Son yıllarda komşu illerimiz Kütahya, Afyon gelişmede Eskişehir'i sollayıp geçmeye başladı…

Nedeni ise il menfaatleri söz konusu olduğunda şehrin tüm aktörleri siyaseti bir kenara bırakıp tek yumruk olabiliyor...

Zaman zaman Kütahya ve Afyon'daki meslektaşlarımla sohbet ediyorum. İçlerinde Tercüman Gazetesi’nin Eskişehir-Afyon, Kütahya illerinin bağlı olduğu bölge şefliğini yaparken iki ilde muhabirliğimizi yapan çok eski dostlarım var…

'Şehrin menfaati söz konusu olunca siyaset unutuluyor. Bütün siyasi partilerin temsilcileri bir araya gelip masaya yumruklarını birlikte vuruyorlar. Ses güçlü çıkınca sorun çözülüyor' diyorlar…

* * *

Nedense Eskişehir de bunu bir türlü göremiyoruz...

Böyle olunca da şehrin yıllardır süregelen sorunları hep başka bahara kalıyor…

Maalesef o beklenen bahar da bir türlü gelmiyor…

Bu durum yalnız siyasette değil, bürokrasi için de, spor camiası için de böyle maalesef…

* * *

Bu şehrin gelişmesi, kalkınması, ortak menfaatleri için gerektiğinde tek yumruk olmalıyız. Çünkü hepiniz bu güzel şehirde yaşıyoruz. Atalarımızın bize bıraktığı mirasa sahip çıkmalıyız…

Sorsanız “bu güzel şehri herkes daha güzel bir hale getirmek için birlik beraberlik içinde hareket edelim” diyorlar, ama icraata gelince herkes bir birinin nasırına basmaya çalışıyor…

Afyon, Kütahya’ya ya yapılanları görünce üzülüyor “niye onlar yaptı da biz yapamadık” diyoruz…

“Bu şehir daha iyi olsun, gelişsin, kalkınsın, sorunlar çözülsün” diye mücadele edenlerin sayısı artmalı, onlara destek olanlarda çoğalmalı, çamur atanlara, kara çalmakta bir beis görmeyenlere engel olunmalı, bunlar susturulmalı…

Yiğidin hakkı yiğide verilmeli, masal anlatanlara değer verilmemeli…

O zaman bu şehir daha huzurlu olur, daha da fazla severiz bu şehri...

* * *

Maliye eski Bakanı Eskişehir eski Milletvekili merhum Kemal Unakıtan döneminde şehrin milletvekilleri, valisi, belediye başkanları zaman zaman bir araya gelirlerdi…

Hatta bazen de bu toplantılara vali, milletvekilleri, belediye başkanları, Ticaret Odası, Sanayi Odası, Ticaret Borsası, Esnaf Odaları Birliği başkanları da katılırdı…

Şehrin sorunları masaya yatırılıp çözüm yolları aranırdı…

Çözülenlerde oldu, çözülemeyenlerde…

Ama en azından şehrin A takımı bir masa etrafında buluşup istişare yapıyordu…

Bir ara eski AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı'da yapmaya çalıştı…

Kaç kez toplandılar sayısını tam olarak hatırlamıyorum...

Bu toplantının ayda veya iki ayda bir milletvekilinin ev sahipliğinde toplanılması kararlaştırılmıştı…

Bir seferinde o dönem CHP Milletvekili olan Prof. Dr. Gaye Usluer toplantının ev sahipliğini yapmıştı…

* * *

Şehirde birlik beraberlik olmayınca sorunlarda çözülemiyor dedik ya…

Örnekleri:

-Güney ve Kuzey Çevre yolu…

- Alpu-Sarıcaya, Mihalgazi, Mihalıççık, Seyitgazi-Afyon yolları…

-URAYSİM ve Alpu'ya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi…

-Seyitgazi-Afyon çift yolu…

-Organize Sanayi Bölgesinin tren yolu ile limana bağlanması…

-Küçük Sanayi Sitesinin kaldırılması…

Gündoğdu Mahallesinin kentsel dönüşümü…

-Kızılinler Termal Bölgesi…

Örnekler daha da çoğaltılabilir…

* * *

Son söz.

