Türkiye’de ekonomik kriz derinleşirken, önceki gün açıklanan şubat ayı enflasyon rakamları yine tartışmaların odağı oldu. TÜİK, ENAG ve İTO tarafından açıklanan veriler, birbirinden oldukça farklı…
TUİK’e göre enflasyon ne hikmetse yıllardır düşüş içinde. ENAG ve İTO ise bunun tersini söylüyor…
TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarını vatandaş artık hiç inandırıcı bulmuyor…
Neden? Çünkü çarşıya, pazara, markete gittiğinde fiyat etiketlerini gördüğünde enflasyonun düşmek bir tarafa aksine yükseldiğini alenen görüyor…
Hatta birçok emekli vatandaşımız bu TÜİK aklımızla alay etmekten bakalım ne zaman vaz geçecek diyor...
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip başta olmak üzere Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile hemen hemen tüm bakanlar sürekli “Enflasyon düşme eğilimine girdi. Biraz daha sabır” diyorlar…
Ama iktidar sabır denilen bu reçeteyi yıllardır yazıyor...
Ne yazık ki vatandaş bu reçetelerden bir türlü şifa bulamadı...
Sözde enflasyon düşüyor ama hala market, pazar ve mağazalardaki fiyatlar bırakın sabit kalmayı hemen hemen haftada bir değişiyor…
Bir hafta önce aldığımız ürünü yeniden almaya kalktığımızda fiyatının nasıl tırmandığını görüyoruz…
2025 yılının başından 1 Mart 2025’e kadar iğneden ipliğe hemen her şeye zam geldi…
Ekmek, ulaşım başta olmak üzere tüm temel gıda fiyatları yüzde 20 oranında zamlandı…
Yılbaşında emeklilere ve çalışanlara verilen zamlar daha yılın ikinci ayında eridi…
Temmuz’da yapılacak yeni zamma kadar vatandaş cepten yiyecek…
Bütçesi yine eksi bakiye yazacak…
* * *
En düşük emekli maaşı tutarı 14 bin 469, asgari ücret 22 bin 104 TL…
Bir kilo peynir 350, bir kilo kıyma 600, 5 litre Ayçiçek yağı 350, bir kilo zeytin 300, bir kilo şeker 40, yumurta 8 TL oldu…
Örnekleri yazmakla bitmez...
Ha ping-pong topu ucuzladıysa bak onu bilemem...
2024 yılının başlarında peynirin kilosu 100-125, 5 litrelik Ayçiçek yağı 150, zeytin 100, bir adet yumurta 3 TL idi…
Bir simit 15 TL oldu…
Vatandaş üç öğünde sadece simit yemiş olsa günde 45, ayda bin 350 TL harcamış olur…
Simit’in yanında üç öğün de bir bardak çay ile 50 gram peyniri, 10 adet zeytini de katık yapsa sadece yemek parası ayda 2 bin 100 TL eder…
Elektrik, su, yakıt, kirayı da hesaba katarsak en düşük ayda bunlara ödeyeceği para 8 bin TL. Üç öğün simit, peynir, zeytin ve çay ile kahvaltıya harcayacağı parayı da ilave ettiğimizde ortalama 10 bin eder…
15 günde bir de pazara gitmiş olsa hadi diyelim iki pazarda harcadığı para bin lira…
Etti mi 11 bin TL. Eline ne kaldı? 3 bin 500 TL…
Evin başka ihtiyacı yok mu?
Kalan 3 bin 500 TL ile hangi ihtiyacını karşılayacak?
Enflasyon düşüyor, biraz daha sabret, üç öğün üç simit, 50 gram peynir, 10 adet zeytin yemeğe devam et!
Son bir yılda fiyatlar çıldırdı, yüzde yüzü aştı…
Bu maaşlarla emeklinin, asgari ücretle çalışanın geçinebilmeleri mümkün mü?
