Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge merkezinin yaptığı araştırma son 10 yılda harcamalardaki artışın geldiği akıl almaz yükselişi gözler önüne sererken memur maaşlarında dolar bazındaki erimenin %31.5, çeyrek altın karşısında ise %36.9’a ulaştığını gözler önüne serdi…
Gıda fiyatları başta olmak üzere çalışan ve emeklilerin vazgeçemeyeceği harcama kalemlerinde ise enflasyonun oldukça üzerinde bir artış yaşandı. Memur maaşlarını hangi açıdan ele alırsak alalım geride kalan 10 yılda memurlar önemli bir kayıp içerisinde olduğu gerçeğiyle karşı karşıya...
Gerek dolar bazında gerekse çeyrek altın bazında memurlar alım güçlerinin yaklaşık üçte birini son 10 yılda kaybetmiş durumdalar. Bu durum kamu görevlilerinin ve emeklilerin bütçesinde telafi edilemez yaralar açmakta…
Enflasyona endeksli maaş artışı inadından vazgeçilmediği müddetçe bu erime her geçen yıl artarak devam edecek gibi görünmekte. Kamu görevlilerinin ve emeklilerin maaş artışlarında hayatlarını doğrudan etkileyen parametreler dikkate alınmazsa korkarız ki önümüzdeki birkaç yıl içerisinde bütün çalışanlar geri dönülemez bir borç batağının içine düşecek...
Kamu çalışanlarına ve emeklilere ayrılacak kaynağın yetersizliği bir gerçek. Bütçenin oluşturulmasında hayallere ve hedeflere göre değil, gerçeklere dayalı bir yaklaşım benimsenmesi gerekmektedir…
TÜİK tarafından açıklanan kasım ayı enflasyon rakamları da oldukça dikkat çekici…
Mal ve hizmet fiyatları geçtiğimiz ay ortalama %2,24 oranında yükseldi. Kasım ayında yıllık TÜFE %47,09 oldu…
6 AYDA YÜZDE 10’LUK MAAŞ ARTIŞININ YÜZDE 4,56 ERİDİ
Geçtiğimiz haziran’dan bu yana ise enflasyon resmi olarak %14,56 arttı. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda, temmuz ayında yapılan %10’luk maaş artışı enflasyona yenik düştü ve maaşlar reel olarak %4,56 oranında eridi…
Bu oranlar, maaşların sadece enflasyon karşısında değil, aynı zamanda vatandaşların zorunlu harcamalarındaki artışla birlikte, alım gücünün çok daha düşük seviyelere gerilediğini göstermekte. Bu koşullar, kamu çalışanları ve emekliler için büyük bir ekonomik açmaza yol açmakta…
Bu durumun bir an önce önüne geçilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, memurlar ve emekliler, devletin hedeflediği enflasyon oranının bile altında bir maaş zammı alacaklar. 2023’te gerçekleştirilen toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda memur ve emekli maaşlarına 2025 yılı için %6+5’lik bir artış öngörülmüştü…
İçerisinde bulunduğumuz 2024 yılı için yapılan yüzde 25’lik artış enflasyona yenik düştü…
31 Aralık itibarı ile 2024 yılı sona erecek. Aralık ayında gerçekleşecek enflasyonla birlikte memur ve emekli maaşları biraz daha eriyecek ve kamu çalışanları 2024 yılını da kayıplarla kapatmış olacak…
Bir tarafta git gide zorlaşan geçim şartları diğer tarafta eriyen maaşlar, kamu çalışanlarını ve emeklileri ekonomik bir açmaza sürüklemekte. Bu durumun mutlak surette önüne geçilmesi gerekiyor...
Bütün bunlara ek olarak, eğer bir tedbir alınmazsa tarihinde ilk defa memur ve emekliler devletimizin hedeflediği enflasyonun altında maaş zammı alacaklar...
