Zafer Çatel

Kılıçdaroğlu bırakacak mı bırakmayacak mı? İşimiz papatya fallarına kaldı. Medya üzerinden değişim mesajı bırakmaya yönelik algı operasyonları yapılıyor.

Şimdi günah çıkartma mevsimi.

TV’ ekranlarında kalemşorlar, analistler sabah, akşam bunları konuşuyorlar.

Hep bir ağızdan Kılıçdaroğlu!na yargısız infaz seansları başladı.

Babalar ve oğullar…  Yazarı Ivan Sergeyeviç Turgenyev

*****

Tarih 14 Mayıs 2022.
CHP milletvekili Yunus Emre, Kerem Kılıçdaroğlu ve gazeteci Özlem Gürses Hasan Polatkan kültür merkezine Odunpazarı kent konseyi başkanı İsmail Kumru’ nun davetlisi olarak gelmişti

Söyleşinin konu başlığı, “güçlendirilmiş parlamenter sistem”?

Eskişehir’e gelmiş de “dostları” ile seçimi kazanacağı umut ediyorlardı. Yerel “özerklik şartını” uygulayacaklarını söylemişti..

Aradan bir yıl geçti. Seçimler oldu bitti... CHP hezimete uğradı. Umutlar kırıldı.

****

Şimdi, herkes günah çıkartıyor. “U” dönüşü yapıyor. Seçimlerde, hezimeti yaşandı.

Şimdi, CHP savruluyor.

İYİ Parti savruluyor.

Diğerleri de, onların haline bakıp gülüyorlar.

****

28 Mayıs’tan beri millet ittifakı sessizliğe bürünmüş durumda.

 

İYİ Ğarti 25 Haziranda yapacağı, BÜYÜK kongreyi bekliyor. Seçim akşamı çıktı ve dedi ki; seçmen, bizim için en halis ölçüttür. Millet iradesinin üstünde hiçbir irade yoktur. Milletimiz, bu seçimlerde söyleyeceğini söyledi. Bize düşen, mesajı anlamak, anladıktan sonra gereğini yapmaktır. Biz de milletimizin bizlere verdiği muhalefet görevini aynı ciddiyetle, seçmen velinimettir anlayışı ile yürüteceğiz.

*****

CHP kendisi ile samimi bir yüzleşmeyi yapamadı.

Sonuçlarla yüzleşmekten sürekli kaçınıyor. Gerçeklerle yüzleşmeyi kabul etmiyor.

Ancak, siyasetin sosyolojisi bunu zorlayacak.

Nerede? Hata yaptıktan ziyade bu hataları nasıl yaptık?  Diye sormalı.

Mantık şunu söylüyor. CHP bu hali ile devam etmesi halinde, sonuç değişmez.

Mağlubiyet.

Bir süre daha devam edecek.

*****

Yerel seçimlere 9 ay var… Göz açıp kapatıncaya kadar geçer… Şimdi ilçe ve il kongre takvimi açıklandı ama,  kurultay tarihi belli değil.

CHP’ de şimdiden kılıçlar çekildi.

Siz zannediyor musunuz ki, bu savaş ilkeler, program ve “idealler” üzerine yapılıyor.

Elbette hayır!

Her şey koltuk için.

 

DELEGE SEÇİMLERİ VE KONGRELER.

 

Şimdi mahallelerde delege seçimleri var. Peki, nasıl yapılıyor bu delege seçimleri? Kongreler yönetmeliği ilçe kongre delegelerinin seçimi ıle, ilçe ve il kongrelerinin yapılma usulleri kongreler yönetmeliğinde belirtilmiş... İlçe ve il kongrelerinin delege sayıları ile, bu delegelerin ilçe ve muhtarlık bölgelerine dağılımı, partinin son milletvekili genel seçiminde, o yerlerde aldığı oyla orantılı olarak, Merkez Yönetim Kurulu tarafından saptanır.

 

Liste savaşları başlıyor…

 

Delege seçiminde, genel merkezde tutulan ve siyasi parti siciline bildirilmiş olan üye kütüğü esas alınır. Genel merkez tarafından sandık seçim bölgesindeki partiye kayıtlı üyeler gelip, belli sayıdaki delegeleri seçiyorlar.

Kongre' ye geldiğinde de böyle bir yapısal sorunları olan CHP’de demokratik bir yarışmanın olup olmayacağını göreceğiz.

