AKP nin aday bulma krizi yaşandığını düşünüyorum..
Çünkü böyle bir kanı da var kamuoyunda..
Yılmaz hocanın karşısına aday bulmakta zorlandılar ve İYİ partiden ithal adayla kazanacaklarını düşünüyorlar…
Elbette bunun nedeni var… Cumhur ittifakının konsolide olması. İyide bu durum tabanda konsolideyi sağlar mı?
CHP şimdi, EBB genel sekreteri Ayşe Ünlüce’yi aday gösterdi. Biraz sürprizde olsa Büyükerşen’in eli sürekli omuzlarında olacak.
Tepebaşı ve Odunpazarında hala açıklayamadılar. Genel merkeze intikal eden bazı isimler var ama, bu güne kadar sonuç alabilenmiş değil. Sadece kulislerde isimleri dolaştırılıyor.
Kesinlik yok..
Bence aday bulma da zorlanıyorlar…
*****
Biz yıllardır Türkiye'de tek adam rejimi konuşuyoruz. Tek Adam rejiminde Erdoğan'a yaklaşacak kalibrede bir ismin AKP içinde çıkması boy göstermesine imkân yok izin vermezler zaten.
Diğer illerde de farklı değil… Onun için yerelde yani bir ciddi bir siyaset tecrübesi olmayan, hitabet gücü olmayan insanlar aday gösteriliyordu...
Odunpazarında Kazım Kurt, Tepebaşında Ahmet Ataç’a, karşı bir aday bulamadılar…
Ben AKP’nin adayı olan Nebi Hatipoğlu’nun vaatlerini öyle seçmene heyecan veren bir aday olarak değerlendirmiyorum. Hatta kurgusunu kim yapıyorsa, attığı her adımı ofsayt olarak düşünüyorum.
AKP’nin genel seçimlerde işte millet bahçelerinde de bedava çay kek vaat etmişti de ne çay verdiler ne de kek verdiler…
Milleti keklediler.. Özellikle 7.500 TL ye mahkûm edilenler emekliler iyi keklendiler. Onlara 2023 enflasyon farkı bile vermediler..
Sıfır zam..
Şimdide vaatleri aş evleri açarak, domates, yayla, ezo gelin çorbası falan verecekler…
Musluklardan içecek vasıfta su akacakmış… Kentsel dönüşümü gerçekleştireceklermiş. Trafik sorununu çözeceklermiş..
Bu bakış açısı dramatik bir hata. Belli ki bu konularda hiçbir şey bilmiyor.
Onlar koskoca Eskişehir gibi bir Avrupa kentine aday olmuş bir iktidar partisinin adayı millete, domates çorbası, ezo gelin çorbası vaat ediyor…
O yüzden CHP’li adayların işi bence çok kolay… Ama tekrar edeyim yıllardır söylüyorum bunu. Erdoğan kazanmak için her yolu deneyecektir Eskişehir’i almak için…
Zira 25 yıldır Eskişehir’i kazanamıyor.
Hele bu ekonomik krizde büyük kentlerde daha çok hissedilen bir kriz ulaşım maliyetleri, gıda fiyatlarının her gün etiket değiştirdiği, barınma kiraların yüksekliği insanları canından bezdirdi…
Milyonlarca sığınmacının getirdiği bir yük olduğunu, bundan da Ankara'nın Merkezi hükümetin sorumlu olduğunu, yerel seçim kampanyasında kullanırım.
Sığınmacı politikası üzerinden siyaset yapan ve kurulduğu günden bugüne sadece sığınmacı meselesini büyük ölçüde konuşan Zafer Partisi'nin adayı bu konularda ön alabilir.
*****
Yani bütün Avrupa'da bunu görüyoruz sığınmacı ve ekonomi bozulduğu zaman böyle marjinal partiler de oylarında artış görünüyor.
Ben yine şunu tekrar edeyim ülke genelindeki politikalarda da yerelde de Yani bu iktidar kadar muhalefet adaylarına malzeme veren bir başka iktidar daha yoktur…
Marmara depremi tam çeyrek asır önce oldu. Yani 25 sene önce oldu ve bu 25 senenin 20’sinde AKP iktidardaydı…
Onun kontrolündeydi 20 sene Sen oturdun oturdun oturdun hiçbir şey yapmadın da şimdi 2024 çeyrek asır geçmiş. Şimdi mi aklına geldi depreme hazırlık diye? Neymiş 10 bin adet konut yapacaklarmış vatandaşın cebinden 5 kuruş para çıkmayacakmış…
Hani küçük atta civcivler yesin diyeceğim ama… O zaman Eskişehir için bu güne kadar neden yapmadılar?
Bu da CHP li adayların artı hanesine yazılacak en önemli malzemelerden biri.
Aklıma gelen SÜPER KENT projesini neden yapmadılar?
Sorusuna verilecek yanıtları yok.
CHP İl yönetimi sandıklara sahip çıkma, gerekiyorsa çuvalların üzerinde sabahlama, planlarını, organizasyonunu şimdiden yapması bence doğru bir hareket olur.
Siyasi bir fıkra.
“Yanlış Hesap”
“Adamın biri ineğini çok seviyormuş. İneğini kurtların yememesi için nefesi kuvvetli bir hoca arayışına girmiş ve nihayetinde aradığı hocayı bulmuş.
Hocadan ineğini kurtların yememesi için muska yazmasını istemiş. Muska yazılmış ve ineğin boynuna asılmış. Bu olayın ardından sürüye kurt girmiş ve sadece bu adamın ineğini yemiş. Adam, ineğin muskalı başını kesip hocaya getirmiş.
Hocaya: – Hocam hocam ineği kurt yedi, demiş.
Hoca: – Nasıl olur? Demiş, muskayı almış, açıp okumuş ve açıklama yapmış.
– Biz bir yanlışlık yapmışız. Kurdun ağzını bağlayacağımıza arkasını bağlamışız.
