Ramazan ayının  yarısı bitti bile… Oruç tutanlarda yavaş yavaş hazımsızlık ve şişkinlik problemlerini  görmeye başlıyoruz.

Ramazan ayında azalan su tüketimiyle birlikte konstipasyon (kabızlık) problemi beraberinde gelebiliyor. Hatta özellikle iftarla birlikte normalden fazla yemek, tüm yemekleri hızlı ve arka arkaya yemek , ağır yağlı veya şerbetli yemekler ve tatlılar yemek mide bağırsak problemlerine başlıca da hazımsızlık, gaz ve şişkinlik problemlerine neden olabiliyor.

Ev yapımı yoğurt, kefir, turşu gibi besinleri soframızdan eksik etmeyelim fakat bu besinlerin bağırsaktaki yararlı bakteri sayısını korumaya tek başına yetmediklerinden kaliteli bir probiyotik takviyesini günlük olarak beslenme programımıza eklemekte fayda var.


Bu ay süresince oruç tutarken probiyotik takviyesi almak hazımsızlık, kabızlık, gaz veya şişkinlik gibi problemleri gidermede iyi bir alternatiftir. Probiyotik kullanımında önemli olan sindirim probleminize en uygun bakteri çeşidini seçmenizdir. Örneğin lactobasillus rhamnosus diyare ( ishal ) tedavisinde kullanılan bir probiyotik türü iken kabızlık probleminiz için kullandığında o kadar etkili olmayabilir.

Bu nedenle  rastgele bir probiyotik almak hiç doğru değil. Diğer besin takviyelerinde olduğu gibi probiyotikler için de kullanmadan önce mutla hekiminize veya diyetisyeninize danışmayı unutmayın.


Probiyotik takviyesini sahurda mı iftarda mı kullanalım ?


Probiyotik takviyesini sahur yaptıktan sonra almanız gün içerisinde bağırsak floranızı korumaya yardımcı olacak ve vücuda probiyotiklerin etkisini azaltacak herhangi bir besin girişi olmadığından yararlı bakteriler daha uzun süre bağırsaklarınızda korunabilecektir. Dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta ise probiyotik takviyesi kullanılırken probiyotiklerin besin kaynağı olan 'prebiyotikler'den yararlanmak olmalı. 

Probiyotikler ve prebiyotiklerin vücudumuzdaki etkisini anahtar kilit uyumuna benzetebiliriz. Bu nedenle probiyotik besinlerin yanına prebiyotik besinleri eklemeyi de lütfen ihmal etmeyelim.

Probiyotik Kaynakları Nelerdir?
Her ne kadar besin yoluyla probiyotik oranının çok düştüğünü bilsek  ve bu konuda kafa karışıklığı ve tartışmalar söz konusu olsa da genel olarak bilinen kaynaklar: 

Ev yapımı yoğurt, kefir, ayran, peynir, boza, sirke, tarhana ,… gibi fermente besinler,…


Prebiyotik Kaynakları Nelerdir?
Bazı meyve ve sebzeler ve özellikle tam tahıllı besinler olmak üzere lifli besinler, prebiyotik kaynaklarıdır.

Soğan, sarımsak, keten tohumu, kuşkonmaz, pırasa, elma , muz, yulaf, arpa, yer elması,…


Probiyotikleri prebiyotiklerle destekledik peki bu kadar mı? Hayır çünkü probiyotik kullanırken dikkat etmemiz gereken birkaç önemli husus daha var.


Probleme Uygun Probiyotik Seçimi Yapılmalı


-Probiyotiklerin farklı çeşitleri vardır. Örneğin konstipasyon (kabızlık) için farklı probiyotik çeşitleri kullanılırken diyare(ishal) tedavisi için  farklı probiyotikler kullanılır, Örneğin şişkinlikler ve ibs gibi semptomlarda  en etkili probiyotiklerden biri lactobasillus plantarum 299v  ‘dir  ve İsimlendirirken sonundaki kodlar probiytiklerin adı soyadı gibi önemlidir. Çünkü kodlar  hangi familyanın hangi üyesi olduğunu bize daha spesifik anlatmaya yardımcı olur.

Bu nedenle probiyotik seçerken bu kodların da yer aldığı probiyotikler seçilmelidir.


Kaliteli, Yüksek Sayıda ve Dayanıklı Probiyotikler Tercih Edilmeli
Probiyotikler oldukça hassas yararlı bakterilerdir. Ağız yoluyla alındıklarında bağırsaklara inene kadar birçok kayba uğrarlar. Bu nedenle güvenilir yöntemlerle elde edilmiş yüksek sayıda içeren probiyotikler tercih edilmelidir.
Kullanım Süresine Dikkat Edilmeli
-Probiyotiklerin bağırsak florası için yararlı olabilmesi için en az 3 hafta boyunca kullanılmalıdır. Diyare (İshal) gibi durumlarda, kısa süreli kullanımdan sonra bırakma gibi durumlarda bağırsaklarınızdaki probiyotik seviyesi eski seviyelere düşmektedir. Bu nedenle düzenli olarak en az 3 hafta hatta daha fazla süre kullanmak önemlidir.

Bağırsak sağlığı bizim için sandığımızdan çok daha önemli …

Sağlıklı sindirim sistemi ve sağlıklı flora  ise gerçekten farkında bile olmadığımız en büyük nimetlerden biri…

Floramıza sahip çıktığımız bir haftaya görüşmek üzere..

Sağlıklı günler diliyorum