Geçmişte kalan kelimeleri gün yüzüne çıkarmak, yenilerini öğrenmek ve dahi farklı ifade biçimlerini tanımak insanoğluna katkı sağlar kuşkusuz... Öğrenmek için okumakta bu yüzden çok önemli… Dinlemek ve gelecek nes,llere aktarmakta bir o kadar önemli tabi…

 

BULGUR ÇIKIDA, UN DAĞARCIKTA…

Zamanın birinde bir ağa kızı yoksul bir aileye gelim olmuş… Ertesi gün yeni gelin evde ve etrafında döne döne kiler, kilerde de yapacağı yemek için kullanacağı bulgur ve un arar…

-       Kayınvalidesine seslenir;

-       Anaaa, kiler nerdeeee…

Tabi yokluk görmemiş bilmiyor ki yoksul bir evde kiler ne gezer!

Ana cevap veriyor...

-       ‘Görgüsüzün sıpası, bulgur çıkıda, un dağarcıkta’ diyor…  

Çocukluğumdan beri anamdan duyduğum türlü hikâyelerden sadece birsidir bu…

Bu kısa hikâyede bile kiler, çıkı, dağarcık vb. birçok şey nedir daha çocukken öğrenirdik biz…

…/…

KİLER: Hanelerde yiyecek, içecek ve erzakın saklandığı oda, ambar ve/veya dolaba kiler denirdi…

Eskiden köyde, taşrada yaşayan insanlar yazdan kış için hazırlık yapar, hazırladıkları kuru-darıyı saklamak için kullanırlardı… 

‘Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu.’ Der Ömer Seyfettin… Daha da donanımlısı, kilitli olanları da vardı elbet… Daha çok imkânı olanların kullandığı yer ismi olsa da köy evlerinde büyük küçük bir oda, kiler mevcuttu…

AMBAR: Buğday, arpa, çavdar, mısır ve farklı tahıl ürünlerini saklamak amacıyla kullanılan yer manasında…

Yöremizde ve özellikle köylerde bulunan ambarlar ahşap mimari ve süsleme bakımından da önem arz ediyor… Türk oyma sanatı izlerini görmekte beni epey şaşırtmıştı doğrusu… Birçok köyde bizzat gördüğüm hanenin belki de en büyük odası şeklinde yapılan ve gömülenlerinin de olduğuna şahitlik ettim… Şimdilerde maalesef çok yaygın değil… Günümüzde ambar kelimesi evrilior ve depo olarak halen kullanılıyor…

NOT: Serenti, serenter, mazı vb. ise karadeniz bölgesinde kullanılıyor…  

…/…

ÇIKI: Çıkı kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisi…

TDK’ya göre ÇIKIN’da deniyor…

Beze sarılmış güççük bohça, para kesesi, azık torbası, yörelere göre değişse de kıymetli eşyaların/yiyeceklerin/azıkların konulduğu bez/bohça vb. de kullanılıyor…

Muhtemelen yoksul ailede BULGUR’un ÇIKI’ya konulması bulgurun o ailede kıymetli oluşundan…

‘KİRLİ ÇIKI’ denildiğini de duymuşsunuzdur… Bu ifadede değerli eşyalarını (ziynet vb.) çıkılarda saklayan genellikle kadınlar için kullanılan ifadeler…

…/…

 

DAĞARACIK: kelimesinin kökeni öpöz Türkçe dilidir...

‘Bir kişinin bildiği ve kullandığı, aynı zamanda bir dilde yer alan sözler bütünü dağarcık’ derler… Genelde kelime dağarcığı olarak bilinir ve kişinin, ne kadar yüksek oranda kelime bildiği ile alakalıdır… Kelime dağarcığı yüksek olanların toplumdaki yeri başkacadır…

DAĞARCIK bu manada da kullanılıyor…

Lakin Anamın anlattığı kısa hikâyede ‘UN DAĞARCIK’ta ifadesine de gelin kısaca göz atalım… 

Hikâyede ki DAĞARCIK ise, DAĞAR - SETİH çobanların azık GINI koymak için işlenmemiş kuzu veya oğlak derisinden yapılmış çanta ve/veya yine çocukken duyduğumuz çobanın ekmek torbasına deniyor… (Meşin torba olarak ta biliniyor)

Ezcümle; Deriden yapılan içine ekmek türü yiyecek konan torba manasında kullanılıyor…

Eskiden bulgur ÇIKI’da, UN DAĞARCIK’ta idi belki, lakin bereket vardı, mutluydu insanlar…

DEVAM EDECEK…