AK Partinin kuruluş dönemlerini hatırlıyorum.
Bu gün ahkam kesen ve sonradan intikal edenlerden hiç biri o günlerde yoktu. Türk siyasetinin yeni bir arayış içinde olduğu günlerdi.
Milli görüş içinden parçalanıyordu.
Erbakan bunu görüyordu.
Erbakan liderdi.
Kitlesi vardı.
Siyasal bir duruşu vardı.
Abdullah GÜL, Bülent Arınç, Abdüllatif Şener ve Recep Tayyip Erdoğan.
En tecrübelisi hiç şüphesiz Gül gelir.
Refah partisi menşeli..
Fazilet Partisinin 1. Olağan Kongresinde kendilerinin Yenilikçiler olarak niteleyen Abdullah Gül, Abdüllatif Şener ve Bülent Arınç ile arkadaşlarından oluşan gurup adaylıklarını açıkladılar. Erbakan buna izin vermedi. Ve ayrıldılar.
Yenilikçiler.
Bunlara AKP'nin Kurucu Babaları diyorlardı.
Peki, ne oldu da bunlar ayrıldı?
O zaman dönelim Erbakan'ın haklarında söylediklerine bir göz atın. Neler söylemiş?
Nokta.
Bülent Arınç arada sırada konuşur. Partinin 'özgül ağırlığıdır' Bunu öğrendik. Siyasal tarihimizdeki Özgül ağırlığı olan bir politikacıdır.
Kurucu babalar, Bakan, Milletvekili, gurup başkan vekili, YİK üyeliği olmuş isimler.
Devlet umurunu görmüşler.

****
Dezenformasyon sosyal medya ile o kadar çoğaldı ki...
Geçmişinde saklanmıyor, silinmiyor hepsi arşivde.
Dün ne söylemiştin şimdi neler söylüyorsun?
İnsanlarımızda,maşallah 'çarkçı başı' olmuşlar.

Fatura nedense sürekli Bülent Arınç' a kesilmek isteniyor. Şimdiki AKP'nin üst yapısının erdemliler hareketinden çok uzaklarda olduğu söyleniyor. Söz konusu Arınç olunca 'parantez' de çok uzun olur. Deştin mi dibi gelmez!..
Mesele,her yüzünü bulunduğu politikada ayrıntılara boğulmadan sade bir şekilde anlatmak zordur.Olduğu gibi de yazamazsın.

Bazılarıprofesyonel kadrolu Trol olmuşlar.
Sosyal medyada 'dezenformasyon' içerikli birçok trol 'siber suç' işliyor.
İktidarın ve muhalif trol hesaplarının arkasında kimler var?.
Arka plan çok önemli..

*****
Arınç, AKP'nin düzenlediği Kızılcahamam toplantılarını da katılıyor. Konuşulanları dinliyor notlarını alıyor..

Türk demokrasi vakfına katılıyor.
Konuşmasında, güncel politikada önemli noktalara değiniyor.
Öne çıkan başlıklar;
- Altılı Masa ve onların temsil ettikleri ittifak her biri benim katımda saygındır. Düşüncelerine saygılıyım. Onlar gibi düşünmüyor olabilirim ama ayrıca bu fikirlerimi ayrıca bir masada konuşma imkanımız olur.
Şimdi oraya gidersek bir tarafta Kılıçdaroğlu olacak, bir tarafta diğer… Ben böyle bir fotoğrafı nasıl izah ederim diyorlar. Korkuyorlar. Fikirlerine güvenen insanlar hiçbir şeyden korkmaz… Gittikleri yol yol değil' !
Bu önemli bir ikaz...
-'Tatlı su balığı siyasetçileri var, suya sabuna dokunmadan' ifadesini de kullanan Arınç, 'Majestelerinin gazetecileriyle bazen baş başa gelirler, havanın güzelliğinden suyun berraklığından bahsederler. Öksürmenin zamanıdır, bağırmanın zamanıdır. 'Kral çıplak' demenin vaktidir' sözleri gündeme damga vurmuştu.

