Kazım KURT 'un bu sözleri söylemenin bir nedeni var. CHP' sini sosyal
demokrat partidir demek istiyor.
Gerçi son dönem eleştirilerin hedefinde olan CHP, eski CHP olmadığını hepimiz biliyoruz.
Liberal sağdan, muhafazakar kalemlere kadar CHP'ni siyasal kodların değişime uğradığını yazıyorlar.
Partilerin zaman içinde değişirler. Bu doğaldır. Niteliksel değişimler toplumsal yapının da değişimi demektir.
2022 yılın ortasını geçtik.100 yıl öncesini tartışmalarını günümüze taşımanın hiçbir rasyonelliği yok. Şimdi bunu en çok
AKP'liler yapıyor.
****.
CHP kendisinin sosyal demokrat bir düşüncenin siyasi
misyonunu olduğunu ifade ediyor.
Buna kimsenin
itirazı yok.
Yani
solda bir duruşu vardır.
Sol demek,ilk önce '
emekten' yana olmaktır.
Haktan, adaletten yana olmak demektir.
Kazım Kurt bunu sık sık sık vurguluyor.
Hereksin CHP' ye
kem gözle baktığı dönemde
ömrü mücadeleyle geçmiş bir deneyimleri olan kimliktir. Büyük bir
azimle ömrünü dağ, tepe, köy kasaba demeden partisinin başarısı için koşturmuştur.
Defalarca seçim yenilgisi almıştır. Ancak kazanmasını da bilmiştir.
Yılmaz Büyükerşen'e çok büyük saygı duymaktadır ve hiçbir zaman önünden geçmemiştir.
Odunpazarında, mevcut kıt kaynaklarla çok kısa zamanda büyük işlere de imzasını atmıştır.
Büyükerşen onun için bir
kılavuzdur. Onun vizyonunu takip etmektedir.
Nerede, ne söylenmemesi gerektiğini bilir ve deneyim
küpüdür.
Politik arenada omurgalı duruşu ile büyük takdir görmektedir.
Kurt politikacıdır.
Bunuda Odunpazarında yansıtmaktadır.
SOSYAL DEMOKRAT DÜŞÜNCENİN YANSIMALARINI GÖRMEKTEYİZ
KURT; '
Emeğin değerini düşünmek, emekçinin hakkını vermek herkesin boynunun borcudur. 20 yıldır bu ülkeyi tek başına yönetenlere de vebaldir' dedi.
Gerçekten ekonomide çok ciddi bozulmalar var...
İşsizler, emekçiler dar gelirliler ve düşük emekli kesimler en çok etkilenenlerin başında geliyor.
Belediyelerde bu ekonomik krizden etkilendiler. Hele muhalefet belediyeleri en başta geliyor. Hem yasalardan kaynaklanan halka karşı yükümlülükleri var,hemde belediye başkanlarının seçim dönemiminde halka verdiği sözler var.
HAKLARINI VERİYORUZ.
Yapılan toplu iş sözleşmeler ekonomideki bozulmalar nedeniyle anlamını yitirmiş oluyor. Enflasyon gelirlerini alıp götürmüş. Geçim zorlukları hissedilmeye başlamış. Bir taraftan yürürlükte olan toplu iş sözleşmesi var.
Ekonomideki bozulmalar çalışanların satın alma gücünü çok düşürmüş. Hak kayıpları inanılmaz boyutlarda. Telafi edilmesi gerekiyor. Başkan
KURT bu durumu ikili görüşmelerimizde söylüyordu.
Uzun zamandan beri görüşmeler devam ediyordu. Çünkü bir taraftan bütçenin
aktüeryal dengeleri vardı.
Hesaplar yapıldı ve çok önemli adımlar atıldı.
Son söz Kazım Kurt'undu.
AKP iktidarın yapmadığını yaparak, verdiği sözü tutmuş oldu.
ÜRETEN EMEK EN YÜCE DEĞER.
İmza töreni öncesinde konuşan Kazım Kurt, 'Ben CHP'li bir belediye başkanıyım. Solcu ve sosyal demokrat bir belediye başkanıyım. Odunpazarı Belediyesi'ni de bu niteliklerimle yönetiyorum. Solcu, sosyal demokrat ve CHP'li bir belediye başkanı nasıl davranması gerekiyorsa, öyle davranıyorum. Emek en yüce değerdir. Bizim partimizin programının başında da bu vardır; ancak üreten emek, en yüce değerdir. Emekçinin görevi üretmek, patronun görevi de onun sömürülmesini engelleyecek ücreti ve sosyal hakları vermektir'.