Şayet bazı kimselerce sık sık söylendiği gibi, “Almanya, İngiltere, Fransa, Amerika bizi kıskanıyor” ise lafım yok!
“TEK ÇARE ERKEN SEÇİM”
TÜİK, ENAG ve İTO tarafından açıklanan enflasyon verilerini değerlendiren Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, “Bu ülkede hangi veriye inanacağız? TÜİK’in makyajlı rakamlarına mı, ENAG’ın gerçeğe daha yakın hesaplamalarına mı, yoksa İTO’nun verilerine mi? Bırakın masa başı hesaplarını, biz zaten her gün sokakta, pazarda, markette gerçek enflasyonu görüyoruz” dedi…
TÜİK’in yüzde 39,05 olarak açıkladığı yıllık enflasyon oranının, halkın yaşadığı ekonomik çöküşü yansıtmadığını belirten Başkan Kurt, yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi:
“TÜİK ne açıklarsa açıklasın, vatandaşın cebindeki para her gün biraz daha eriyor. Elektrik, yakıt, kira, ekmek... Fiyatlar almış başını gitmiş. Bu rakamları süsleyerek yoksulluğu gizleyemezsiniz. ENAG diyor ki gerçek yıllık enflasyon %79,51. Aradaki fark, halkın cebinden, sofrasından, yaşamından çalınanlardır…”
“TEK ÇARE ERKEN SEÇİM”
Odunpazarı Belediyesi olarak, bu kara tabloda vatandaşın yanında olmaya devam edeceklerini vurgulayan Kazım Kurt, şöyle devam etti:
“Ekonomi yönetimi ve TÜİK enflasyonu sadece rakamlardan ibaret görüyor. Oysaki, yüksek enflasyon dar ve orta gelirli kitleler için yokluk, yoksulluk, umutsuzluk ve çaresizlik demek! Biz dayanışma projelerimizi daha da büyüteceğiz. Çünkü bu iktidarın ne enflasyonu düşürme niyeti var ne de yoksulluğa çözüm üretme derdi. Masal anlatmaya devam eden AKP ile hesap tutmaz, halk ezilmeye devam eder. Bu koşullarda tek çare erken seçimdir!”
* * *
Ben şahsen 2025 yılında erken seçim olma ihtimalini çok düşük görüyorum. Hatta olmaz, olamaz!
TÜİK’e göre yıllık yüzde 39 enflasyon varken, etiketler el yakarken, halk günden güne yoksullaşırken Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, erken seçime gitmez…
2026’da da zor…
Enflasyon 2026’ın ortalarında yüzde 10’a düşer, fiyatlarda gerilerse o zaman belki 2026’ın sonbaharında olabilir…
Özetle 2026’dan önce seçim olma ihtimali bana göre yok…
2026’ın sonbaharını beklemek lazım…
* * *
İMAMOĞLU’DA YAVAŞ’DA ERDOĞAN’I GEÇİYOR
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine dair tartışmalar gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Son olarak Saros Araştırma’nın yaptığı ankette bu pazar günü yapılacak bir Cumhurbaşkanlığı seçiminde Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu, her ikisi de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı geride bırakıyor…
Saros Araştırma, 2025 Şubat ayına yönelik gerçekleştirdiği, ‘Türkiye Gündemi ve Siyaset Araştırması’nın sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı…
Bu araştırma, 5-19 Şubat tarihleri arasında 26 büyükşehir, 4 il ve 146 ilçede toplam 9782 kişiyle gerçekleştirildi. Katılımcılarla bilgisayar destekli telefon anketi (CATI) yöntemi kullanılarak ve anket bağlantısı paylaşımı yoluyla görüşme sağlandı. Çalışma, yüzde 95 güven aralığında ve +/- 1,18 hata payıyla hazırlandı…
