Kalkmamak üzere bu koltuğa oturma. Çünkü bugüne kadar kalkmamak üzere oturanlar bu ülkeye çok şeyler kaybettirdiler. Biz öyle yapmayalım. Devamlı hücre tazelemesi olsun değil mi? Belli bir süre eğer biz oturuyorsak, belli bir sürede daha başka arkadaşlarımız gelsinler buralarda otursunlar. Çünkü bugüne kadar kalkmamak üzere oturanlar bu ülkeye çok şeyler kaybettirdiler.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
BÜTÜN MESELE KOLTUĞU GAPTIRMAMAK.
Sayın Erdoğan'ın tek derdi var koltuğu kaptırmamak. O koltuğa sevdalı. Erdoğan o koltuğa tutkuyla bağlı. O koltuksuz yapamayacağını biliyor ve ölene kadar o koltukta kalmak istiyor. O koltuk uğruna ne yazık ki yapmayacağı hiçbir şey yok…
Bütün operasyonları, bütün manipülasyonları, bütün planlamaları bütün atraksiyonları o yapıştığı koltuktan hiç kalkmamak üzere kurgulanıyor.
Çevresindeki kurmaylar bunu öneriyorlar.
Onun için il kongrelerindeki türbinlerdekilerde oturanlar o konuşunca dünya Lider olarak bağırıyor.
Bağıranlara bak!
Bir propaganda tekniği. Öyle zannettirmek. Günümüzde buna “algı” yönetimi diyorlar.
ERDOĞAN OYUN KURUCU ROLÜNÜ OYNUYOR.
Sayın Erdoğan’ın attığı bütün adımlar, bugün veya yarın şimdilik kendi lehine görünse de bu güzel ülkenin aleyhine oluyor.
Dolayısıyla, Erdoğan'ın bütün stratejisi koltuk üzerine kurgulanmış. Gelişen süreci ve Erdoğan'ın hamlelerini böyle okursak daha doğru analiz yapmış oluruz.
SEÇMEN CHP’ NİN ÖNÜNÜ AÇTI.
Seçmen 31 Mart 2024’ de bir karar verdi ve CHP’ ye ilk defa bir alan açtı. CHP’ ye çok büyük bir avantaj sağladı.
CHP lideri özgür Özel bunu gördü ve kendi başarısından daha çok milletin başarısı olarak değerlendirt ve Türkiye ittifakının başarısını kutladı. Millet kazandı dedi.
Bu durum sosyolojik CHP’de bir rota değişimiydi.
ERDOĞANIN STRATEJİSİ NEDİR?
Gördüğüm şu. Erdoğan’ın stratejisinin ne olduğunu biraz açıklayayım.
CHP’nin muhalefet reflekslerini törpülemek için her şey yapıyor. Muhalefet güçlü olmasın. Erdoğan çok rahatsız edilmesin.
Sonra CHP’nin içine nifak tohumlarını sokmak istiyor. Bunda da başarılı oluyorlar. CHP’nin bir haftadan beri parti içinden ve dışından yapılan eleştirilere bir bakın. AKP’ nin yandaşı olan Lejyoner TROL köşebent yazarlara bir bakın.
Malum TV ekranlarını işgal etmişler sıyırıyorlar da sıyırıyorlar.
Dillerinde pelesenk etmiş cümle var. CHP demek diye başlıyor, tırıs gidiyorlar. Ayrıştırıcı bir dil kullanıyorlar. CHP'nin güç kaybetmesini istiyor. Çünkü 31 Mart'ta millet CHP'ye çok önemli bir sorumluluk verdi.
CHP’ NİN HATA YAPMA LÜKSÜ YOK.
CHP’nin muhalefet olarak asla hata yapma, yanlış yapma lüksü yok.
Şunu söyleyin açıkça. AKP’nin. Demokrasi diye bir derdi yok. Anayasaya ya uygun davranmak diye bir derdi yok. Anayasayı takan da yok. Yasalar hikâye. Bazen yönetmelikler yasaların, hatta anayasanın bile üstüne çıkıyor. İşine ne nasıl gelirse.
