Gündemi belirleyen parti Cehapeeee...
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan uzun zamandan beri gündem belirleyemiyor... Artık Promtere bağlı konuşmaları pek dikkat çekmez oldu.
20 yıllık söylemleri, müjdeleri milletin pek umurunda değil. Hatta bazen espri olarak o kadar müjde verdik nerede kaldı alkışlar diye de serzenişte bulunmuştu.
Artık kimse inanmaz olmuş!
AK Partiye oy veren mütedeyyin kesim ciddi bir biçimde fakirleşmiş.
Öyle ki, 2000' li yıllarda tavandan prim ödeyen, 7 tane küçük altın alabilen işçi emeklisi şimdi asgari ücretin 1000 TL nin altına düşmüş.
Şimdi düşmüş 3 küçük altına.
Kim? Kime masal anlatıyor?
Sayın Erdoğan'ın hikayesi bitmiş.
Dikkat!.
AK PARTİ BİR ZAMANLAR UMUTTU.
2002 söylemlerinde umut vardı. Fakire sahip çıkmak vardı. Hatta konuşmalarında çay simit muhabbeti yapıp dönemin iktidarını çok sert eleştiriyordu. Demokratik devlet-denetlenebilir ve hesap verebilir bir yönetim anlayışından, AB kriterlerinden, hak ve özgürlüklerden bahsediyordu.
Şimdi, o günkü söylemlerinden tam '180' derece bir dönüş var. Bu süreç 4 yıldan beri sürüyor..
Adım adım, çağdaş dünyanın gerisine düşüyoruz. Yani tam 'U' dönüş. 2002' deki söylemlerin tam tersine işler yapılıyor.
Toplum nezdinde inanılmaz bir prestij kaybına uğruyor. Bunu, ben söylemiyorum. Düzenli yaptırılan anketler hızla bir şekilde AKP' nin ciddi bir 'oy' erozyonuna uğradığını söylüyor..
Demek ki, alınacak derslerden dersler çıkartılmamış.
Belediye seçimlerinde milletin verdiği mesaj doğru okunmamış..
Fotoğraf bu.
YENİ BİR SİYASAL İKLİME DOĞRU...
YUVARLAK MASADALAR..
Bilirsiniz daire 360 derecedir. Bir derece dedikleri 1/360.dır. 6 genel başkan masadaysa, 60 derecelik açıyla oturmuşlar.
Oturdukları açı kadar eşit özgürler..
'Ahlatlıbel Zirvesi'nde buluşmaları büyük yankı uyandırdı'. 8 sütuna manşet haberler yapıldı. Yuvarlak masa, Türkiye gündemine oturdu. Bütün ekranlardaki tartışmalarda bu buluşmayı konuştu.
Muhalefet ilk adımını doğru attı. CHP+ İYİ parti uzun zamandan beri gündemi belirliyor. Çünkü, eskiden gündemi belirleyen iktidar olurdu
****
Türkiye, son 3 yılın derin bunalımını yaşıyor.
Dilimizde tüy bitti. Bu sistemin adı, Çok şükür Elhamdülillah deyip 'Allah' verdi de veriyor deyip, gereğinin yapılmasının adıdır 'LÜPLET' leme düzeni.
Hükümet dediğimiz nedir ki?
Tek başına her şeye karar veriyorsa mesele bitmiştir.
O zaman hiçbir yapılan işlem denetlenemiyor demektir..
Peki, doğru soruyu soralım?
Krizi yaratan kim veya kimler?
Dış güçler mi?
İç güçler mi?
Kim? Kim?
Adını koyun..
Yoksa terörist 'patlıcanmı'?
En sonunda AKP' nin suçluyu bulma detektörleri suçluyu buldu..
Vallahi CEHAPEEEE imiş.,
LÜPLETME TEKNİKLERİ..
Sanki Cehapenin atadığı bürokratlar beş, on yerden maaş veya huzur hakları almışlar.
Nerelerdesiniz! Ey Mütedeyyin muhafazakarlar? Neden sesleriniz çıkmıyor? Nerelerde kaldı Ömer'in adaleti?
Emeklinin, fakirin, yetimin haklarını 'lüpletenler' herkes yaptıklarının karşısında yargıya hesap verir.
Siz öyle sanın. Kim ne zaman hesap vermiş ki?
*****
Adı konmamış bir salla parti, liyakatsiz bir savrulma dönemine girdik.
Ramazan topu gibi Salla gitsin..
Yersen..
Eğer, ABD ve İsrail dış düşman ise, o zaman yerli ve milli olduğunu iddia eden bir iktidarın ne yapacağı belli. IMF, dünya bankasından çıkarsın, Avrupa konseyinden çıkarsın, AİHM den çıkarsın, ABD ve NATO üslerini kapatırsın..
İkili anlaşmaları iptal edersin.
Kısacası herkesi kovarsın.
****
Sıkaysa konuş diyerek aba altından sopa göstermekte neyin nesi? İslam ahlakı ile hiç bağdaşıyor mu?
Nasıl bir yönetim anlayışı bu.
Parti devleti dediğimiz işte tam bu.
Yüzlerce örnekleri var..
Hiç mi siyasal tarih, sosyolojik bilginiz yok..
Bir ülke düşünen aydınlarını, nitelikli insan gücünü 'ENTÜBE ' eder mi?
Bu nasıl bir zihniyet..
Bunun adı bal gibi 'Dikta' rejimi..
Doğruyu söyleyen varsa tıkın içeri..
Bir zamanlar kol kola, ondan sonra yolan, yolana.
Şimdi nerelerdesiniz?
Ödüller çok.
Siyasal iktidarın elinde devlet var. Bon bon şekerleri çok.
Kimine makam, kimine saltanat, kimini büyükelçi... Yeter ki, o biat çemberinde ol. Nasıl olsa, kayıtsız şartsız biat edenlerin nöronları aktifleşinceye kadar 'atı alan Üsküdar'ı geçer'..
Kısacası, modifiyeli görünümlü muhafazakar, ne kadar lümpen varsa titreyip kendine gelmelerini beklemek bomboş bir hayal.
Bende, hem yerli hem milli olduğuna nasıl inanayım?
Yüz değil bin kere tövbe istiğfar duaları etseler yine de inanmam..
İnanmamayı öğrendim sayenizde siyasette.
Sizde hiç kimseye inanmayın. Kimlere inandıysam, güvendiysem hep hançerlendim.
*****
Cumhur ittifakı hızlı davranmış MHP' nin öncülüğünde, destek hizmetleri sayesinde bir anayasa önerisi ile meclise gelmiş, meclisçe kabulü ve referandumla birlikte bütün işler 5.5 ayda bitirilmişti..
MHP' nin kırmızı çizgisi Altın kural % 50+ 1..
Yeni sistemin adı da konulmuştu. Cumhur hükümet sistemi. Geldiğimiz noktada şunu gördük. Sistem çok problemli.
Geçmiş zaman da şunu gördük, yönetimde istikrarsızlık...
Daha önce çok önemli ikazlarımız vardı. Bazı kesimler bu anaysa düzenlemelerinin yönetim erkinin diktatörlük yetkileri ile donanmış olduğunun ve güçler birliğine gidildiğini, sistemin denetlemez olacağını söyleyenler, neredeyse vatan haini ilan edilmişlerdi.
Gelinen nokta arızaları gördük.
*****
Günün sözü..
Arsıza yüz verme tepene çıkar.. Edepsize çok susma sabrını yorar. Cahile çok vefalı olma bir pula satar. Yol yordam bilmeyenle yola çıkma' istikametin' şaşar..