Araştırmada seçmenlere, "Eğer bu pazar bir cumhurbaşkanlığı seçimi yapılır ve yalnızca iki aday yarışırsa oyunuzu hangi adaya verirsiniz?" sorusu yöneltildi…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun karşı karşıya geldiği senaryoda, seçmenlerin yüzde 45,6’sı Erdoğan’ı, yüzde 54,4’ü ise İmamoğlu’nu tercih etti…
Bir diğer olasılıkta ise Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile eşleşti. Bu durumda Erdoğan’a oy vereceğini belirtenlerin oranı yüzde 43,4’te kalırken, Mansur Yavaş’ı destekleyenlerin oranı yüzde 56,6 olarak ölçüldü…
Elde edilen sonuçlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hem Ekrem İmamoğlu hem de Mansur Yavaş karşısında geride kaldığını ortaya koyarak dikkat çekti…
Anket verileri, siyasetteki dengelerin değiştiğine işaret ederken, halkın erken seçim talebi ve Cumhurbaşkanlığı yarışında muhalefet adaylarının öne çıkması dikkat çekti…
ERKEN SEÇİM TALEBİ GÜÇLENİYOR
Araştırmaya göre, halkın yüzde 69’u 2028’den önce erken seçim yapılması gerektiğini düşünüyor. Erken seçime karşı çıkanların oranı yüzde 27,8’de kalırken, kararsızlar yüzde 3,2 oldu. Bu sonuç, toplumda mevcut siyasi atmosferden duyulan rahatsızlığı gözler önüne seriyor…
CHP ÖNDE
Bu pazar milletvekili seçimi olsa, CHP yüzde 31,3 ile birinci parti konumunda… AK Parti yüzde 30,3 ile ikinci sırada yer alırken, DEM Parti yüzde 8,8, MHP yüzde 8,2, İYİ Parti ise yüzde 6,8 oy oranına sahip. Bu tablo, muhalefetin halk nezdinde güç kazandığını gösteriyor…
MUHALEFET TULUM ÇIKARDI
Olası Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde muhalefet adayları Erdoğan’ın önünde görünüyor. Mansur Yavaş yüzde 56,6, Ekrem İmamoğlu ise yüzde 54,4 oy oranıyla Recep Tayyip Erdoğan’ı geride bırakıyor...
Bu sonuçlar, muhalefetin toplumsal desteğini artırdığını ve seçmenin değişim sinyali verdiğini açıkça ortaya koyuyor…
Mansur Yavaş yüzde 41,3’le açık ara önde yer alırken, Ekrem İmamoğlu yüzde 25,6 ile ikinci sırada. Özgür Özel ve Kemal Kılıçdaroğlu ise daha düşük oranlarda kaldı. Bu veriler, yerel yönetimlerdeki başarıların halk nezdinde karşılık bulduğunu gösteriyor…
ERDOĞAN'DAN SONRA GELECEK İSİM
Ankette, Erdoğan sonrası AK Parti Genel Başkanı kim olmalı sorusuna katılımcıların yüzde 34,5’i Hakan Fidan yanıtını verdi. Selçuk Bayraktar, Bilal Erdoğan ve Numan Kurtulmuş gibi isimlerin düşük oranlarda kalması, parti içinde yeni bir lider arayışının ilk sinyalleri olarak görüldü...
Araştırmada “Türkiye’nin yönetim sistemiyle” ilgili sorular da yer aldı… Katılımcıların yüzde 60,9’u “güçlendirilmiş parlamenter sisteme” dönüşü savunurken, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin devam etmesini isteyenlerin oranı yüzde 20,4’te kaldı. Bu sonuç, halkın daha kapsayıcı ve denge-denetleme mekanizmaları güçlü bir sistem talep ettiğini ortaya koyuyor…
KABİNE'NİN EN BAŞARISIZ BAKANI KİM?
Anket, mevcut kabinedeki en başarısız bakanı da ortaya koydu. Katılımcıların yüzde 33,4'ü "hepsi başarısız" yanıtını verdi…
Bakanlar arasında en başarısız isim olarak ise yüzde 12,1 oranıyla Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin gösterildi…
* * *