 

Bu böyle devam edemez… Peki, bu mottosunun anlamlı olabilmesi için hayır bu böyle devam edemez diyen birilerinin olması lazım…

 

CHP' de bir Yüzleşme değişim süreci olacak ise bu eleştirilerden ziyade temel analizler üzerinden, neden sonuç ilişkileri üzerinden olmalı.

 

Yani bugün CHP’nin demokratik bir parti olduğunu söyleyebilir miyiz? Söyleyemeyiz. Hiç kimse gerçekleri konuşmuyor. Problem, üyeden başlıyor. Nitelikli üye kavramına pek itibar edilmiyor.

CHP’nin hiçbir zaman B planı yok.

CHP değişimi değil, değişmemeye temsil ediyor.

Soru şu? İnsanların değişimimi, sistemin değişi mi? CHP’de şu demokratik sistem değişikliklerine ihtiyaç var.

****

Konuşulan delege sistemi üzerine ekip değişimi konuşulmakta. Bu yeterli değil. Önemli olan nitelikli ve ideolojik değişim.

Güven veren ve proje üreten bir takım. Yoksa iktidara kavuşmak hayal olur.

 

 

CHP gibi köklü,  Cumhuriyetin kurucu partisi maalesef sipariş üzerinden bir takım lobilerin faaliyeti üzerinden harekete neden geçsin?

O zaman CHP değişimin reflekslerini kaybetmiş olmuyor mu? Peki, partinin dinamikleri nerede?

 

Değişim nasıl olur? Değişimde öncü bir fikri siyasi manifestonuz olur ve ekibiniz olur. Yani biz pop yarışması yapmıyoruz ki?

CHP'nin genel başkanlığı bir kadro ile, aşağıdan yukarı gelen bir dip dalganın hareketlenmesiyle olur.

Bu böyle bir şey var mı? Yok…

CHP’ de ciddi bir metastaz durumu var.

*****

CHP’ nin üye sayısını bir milyon civarında. AK Parti'nin 11 milyon.

AK Parti'  organik parti. Seçimlerde, sokakta, pazarda, ziyaretlerde onları görüyorsunuz.

Buna karşın, CHP bir sosyal-siyasal hareket geliştirebiliyor mu?

Geliştirememiş..

CHP kendisini yenileyememiş… Siz seçime girmişsiniz. İşte sonuçlar ortada. Sandıklara doğru dürüst sandık üyesi, sandık müşahidi bulamıyorsanız ve sonuçlara erişim sağlayamıyorsanız, daha ne duruyorsunuz orada?

Sonuç, hezimet.

15 bin sandıkta seçim sonuçlarını içeren sandık tutanaklarına erişim sağlanamamış…

2018’ de Muharrem ince’ nin söyledikleri doğrulanmış olmuyor mu?

****

CHP’ nin A 'dan Z'ye bir değişime tabi olması gerekiyor.

Eh! Elma şekeri yalatır gibi, CHP'li vekillere ilişkin “ön seçim kuralının” konulması gibi…

Yahu zaten tüzükte var. Hak, hukuk, adalet diyenler uygulamıyor. Yani tek adam anlayışı devam etsin diyenler köşe başlarını tutmuşlar.

Parti meclisi ve MYK, yetkilerini tek adama devretsin.. Partinin kurulları falan, tamamen hikaye..

Hak, hukuk, adalet miş miş hikâye.

Sonuç ortada…

Özgür Özel CHP seçmenine yönelik, bir özür borcumuz var demiş. Özür yetmez. Anadolu’nun köylerine kadar dolaşıp özür dileyeceksiniz. Biz, sizlerin hayallerinizi yıktık diyeceksiniz. Biz sizleri kandırdık diyeceksiniz…

KISSADAN HİSSSE.

FIKRA

Bir bilim adamı pirelerle deney yapıyor. Pireye "Sıçra" diyor. Pire sıçrıyor. Pirenin kanatlarını koparıyor ve "Sıçra" diyor, pire yine sıçrıyor!..

Raporunu şöyle yazıyor; "Pire kanatlarını kopmuş olarak zıpladı."
Ayaklarını koparıyor ve "sıçra" diyor, pire zıplayamayınca 2. raporu şöyle yazıyor; "Pirenin ayakları kopunca kulakları duymuyor."