Bu 'sen-ben' kavgasını bitiremezsek kaybeden hep Eskişehir olur…

Yoksa yazımın başında belirttiğim gibi Kütahya, Afyon gelişmesini sürdürürken, Eskişehir onları izlemeye devam eder…

* * *

AK Parti Milletvekili Fatih Dönmez'e sesleniyorum…

İktidar partisi milletvekilleri arasında en tecrübelisi sizsiniz…

Önemli bir bakanlık da yaptınız…

Artı AK Parti’nin milletvekilleri içerisinde Nebi Hatipoğlu Eskişehir çocuğu. Evi, işyeri bu şehirde, bu şehirde yaşıyor…

Fatih Dönmez ve Nebi Hatipoğlu birlikte bu toplantıları tekrar başlatabilir…

Hepiniz mensubu olduğunuz siyasi parti rozetini toplantının yapıldığı odanın dışında yakanızdan çıkarın…

Hepiniz tek bir parti milletvekili gibi şehir menfaati için kenetlenin…

Bu şehre kalıcı bir iz ve eserler bırakın…

2023’de Milletvekili Genel Seçimi, 2024’de yerel seçimler yapıldı…

Çok büyük bir sürpriz olmazsa önümüzde seçim yok…

4 yıl sonra yapılacak seçime kadar şehrin sorunlarının çözümü konusunda birlikte

adım atarsanız, milletvekilliğiniz sona erse de bu şehirde sade vatandaş olarak gezerken herkes kazandırdığınız hizmetlerden dolayı sizi kucaklar, sevgi ve saygınlığınız ebediyete intikal ettiğinizde de unutulmaz. Her daim şükranla yâd edilirsiniz…

* * *

ÖPÜCÜK

Ekonomistler der ki:

ÖPÜCÜK, talebin her zaman için arzdan fazla olduğu bir alışveriştir...

Muhasebeciler der ki:

ÖPÜCÜK, geri dönüşüm sağladığı için kar oranı yüksek bir tür kredidir..

Matematikçiler der ki:

ÖPÜCÜK, sonsuzluktur çünkü burada 2’nin böleni yoktur.

Geometriciler der ki:

ÖPÜCÜK, iki dudak arasındaki en kısa mesafedir.

Fizikçiler der ki:

ÖPÜCÜK, kalbin yoğunlaşması sonucu iki dudağın birbirine yapışmasıdır.

Kimyacılar der ki:

ÖPÜCÜK, iki kalbin birleşmesi sonucu ortaya çıkan reaksiyondur.

Anatomi profesörleri der ki:

ÖPÜCÜK, ask ve heyecan taşıyan bakterilerin tükürük yoluyla ağızdan ağıza geçmesidir.

Fizyoloji profesörleri der ki:

ÖPÜCÜK, insan vücudundan 2 adalenin heyecanla birbirine değerek kasılmalarıdır.

Dişçiler der ki:

ÖPÜCÜK, hem bulaşıcı hem de antiseptiktir.

İstatistikçiler der ki:

ÖPÜCÜK, 90-60-90 ölçülerindeki artma ya da azalmaya bağlı olarak değişiklik gösterebilen bir olgudur.

Filozoflar der ki:

ÖPÜCÜK, çocuklar için oyun, gençler için zevk, yaşlılar için güvendir.

Dilbilgisi öğretmenleri der ki:

ÖPÜCÜK, tekil gibi görünen ama çoğul olan, cins isim gibi görünen ama özel olan, ve her cümlede bir anlam ifade eden kelimedir...

Mimarlar der ki:

ÖPÜCÜK, iki dinamik nesnenin arasında sağlam bir köprü oluşturan değerdir.

Ve Bilgisayar Bilimcileri der ki:

ÖPÜCÜK, bazen iki sistemin iletişimini hızlandıran önemli bir sistem dosyası, bazen de bütün sisteminizi altüst eden bir virüstür...

* * *

Sizce hangisi?