ELEŞTİRİLERİNDEKİ MESAJLAR.
Söyledikleri yenilir yutulur laflar değil. Çok sert eleştirilerde bulunuyor. Bir anda politikada rüzgar estiriyor.
Öksürmenin kral çıplak demenin zamanıdır, bağırmanın zamanıdır.
Bu sözün hak edip etmediği önemlidir. Ama nerede nasıl söylendiği çok daha önemlidir.
Arınç'ın belalısı Sosyal medya 'fenomeni' Melih Gökçe ve Mehmet Metiner.
Arınç taşlanıyor, taşlattırılıyor. İçimizdeki İrlandalı olarak yaftalanmak isteniyor.
Artık,sesini duymak istemiyorlar. İstemeyenlerin başında Mehmet Metiner geliyor.

ARTIK BIKKINLIK GELDİ. BU KAÇINCI?'
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış, sosyal medya hesabından açıklamalarını yapıyor.:
'Bir şey demeyeyim diyorum da insan duramıyor. Daha dün AK Parti'nin Kızılcahamam kampı oldu. Söz konusu kişi kurucu sıfatıyla oradaydı. Arkadaş madem öyle, orada 'kral çıplak' deseydin ya.
Artık bıkkınlık geldi. Bu kaçıncı? Mütevaziliğe sarıp sarmalanmış kibir gösterisi
Bir de şöyle bir huy türedi:
Bazı kimseler var. Güncel meselelerde açıklamalarıyla sözümona vicdanı temsil eden akil adam rollerine bürünüyorlar. Bunu kendi pozisyonlarını güçlendirmek için yaptıkları o kadar belli oluyor ki. Herkesi kör, alemi sersem sanmaya gerek yok.'?
Bu sözlere henüz yanıt gelmedi.. Belki de Arınç tarafından muhatap alınmamış olabilir. İnsan evladı yaşındaki birisini muhatap almaz.. Politikada 'rajon' budur.

*****
ARINÇ, Kurt politikacı Eski Meclis Başkanı, Devlet Bakanı, KİK üyeliği yapmış..
Tuttuğu safta belli... Tek başına değilim. Benim gibi düşünen o kadar çok AKP'li var ki! Benim bir kimliğim bir 'özgül' ağırlığım var..

Diğerleri de, Erdoğan'ın yanında saf tutmak istiyor. Mesajları şu. Biz Erdoğan ile yürümek istiyoruz!
Tabii Hayrettin Karaman'a göre, 'dava' farklı bir anlam taşıyor.
Siyasetteki 'manidar muhafazakarlığın' geldiği son nokta.

****
Yeni AKP 'li olanlarda şu özellikler var.
Hepsi şark kurnazı olmuş.
Bülent Arınç'ın söyledikleri onlara vız geliyor, tırıs gidiyor....Söyledikleri Yenilir yutulur şeyler değil. Konuştuğunda özgül ağırlığını hissettiriyor.
Aslında verdiği mesaj çok yönlü. Hani bir laf vardır. 'kızım sana söylüyorum gelinim sen anla'...
Anlayan gönderilmiş mektuplar. 'Zarfa değil mazrufa' bakmak lazım

*****
Metiner için,3 kıkırdaktan ibarettir demesinin anlamı neyi ifade ediyor?
Sende, omurga falan yok demek istiyor. Kısa açıklamasını da yapıyor.
Yalan, iftira, haset
Omurgaçok önemlidir. Dik durursunuz.
Bedensel dik durma.
Sen fırıldaksın, omurga falan yok demek, ima yolu ile yumuşak hakaretanlamını taşıyor.
Arınç'ta demek istiyor ki; ben Bu yaşa göre 'dik' duruyorum.Diklenmiyorum..

Arşivimizde daha çok malzeme var...
AK partinin içinde klikler arası güç savaşı var. Erdoğan bir yapıştırıcı güç gibi. Karizmatik lider. Lider. Şimdilik olayları takip ediyor. Taşlar eteklerinden dökülsün. Zira 2023 kritik bir seçim. Önümüzde ki dönemde çok önemli tasfiyeler gündeme gelebilir.. Bu işin doğasında var..
Yenilenme..
Şimdilik yapacağı bir şeyde yok.
Kılıçdaroğlu, vakıftaki konuşmasında, 'Bu ülkede yaşayan herkesi ben dost olarak kabul ediyorum. Beraberiz, birlikteyiz. Türk Demokrasi Vakfı yeniden ayağa kalktı. Bu tür vakıflara siyaset kurumunun, akademinin, medyanın ihtiyacı var... Demiş..
Övgüyü hak eden bir konuşma yapmış... Yapılması gereken de budur.
Rota belli..2023..