Seçimlerden öncesinde Ayşe Ünlüce’nin büyükşehir belediye başkanlığı kesinleştikten sonra, kamuoyunda görünmeyen bir destek oluşmuştu..
Aslında deyim yerindeyse tam isabet olmuştu. Kamuoyunun teveccühüne mazhar olmuştu.
Yılmaz hocanın tevhit-i tedrisatından geçmesi ona büyük bir yönetim deneyimi kazandırmıştı.
Elbette Ayşe Ünlüce politik bir kimlik değildi. Zaten üst düzey bürokrattı. Yıllarca belediye bürokrasinin en üst düzeyde kamu görevi olan genel sekreter olarak görev yapmıştı. Bu doğaldı. Genel merkezin kadın aday olarak onu tercih etmesi buna Kazım Kurt ve Ahmet Ataç’ında desteklemesi kendisine büyük bir avantaj sağlamıştı. Özellikle kırsal kesimde yaşayanlara büyük destekler vermesi ve yapılan işleri takip etmesi büyük deneyimler kazandırırken kadınlar arasında da sempati toplamıştı.
Ayrıca kendisini tanıtmak için özel bir çaba harcamamıştı.
Süreç içerisinde Yılmaz hoca her zaman desteğinin verirken Ahmet ve Kazım başkan bu desteklerini hiç esirgememişlerdi.
Ve 31 Mart seçim sonuçlarına bakıldığında bu açıkça görülmektedir. AK Parti bu sefer seçimi kazandık naralarını atarken 71. 235 oy fark yemişti. Bu AKP için ilk defa tarihi bir fark yemesi anlamına geliyordu.
Açıkçası hezimet.
AK parti neden kaybettiklerini hâlâ idrak etmişimdir bilmiyorum. Seçmen davranışlarını sosyolojik olarak ölçebilmiş değil.
Çok basit bir seçim kampanyası yapması ve samimiyeti ile gönüllere girmesini bilmişti.
Şimdi elindeki projeleri gerçekleştirmek için çaba gösteriyor. Deneyimlerini, birikimlerini hizmete dönüştürmek için çalışıyor. Halkla iletişimi çok iyi. Siyasal polemiklere girmiyor. Bu çok büyük bir avantaj. Bunun semeresinin de sevgi olarak görüyor.
Her saatini dolu dolu geçiriyor. Onun için tatil yapma, hatta dinlenme şansı da yok. Hizmet için koşturmak ve yapılan hizmetleri yerinde görmek. Eksikleri yerinde saptamak..
Aynı zaman da belediyeye ait işletmelerde de denetimlerini bir kadın gözüyle yapıyor. Eksikleri not alarak talimatlar veriyor.
Boş vermişlik yok. Herkes çalışacak. Zira belediyeler halka hizmet etmek için varlar. Oh oh on dönüm bostan yan gel Osman anlayışı rafa kalkmıştır. Çalışanlar aldıkları paranın hakkını vermek zorundadırlar. Zira aldıkları paralar halkın parasıdır. Beldeyeler başkanlarının vizyonu doğrultusunda ekip anlayışıyla hareket etmek zorundadırlar.
Zira CHP’nin şimdi çok daha fazla performans gösterme zamanıdır. Merak etme sen dememek lazımdır. Kaynaklar hovardaca değil öncelikli sıralamalara göre hizmetlere tahsis edilecektir.
Kısacası Büyükşehir belediye başkanı Ayşe Ünlüce’nin mütevazı davranışı, etik kurallara özen göstermesi, hukuki kurallara uyması ve buna etmesi ona çok daha güven duyulmasına neden oluyor.
Elbette Ayşe ÜNLÜCE her geçen gün hizmet edebilmek için çabalar gösteriyor. Tek derdi Eskişehir’e hizmet etmek. Uzlaşmacı tavrı ona başarıları da getirecek elbette.
Bunun semeresini de görecek elbette.
BAŞKAN ÜNLÜCE ÇAMLICA KAPALI PAZARINDA VATANDAŞLA BULUŞTU
Ahmet ataç Çamlıca mahallesinde büyük bir kapalı Pazar yeri yapmıştı. Bende cumartesi günler semt pazarına gider sebze ve meyve ihtiyacını buradan karşılardım.
