Bu ülkede bir katliamın gözümüzün önünde gerçekleşecek olmasından sadece öfke ve üzüntü değil aynı zamanda utanç duyuyoruz.
Bilimsellikten, etikten ve insanlıktan uzak bir yasa..
Tepkili olanlar sadece hayvan hakları savunucuları değil, toplumun her kesiminden insanlar bu zalim uygulamaya karşı sesini yükseltiyor. Toplumda bu kadar geniş kesim hayvanların yaşam hakkını savunurken, iktidar bu hakkı hiçe sayarak hayvanların öldürülmesini meşrulaştırıyor.
Sahipsiz ve zararlı olduğu düşünülen hayvanların belediyeler tarafından rehabilite edilmesi, aşılarının yapılması, kısırlaştırılması ile ilgili yasa zaten vardı.
20 yıldır bu yasayı uygulamadınız. Yıllardır neden sokak hayvanlarını rehabilite etmediniz? Neden kısırlaştırmadınız? Popülasyonun artarak devam etmesine siz izin verdiniz. Şimdi bu yaptığınız resmen hayvan katlidir. Adını da “ötanazi” kelimesiyle güzellediniz..
Zamanında sağlıklı bir şekilde uygulamaları yapmış olsaydınız şu an böyle bir yasaya ihtiyacımız olmayacaktı.
Türkiye’de toplum olarak belli bir anlayışa sahibiz bakın böyle bir uygulama olmamalı. Hayvanları öldürmeye başladılar bile.
Bir yasa çıkartıyorsunuz ama önünü arkasını düşünen yok.
Belediyelere 2 yıl süre verildi. Belediyeler 2 yıl içinde barınakları nasıl hazır edecek? Bunlar içinde ciddi bütçe gerekiyor.
Kaldı ki bu yasanın uygulama yönetmeliği daha çıkmamış bile.. Yaptırım uygulamaya kalkıyorsunuz.
Siz doğanın dengesini bozacaksınız, yaban hayvanların şehre inmesini sağlayacaksınız. O zaman ne yapacaksınız?
Çok güzelse barınaklar, acısızsa uyutulmak, buyurun bizi değil kendinizi uyutun!
