Şöyle eski makalelerime bir göz attım. 2018 tarihinde yazım tıpkı bu günleri anlatmışım gibi.

Aradan geçmiş 7 yıl.

Değişen hiç bir şey olamamış.

11.09.2018 tarihinde Yenigün gazetesindeki siyasetin diğer ucu köşemde yayımlanmıştır.

Tarih 23 Mart 2018 Cuma.

Neler yazmışım.


C:\Users\Zafer\AppData\Local\Temp\{B3B676E0-4646-4BA1-9C95-2FBDCC6CA1EB}.tmp

ŞİMŞEK EKONOMİDEN SORUMLU BAŞBAKAN YARDIMCISI..

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Capital ve Ekonomist dergileri tarafından düzenlenen 7. Uludağ Ekonomi Zirvesi 'Gelecek' toplantısında, neler söylemiş!


Şimşek, burada iş dünyasına seslenerek ekonomiye ilişkin bir özet sunmuş; yağmur ve fırtına yaklaşıyor. Türkiye'nin karşı karşıya olduğu 'en büyük sorunlardan birinin enflasyon' dur diyerek konuşmasına devam ediyor..
 

AMAN BORÇLANMAYIN!
Satırbaşları.


Tüm göstergeler alarm veriyor...
-Faizler artacak..
-Tüm dünyada senkronize bir şekilde yaşanan büyüme döneminin sonuna gelindi, faiz artışlarının hızlanacak.
- Aman borç almayın ortak alın, sermaye piyasalarına açılın. 

Gelirleri ve harcamaları kontrol altına almak sizin elinizde. Ancak, gelirleri artırmak sizin elinizde değil. Borç yiğidin kamçısı olmakla birlikte bu dönemde büyük bir sorun'
- 'Ortak alın. Amacımız daha çok tabana yayılmış sermaye ile bu işi götürmek. Bankacılık sektörünün finans piyasalarındaki payı yüzde 82. Bu çok yüksek. Bir de bankalara bir çağrım var: Her bankanın bir aracı kuruluşu var ama, gerçek anlamda neden yatırım bankası olmuyorsunuz? Start up' lara yatırım yapın, gelecek orada.

 

FIRTINA YAKLAŞIYOR
- 'Çatıyı hava güneşli iken tamir etmemiz gerekiyor. Şu an dünyada bol para var faizler düşük ama, bu küresel senkronize büyüme devam etmeyecek, belki yağmur yağacak belki fırtına çıkacak' .


YENİ BİR DÖNEM VAR
 

- 'Bu dönemde yapısal reformlara ihtiyaç var. Ancak, hem gelişmekte olan ülkelerde, hem de gelişmiş ülkelerde yapısal reformlar yavaş bir şekilde devam ediyor. Yatırımlar durağan. 

-Dünya büyük bir borç batağında, dünya toplam borcunun milli gelire oranı yüzde 320'lere ulaştı. Şu an sorun yok ancak, faizler yükselirse bu borçların ödenmesi sorun olacaktır. 

-Dünya,  faizleri sürekli yükseltemez. Bu dönemde kaldıraç oranını azaltmamız gerekiyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde büyük bir borç yükü ile karşı karşıyayız. Bu da büyümeyi sınırlıyor' ..
Reel sektör mutsuz

 

-Reel sektör mutsuz Türkiye'nin borcunun milli gelire oranının yüzde 141..
-Reel sektörün milli gelire oranının yüzde 69 . 'Burada en önemli konu döviz borcu. Reel sektörün döviz açığı net pozisyonu 213 milyar dolar. Kısa vadede, akıllı davranmış firmalarımız, kısa vadede döviz biriktirmişler bir yıllık vadede döviz açığı yok, ancak orta vadede sorun. 

Bizim reel sektör mutlu değil ama kusura bakmayın size rağmen tedbir almak zorundayız.'
- Türkiye'nin de Avrupa'ya ihtiyacı var; demokratik kaliteyi artırmamız, hukuk sistemini iyileştirmemiz için, 'Doğuda, güneyde örnek olacak bir şey yok. Bu konularda Avrupa'dan ilham almaya devam edeceğiz.
Demiş!



Mehmet Şimşek: Türkiye'de ciddi bir enflasyon ve hayat pahalılığı sorunu var


Aslında Mehmet Şimşek,  doktor gibi reçetesindeki ekonomik tanıyı koymuş, neler olabileceğini de söylemiş. 

O zamanlar, 24 Haziran seçimlerinden sonra piyasalar kendisinin ekonomiden sorumlu bakanlık görevine devam edeceği beklentisi içindeydi.
Milletvekili de yaptırılmadı, bakanlık da verilmedi. Şimdi geldiğimiz noktaya bakın.

ŞİMŞEK BUNLARI ANLATMIŞ..
 

Kimlerin elinde oyuncak olduk.
Demek ki her şey biliniyormuş. Bu kriz bağıra, çağıra geldi.. Şimşek ekonomideki fay hatlarını bu toplantıda her şeyi anlatmış, ikazlarını da yapmış..

 

Hani liyakat falan diyorlar ya. Bunların hepsi palavra. Liyakat dedikleri iktidara biat etmekle eş anlamlı hale gelmiş..
Başımıza gelenler hukuk devleti ve adaletin olmadığı demokrasinin içselleştirilmediği ülkelerde bunlar olacak.

 

Oynaklığımız gelişen ülkelerin oynaklığına baktığımız zaman oynaklık seviyesine baktığımızda, oralarda ne demokrasi ne hukuk ne de adalet var..
Kurlardaki beklenen oynaklık. 1. sırada Arjantin, 2,sırada Türkiye, 3. sırada Brezilya ve diğerleri sıralanıyor..

 

İsterseniz internet girip araştırın, bakın.
Enflasyona kur ve geçirgenliğini, Politik riskleri, çok daha önemli.
Faizler-enflasyon ilişkisinin yanında kurdaki beklenti artış oranı da çok önemli..
Faizi tetikleyen temel unsur bu..
Tarım ve hayvancılıkta ilaç, gübre, besi yemi, veteriner ve ziraat hizmetleri, tohumlukları hesaba koyunca üretici zarar ediyor..
O zaman neden eksin, neden büyükbaş hayvan üretsin.
Neden çiftçilik yapsın?
Bu girdilerle nasıl yapacak? Hele % 35' leri bulan ticari faizlerle üretim yapan sektörler, ürettiklerini nasıl satacaklar, nasıl rekabet edecekler?.
Zaten tasarruf oranlarımız çok düşük, TL çok pahalı oldu. Ya faiz riskini alacak, yada kur riskini..

 

Öyle tek haneli enflasyon oranlarını, tek haneli faizleri bundan sonra rüyalarınızda göreceksiniz.
Devlet tasarruf yapmadığı müddetçe, iki yakamız bir araya gelmeyecek. Mesele şu. Ülke ekonomik olarak çok kötü bir yönetim sergiliyor.
ALLAH, Türk-Müslümanlara kolaylık versin…

 O günden bu güne ne değişmiş?. Verin yetkiyi görün etkiyi. Aynı tas aynı hamam.