Başkan Kurt, konuşmasın da: 'Toplu iş sözleşmemiz gereği 1 Temmuz'dan itibaren almakta olduğunuz ücrete % 8 zam yapmamız gerekiyordu. Bu
% 8, toplu iş sözleşmesi imzaladığımızda iyiydi. Ancak % 8 zam '
500' TL ediyor, 500 lira ile hiçbir arkadaşımız, hiçbir derdini görmez. O nedenle sol vicdanımızı rahatlatmak için,
ek bir protokol yapma ihtiyacı duyduk. Bunu da belediye bütçemizin her türlü zorlanmasına rağmen yaptık. Belediye bütçemizde gelirler artışı olmadı. Belediye bütçemizin artışı da sizin
çalışmalarınıza bağlı. Eğer, siz çalışmazsanız ve
tasarruf etmezseniz,
üretim yapmazsanız belediye
gelirleri artmaz. Biz inancımız gereği bir kez daha emekten yana tavrımızı koyuyoruz dedi.
EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET
İktidarın asgari ücrete yüzde 29, memur maaşlarına yüzde 40 zam yaptı. Başkan Kurt, 'Biz 1 puan üstüne koyalım dedik. İkramiye ile beraber de yüzde 45'i geçtik. Hayırlı uğurlu olsun. Helal olsun. Daha çok çalışır, daha güçlü bir belediye bütçesi yaratırsak; bunu paylaşırız. Bizim amacımız,
artı değeri emekçiler ile paylaşmak. Bu zammı sadece şirket işçilerine değil, kadrolu işçilerimize de veriyoruz. Eşit işe eşit ücret dedik ve devlet memura ne zam verdiyse, memurun karşısında oturan kadrolu işçi de yanında oturan taşeron işçi de aynı oranda zam alsın. Bu farklılığı biz yaratmadık, ama biz düzeltmeye çalışıyoruz. Odunpazarı Belediyesi'nde çalışan herkes; memuru, sözleşmeli memuru, kadrolu işçisi, işçisi hatta part- time de
dahil bu zammı almıştır. Bunu da bütün kurumlara örnek olarak sunuyoruz. Emeğin değerini düşünmek, emekçinin hakkını vermek de herkesin boynunun borcudur. 20 yıldır bu ülkeyi tek başına yönetenlere de vebaldir'. Cumartesi mesaisinin de sona erdiğini söyledi.
BİRAZ RAHATLATIR
Bu % 46,2 zam sizi biraz rahatlatır. Elektrik paranız 3 katına çıktı. Simit 4.5 lira oldu, ekmek de yakında 5 lira olacak. Geçen yıl toplu iş sözleşmesi yaparken enflasyon % 11,30'du. Biz ona göre toplu iş sözleşmesi yaptık. Şimdi devletin açıkladığı resmi enflasyon rakamı % 80'in üzerinde. Tüm şartlarımızı zorlayarak bu kadar yapabildik. Odunpazarında en düşük maaş
net 6 bin 942 lira oldu' dedi. Sosyal haklarla birlikte bu miktarın
7 binin üzerine çıktı.
İşçi ve emekçilerin maaşlardaki vergi kesintilerine tepki göstererek, bunun hesabını iktidardan sorması gerektiğinivurguladı.
Bu ek protokol ile çalışanlar en azından enflasyona karşı ezdirilmemiş oldu.
Çalışanların yevmiyelerine 1 Temmuzdan itibaren geçerli olmak üzere
% 46.2 oranında zam yapıldı.
Aslında iyileştirme desek daha doğru olur.
Belediye şirketinde 1382, kadrolu 82 işçisi var.
Bu doğrultuda Odunpazarı Belediyesi'nde en düşük maaş 6 bin 942 lira 66 kuruş, en düşük kadrolu işçi maaşı ise
10 bin 858 lira oldu. Çalışanlarla görüştüğümde
memnunluk gözlerinden okunuyordu tarihi bir
imza dediler.
Bizde darısı, Tepebaşı ve Büyükşehrin başına diyelim.