Öncelikle ne denli özel bir nesil olduğumuzu söylemeliyim. Cumhuriyet’in 100. Yılına denk gelmek gerçekten büyük ayrıcalık…
Öncelikle ne denli özel bir nesil olduğumuzu söylemeliyim.
Cumhuriyet’in 100. Yılına denk gelmek gerçekten büyük ayrıcalık…
Şu bir gerçek ki;
Bir çoğumuz Cumhuriyet’in 200. Yılını göremeyecek.
Ne kadar güzel bir dönemden geçtiğimizi bunu düşününce daha iyi anlıyoruz.
O halde bin bir sıkıntı içinde;
İçte ve dıştaki bin bir düşmana karşı kazanılmış Cumhuriyet’imizi çok daha heyecanlı ve bir o kadar coşkuyla kutlamalıyız.
Eskişehir ve Eskişehirliler olarak bu coşkuyu en yüksek seviyede yaşayacağımızdan zerre kadar şüphemiz zaten yok!
Bir Cumhuriyet Kentidir Eskişehir zira…
Atatürk’ün hedef gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine hızla ilerleyen bir şehirde yaşamanın verdiği gurur ayrıca bir başka!
Çünkü Eskişehir’i Cumhuriyet var etmiş, Cumhuriyet geliştirmiş ve Cumhuriyet bu güzel kenti daha yüceltmek için hep yanımızda en büyük güç olmuş…
Bundan 100 yıl öncesini düşünelim…
Eskişehir küçük bir kasabadan teşkil.
Yukarı mahalle, aşağı mahalle diye iki ayrı semtten oluşuyor.
Osmanlı’dan kalma cer atölyesi var.
Onun dışında ortada hiçbir şey yok.
Yoklar içinde Eskişehirliler, Ata’sının peşine düşüp kahramanca düşmanın önüne atılıyor.
Kentin toprakları kurtuluş mücadelesinin ilk kıvılcımını yakıyor.
İnönü Savaşlarıyla Anadolu’ya moral yine bu topraklardan veriliyor.
Eskişehir Halkı, bir o cephe, bir bu cephe derken kanının son damlasına kadar mücadele ediyor…
Öylesine zor günler ki;
Şehirde kalanı da Yunan yağmalayarak, yakarak gidiyor…
Verilen fedakârca mücadelenin sonunda Cumhuriyet ilan edilip, halk tutsaktan sonsuza kadar kurtarılıyor…
Eskişehir, bu mücadelenin en gururlu kentlerinin başında geliyor.
Ama Eskişehirli için mücadele savaşla bitmiyor.
“Asıl savaş şimdi başlıyor” diyerek Atatürk’ün yolundan gitmeye devam ediyor;
Kurulan Cumhuriyet’i yükseltmek için kolları daha da sıvıyor.
Şeker Fabrikası kuruluyor.
Sanayileşmesini güçlü hale getirmenin peşine düşüyor Eskişehirli…
Havacılıkta üretimler yapmaya başlıyor.
Demiryollarını daha da geliştiriyor.
Ağır sanayi hamlesini en iyi anlayan ve yakalayan halklardan birisi oluyor Eskişehirli…
Her geçen gün büyümeye, o büyümeyle Cumhuriyet’e daha çok katkı vermeye başlıyor sonra…
Ardından Türkiye’nin en büyük organize sanayi bölgesini kurmayı başaran bir şehir çıkıyor ortaya…
Dahası mı?
Elbette eğitim…
Üniversiteler kuruyor Eskişehir.
İlk uzaktan eğitim sistemini kuruyor.
Eskişehirli öğrenciye kucak oluyor, adeta bir eğitim devrimi yapıyor.
Cumhuriyet’in ışığı daha da güçlü yanıyor Eskişehir’de…
Cumhuriyetle birlikte Eskişehir’in başardığı onca zafer var.
Elbette hepsini buraya yazamıyoruz.
Sayfalar dolusu yazsak yine de yetmez!
Çünkü bu şehir 100 yıldır hep yürüdü, hep ilerledi.
Ve Ata’sından, Cumhuriyet’ten aldığı güçle bugün koşmaya başladı.
O yüzden Eskişehir’in önü hep açık olacak.
Eskişehir hep ileri gidecek.
Ve Eskişehir her zaman Cumhuriyet şehri olarak kalacak.
Var ol Cumhuriyet.