Çamlıca tepebaşının en büyük mahallerinden biri. Nüfusu 70 bin aşmış durumda. Bir çok il’ den fazla nüfusu var.37 bin seçmen sayısı var..
CHP’ nin üye sayısı 750.
Pazar haftada bir gün Cumartesi günü kullanıma açık. 6 gün bomboş. Kapasitesi de büyük. Elbette bazı sosyal eksiklikleri de var.
Cumartesi günü pazara çıkmıştım. İlk önce hızlıca bir tur atar etiketlerdeki fiyatlara bakardım.. Genel olarak bu hafta fiyatların makul gördüm. Birçok pazarcı esnafını tanırım zaman zaman onlarla dertleşirim. Nabız ölçerim.
Pazar alışverişini yaparken bir kalabalık gördüm. İlk önce anlayamadım. Sonra elimdeki poşetleri araca bıraktım. Eksiklikleri almak tekrar pazara geldiğimde kalabalık hareket halindeydi. Yakınlarına geldim. Başkan Ayşe Ünlüce vatandaşlarla birlikte....Onların dertlerini dinliyor notlarını alıyordu..
Hem de pazarı dolaşıyordu. Esnafın halini görüp onlara hayırlı alışverişler diliyordu.
Konuşmasında; Pazara gelen insanların moraller bozuk. İnsanlar artık ülkede bir şeylerin değişmesini istiyor. Buna rağmen yüzünden gülümsemesi eksik olmayan, bizleri içtenlikle karşılayan tüm Çamlıcalılara teşekkür ediyorum. Zor günlerden geçiyoruz, pazar çantaları eskisi gibi dolmuyor ama, umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz. Umut sensin, umut benim, umut hepimiziz. Kimse umudu kesmesin ki güzel günler çok yakında.
Pazar yerinden ayrılırken vatandaşın el sallayarak sevgilerini gösteriyorlardı.
Bence en güzel siyasal iletişimi yapıyordu. Bende merhaba dedim. Gerçi pazara çıktığımda genelde tebdil kıyafet giyerim. Nedeni de TV ekranlarından bildikler için bende aman bir an önce alışverişi yapıp eve gideyim diye düşünürüm.
Ayşe Ünlüce ye merhaba başkanım dedim. Hal hatır sorduk. Meclisleri sürekli takip ettiğimden gelişen olayları aynen yazarım. Zaten benden başkada yazan pek olmaz.
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ‘ye ziyarette Belediye Meclis Üyelerinden Haydar Çelik, Vural Yörük vardı. Çamlıca Mahalle Muhtarı Savaş Hancı ve CHP Mahallesi sorumlusu Nurettin PÜLLÜ, VEYSEL AÇIKGÖZ başkana eşlik ediyordu.
Yazanların birçoğu yerinden değil uzaktan erişim metodu ile yazanlardır.
Vesselam. Başkan bütün programları izler. Onların yayın saatlerinde önemli gördüklerinin izlemeyi unutmaz. Bu çok önemli elbette. Eskişehrin meselelerine gazeteciler nasıl bakıyor. Bizim program gündüz sat 15’ de canlı olarak yayımlanıyor. Güncel haber konu başlıkları ile çok hızlı yorumlar yapıyoruz yazı işlerinde. Dönüşümlü olarak bazen 3- 4 genç gazeteci arkadaşlarla gündemi değerlendiriyoruz. Zira zamanla yarışıyoruz.
Kendisi de programları yayının tekrarlarını izlemek zorunda kalıyor. Bizim kalemimiz her zaman doğruların yanındadır. Bu böyle biline.
İş hayatı içerisinde doğru davranış biçimlerini uygulamak, dürüst, adil, eşit ve tarafsız olmak, yalan söylememek meslek etiğinin temel ilkelerindendir. Korumak zorunda olduğumuz basın etik değerlerine uymayı taahhüt ederiz.
Andımızın özeti böyledir...
GÜNÜN SÖZÜ
Ahlâkın temeli ne zaman ilahiyata dayandırılırsa, halklar ne zaman ilahi otoriteye bağımlı hale getirilirse, en ahlâksızca, en adaletsiz, en kepaze şeyleri mazur gösterip yaygınlaştırmanın yolu açılmış demektir!
Ludwig Andreas FEUERBACH
