz şu günlerde AKP söyleyip, tekrar ettikleri şeyleri anlamıyorlar.

Bir bakın insanların haline. Bakalım nasıl yaşıyoruz. Buyurun yokluğun fotoğraflarına.

İnsanlarımız nasıl yaşam savaşı veriyorlar.

Sokaklarda çöp kutularını, çöp konteynerlerini karıştırıyorlar. Karton, naylon, plastik şişe topluyorlar.

Muhalefetten beklenen şey şu. Buralara bu konulara yeni kafa açıcı ve ülkeyi motive edici anlam bulabileceğin fikirler üretmesi gerekiyor.

Karın tokluğu vaat etmesi değildir.

Sorun bakalım nasıl geçiniyorsunuz diye vatandaşa? Çıkın şöyle semt ve kapalı Pazar yerlerine akşam saatlerinde bir uğrayın. 

Vatandaşın halini göreceksiniz. Kimi tezgâh altından sebze topluyor, kimi karton, kimi naylon artıklarını topluyor. Kimi de çocuklarına ucuz birkaç tane meyve götürebilmek için, birkaç parça yemeklik sebze artıklarını toplamak için orada ortak dertleri yoksulluk. Karanlıktaki soğuk, onları pazarda buluşturan

Çaresizlik. Ülkeyi bu hale getiren utansın. Dar gelirliler için akşam pazarı önemli.

Özellikle vatandaşlar tezgâh altındaki, tezgâh üstünde kalan bu sebzeleri meyveleri alıp akşam götürüyorlar. 

Dar gelirliler akşam saatlerinde akşam pazarına geliyorlar bu şekilde sebze meyveleri bir nebze daha ucuz alıyorlar. Pazarcıların bir kısmı da vatandaşlara tezgâhtaki en son kalan ürünleri ücretsiz veriyor.

Bu durumu herkes biliyor. Konuşmaya da, yazmaya da gerek yok zaten bu tabloda. İktidar ne yapıyor?  Önce bir tas çorbaya muhtaç ediyorlar. Sonra da bir tas çorba verip oyunuzu isteyecekler. Yıllardan beri böyle yapılıyorlar. Bu kadar basit.

Bu kadar basit olmamalı.

Bu ülke öyle bir ülke değil. Bu ülkede insanlara karın tokluğu vaat edemezsiniz. Karın tokluğu için insanların derin yoksulluğun dibinde yaşamasına göz yumulmamalı. 

İnsanlarımız bunu hak etmiyor. Bu ülke zengin bir ülke.  Görkemli güzel bir ülke. Güzel de insanları var. İnsanlarımız zaten sabırlı.

SABIR SABIR YAAAA SABIR..

AKP hükümeti milletten hala daha sabır istiyorlar.  Halâ daha da sabır istiyorlar. Her şeyde bir sürü dolaylı vergiler alınıyor.

Milletin yaptığı harcamalardan mislisiyle vergileriyle toplanıyor. Bütçe oluşturuluyor. Bütçelerin filan nereye harcandığını kimse denetlemiyor. 

Sonra deniyor ki Cumhurbaşkanı Erdoğan söyledi bunu geçenlerde enflasyonda düşüş etkisi yılın ikinci yarısında 2025 görülecek!

Kaç senedir bunu duyuyoruz. 

Böyle bir liyakatsizlik görülmedi. Gölgemizi kovalatıyorlar bize.

Böyle ekonomi olmaz. Her defasında daha da kötüye gidiyor ve çok küçük bir grup zengin var bu ülkede. Onlar lale devrini yaşarken fakir fukara   sürünüyor..

Piyasaları hiç sormayın..

5 milyon daha zengin. Bunlar jet sosyete. Yeni tür post modern türedi zenginler.  

Kalan 80 milyon? Onlar bir kuru ekmeğe muhtaç. Boş verin o insanlara..

Ya ben kimin yönettiğine bakmam diyorum nasıl yönettiğine bakarım nasıl yönettiğine bakarım. Sizce nasıl yönetiyorlar iyi mi?  

Kutsanan bu rejimde her zaman neler göreceğiz neler. Çok tehlikeli bir oyun oynanıyor.

Kaosu yaratanlar Türkiye’yi bölme programı uyguluyorlar.

Dikkat bu oyun Cumhuriyet, milletin bütünlüğüne, Üniter yapıya yönelmiş oyunlardır.

Muhafazakar Plaza demokrasiiiiiiiisine geçtiiiiik biline..

Nereden nereye?

Hoş geldin ya. Bu şarkıyı en çok Istakoz yiyenler seviyormuş. Fatih Yürek bunu söyleyince piste dökülenleri gör.

Ne kıvırıyorlar?

Yeni miksi aşağıdaki giibi.2025 yılında Clup lar da çok çalınacak..

Yüzüm güldü sayende
Cebim parayla doldu
Kaderimde yazan ihale
Sonunda beni buldu..
Hoş geldin para cebime
Boş ver be
El âlem ne derse desin
Hadi hadi hadi hadi hadeee

FIKRA

LÂ HAVLE

Meşhur Cimri Paşa, atlar için arpa alınması gerektiğini söyleyen seyislerine kızar ve her seferinde ‘Lâ Havle’ çekermiş. 

Bir gün atları dermansızlıktan yığılıp kalınca, hiddetle sormuş. 

- Atlarıma ne oldu? 

Seyis, cevâbı yapıştırmış: 

-Ne olacak efendim, ‘Lâ Havle’ yiye yiye ‘Ve Lâ Kuvvete’ oldular.