Bahar ayları, çocuklar için doğanın tadını çıkarma zamanı olsa da, bazı çocuklar için alerjik nezle (saman nezlesi) gibi rahatsız edici sağlık sorunları da baş gösterebiliyor.
Bahar alerjisi, çimen, ağaç ve ot polenlerine bağlı olarak gelişirken, yıllık (perennial) alerjik nezle ise ev tozu, hamamböceği, küf ve evcil hayvanlara karşı reaksiyonlar sonucu meydana geliyor. Dr. Arslan, bahar nezlesinin mevsimsel olabileceğini ve bu rahatsızlığın çocuklar arasında yaygın olarak görüldüğünü belirtiyor. Alerjik nezle belirtileri ise sık tekrarlayan burun akıntısı, burun tıkanıklığı ve aksırık nöbetleri gibi şikayetlerle kendini gösteriyor. Alerji göz kaşıntısı ve sulanması gibi göz belirtileriyle de birleşebiliyor.
Alerjik Nezle Nasıl Ayırt Edilir?
Dr. Arslan, alerjik nezlenin genellikle soğuk algınlığıyla karıştırılabildiğine dikkat çekiyor. Özellikle bahar ve yaz aylarında başlayan ve üç haftadan uzun süren nezlelerin alerjik nezle olma ihtimali yüksek. Çocukların alerjik nezleye karşı duyarlı olup olmadığını öğrenmek için cilt veya kan testleri yapılabilir. Bu testler, çocuğun hangi maddelere karşı alerjik olduğunu belirleyerek, tedaviye başlanmasını sağlar.
Alerjik Nezle Tedavisi: Erken Müdahale Önemli
Alerjik nezle tedavisinin ilk adımı, alerjene karşı korunmaktır. Polenlere karşı alerjisi olan çocukların, polenlerin yoğun olduğu dönemde yeşil alanlardan uzak tutulması önerilmektedir. Eğer çevresel korunma yeterli gelmezse, ilaç tedavisi devreye girer. Dr. Arslan, ilaçların yalnızca belirtilerin görüldüğü zamanlarda kullanıldığında, çocukların şikayetlerinin hafifletilmesinde yardımcı olabileceğini belirtiyor. Ayrıca, daha ileri vakalarda immünoterapi (aşı tedavisi) uygulanarak, çocuğun bağışıklık sistemi alerjenlere karşı daha az hassas hale getirilebilir.
Ailelerin, çocuklarındaki öksürük, hırıltı gibi astım belirtilerine karşı da dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayan Dr. Arslan, alerjik nezle ile astım arasında sıkı bir ilişki olduğunu ifade ediyor. Çocukluk döneminde başlayan alerjik nezle, yetişkinlikte de devam edebilir, bu nedenle erken tedavi büyük önem taşır.