2025 yılında kamu, kendi alacaklarına %43,93 zam yapmayı kararlaştırdı. Merkez Bankası’nın 2025 yılına ilişkin TÜFE beklentisi ise %21 dolaylarında. Bütçe hazırlık sürecine temel teşkil eden Orta Vadeli Program (OVP)’da ise 2025 yılında TÜFE’nin en iyi ihtimalle %17,5; ekonomik büyümenin ise %4 olacağı tahmin ediliyor…
Enflasyon farkı hariç tutulduğunda 2025 yılında memur maaşlarına %6+5 kümülatif %11,3 zam yapılması gerekir...
Merkez Bankası’nın enflasyon beklentisinin %21 civarında olması, Orta Vadeli Program (OVP)’da enflasyon oranının %17,5 olarak tahmin edilmesi, bu süreçte ekonominin de %4 büyüyeceğinin öngörülmesi dikkate alındığında, memur maaşlarına yapılacak %6+5 oranındaki zam, adaletli ve hakkaniyetli bir yaklaşımı yansıtmıyor...
Bu çerçevede, memur ve emeklilere en azından kamu alacaklarına uygulanan %43,93 oranına eşit bir zam oranı belirlenmeli. Bu şekilde adalet sağlanmış olur...
MEMUR YÜZDE 15 EK ZAM TALEP EDİYOR
Memur-Sen Eskişehir İl Temsilcisi İbrahim Akar, 2025 yılı için toplu sözleşme teklifleri olan yüzde 15 oranındaki ek zam taleplerinin ocak ayında yerine getirilmesini istedi…
Akar, memur maaşlarına yapılan zammın enflasyona yenik düştüğünü belirterek, "Memur maaşlarına 2025 yılı için toplu sözleşme teklifimiz olan yüzde 15 oranında ek zam ocak ayında uygulanmalıdır" dedi…
"Tutmayan hedeflerin, geçersiz beklentilerin ve gerçeği yansıtmayan politikaların maliyeti, kamu görevlileri ve emeklilerimize yüklenmesin" diyen Akar, büyük bir mağduriyet tablosuyla karşı karşıya kaldıklarını da vurguladı…
Ücret artışları enflasyonu körüklüyor algısıyla ücretlerin baskılandığı anlayışının terk edilmesi gerektiğini söyleyen Memur-Sen İl Temsilcisi İbrahim Akar, "Merkez Bankasının beklentisi, devletin hedefi, işverenin teklifi, hakemin kararı tutmadı. Sonuç olarak, kamu görevlilerinin etki etmediği fakat etkilendiği büyük bir maliyet ve mağduriyet tablosuyla karşı karşıyayız" ifadesini kullandı.
Akar, maaş zammından daha fazlasının vergi olarak ödeneceği matrah ve tarife sisteminden vazgeçilmeli, az kazanandan az, çok kazanandan çok verginin alındığı, gelir vergisinin yüzde 15'e sabitlendiği adil bir vergi sistemi tesis edilerek, çalışanların yüksek vergi yükünden acilen kurtarılmasının da altını çizdi…
“1. DERECEYE 3600 EK GÖSTERGE HAYATA GEÇIRILMELI”
Memur-Sen İl Temsilcisi İbrahim Akar, Anayasal güvence altında olan toplu sözleşme kazanımlarının, bürokratik tercihler, tasarruf genelgeleri ve yüksek yargı kararlarıyla yok sayılmasından vazgeçilmesini, 1. dereceye 3600 ek gösterge hayata geçirilmesini de talep ettiklerini söyledi…
* * *
2025 yılı bütçe görüşmeleri dün sona erdi…
Şimdi gözler 2025 yılı için açıklanacak kamu çalışanları ve emekli maaş zamlarında…
Bakalım Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sık sık ifade ettiği gibi çalışanlarımız ve emekliler gerçekten enflasyona ezdirilmeyecek mi?
Yoksa ağızlarına sakız ettikleri “daha fazlasını verirsek bütçe dengesi bozulur” mu diyecekler…