İşine gelmeyen mahkeme kararları varsa veryansın eder.
HUKUK YOKSA ADALET OLMAZ.
Sayın Erdoğan hukuku tanımıyor. Çünkü Erdoğan için insan hakları, özgürlükler, şeffaf ve denetlenebilir bir devlet anlayışı hiçbir şey ifade etmiyor.
Dolayısıyla Erdoğan'ın 23 yıldan beri ülkede oluşturmuş olduğu bu ağır tahribattan kurtulmak için CHP’ ye çok daha büyük bir sorumluluk düşüyor.
STRATEJİLERİN DOĞRU OLMASI LAZIM.
Erdoğan'dan kurtulabilmek için bu ülkeyi doğru strateji üretmek gerekmiyor mu?
Erdoğan'a bakın öyle bir Nobellik söz söylüyor ve biz bir hafta heybedeki turpları konuştuk. Erdoğan aslında bu turplu siyasetle Türkiye'nin geldiği noktayı artık ifşa etmiş oluyor.
Ne demek istiyor?
BU ZALİM DÜZENDEN NASIL KURTULACAĞIZ?
Mealen diyor ki, hukukta benim yargı da benim güç de benim devlette benim medyada benim her şey benim ben ne istersem o olacak ve hepsine ben karar vereceğim.
Böyle bir ifade herhangi bir demokratik ülkede yani heybede turpun büyükleri var. Görün bakın daha neler olacak ki buna benzer şeyleri daha önceden telaffuz etmişti ama, ilk defa bu kadar net ve güçlü bir şekilde ifade ediyor.
Demokratik hukuk devletinde devlet başkanları da dâhil böyle konuşmazlardı.
Böyle bir ifade hukukun üzerine bir nüfuz alanı açmasıdır bir siyasetçinin ya da güç merkezinin aynı zamanda onu kontrol ettiği anlamına gelir.
XOMBİ CUMHURİYETİNE DOĞRU
Peki, suç unsuru nerede başlıyor? Bir kere Sayın Erdoğan'ın devam eden bir süreçle ilgili bilgi sahibi olması, ona dair yorum yapması, hatta tehdit unsuru gibi görün bakın size neler olacak ben neler yapacağım demesi asla kabul edilemez.
Birbirimizi kandırmayalım. Türkiye’de rejim değişmiştir. Rusya, orta Asya, kuzey Kore, Ortadoğu yönetimlerine benzer bir dikta rejimine zombi cumhuriyete doğru yol aldığını gösteriyor.
Türkiye böyle bir yönetimi hak etmiyor. Türk milleti böyle bir tavrı hak etmiyor. Şimdi Erdoğan 14 Mayıs seçimlerinde nasıl sahte, montaj videolarla seçimi ve siyaseti yönetti ise bugün de, heybedeki turpla siyaseti yönetmeye çalışıyor.
Hepimiz bu filmi seyrediyoruz.
+++++
İnancını, adaletini ve doğruluğunu kaybetmiş bir kimse, zaten büyük bir cezaya uğramış demektir.
Epiktetos
FIKRA
9 NUMARALI KOLTUK.
Temel İstanbul’dan memleketi olan Trabzon’a gitmek için otobüse biner. Biletinde koltuk numarası 9 yazmaktadır ama, temel 13 numaralı koltuğa oturur. Muavin gelir ve beyim sizin koltuk numaranız 9.bu koltuk numarası 13.lütfen yerinize geçiniz der. Ancak o kadar dil döker ama, hiç fayda etmez. Temeli yerinden kaldıramaz.
Bu durumu gören Kayserilinin biri Temel’e dönerek “hemşerim Trabzon’a numaralı koltuk gider, 13 numaralı gitmez der.
Bunun üzerine Temel aaa öylemi der 9 numaralı koltuğa geçer.