Derin bir mevzu… Eğer güçlü bir hukuk sisteminiz olsa idi bu konular gündem olmazdı.

Bizde her dönem belediyelerin borçları konuşulur?

Neden?

Her belediye başkanı bir sonrakine borç bırakır… Ne demişti rahmetli Demirel “ borç yiğidin kamçısıdır”

Kamçıyı başkaları yer..

Eskişehir’de kesintisiz bir Belediye dönemi var.

Büyükşehir tam 25 yıl… DSP+CHP…

Tepebaşı bir dönem hariç 20 yıl.

Odunpazarı 10 yıl..

Dönemlerinde yapılan eser belediyeciliğinde Büyükşehir ilk sırada.

Odunpazarı 2. Sırada yer alıyor..

Tepebaşı 3. Sırada.

Üç belediyenin de söylemlerinde sosyal belediyecilik var.

Peki, neyin nesidir sosyal belediyecilik? Ne anlıyoruz? 

Kadınları Anıtkabir’e götürmek midir?

CHP genel merkezine götürmek midir?

TBMM’ sine götürmek midir?

Ya da turistik olmayan kültür gezilerimidir?

Muhtarları gezdirmek midir?

Meclis üyelerini Kıbrıs’ a götürmek midir?

Belediye memurlarına kıyak geziler için bonuslar vermek midir?

Yiyelim,  içelim eğlenelim anlayışımı sosyal belediyecilik?

Sahi nedir?

Mesela kentsel dönüşümde başarılı bir proje gerçekleştirilmiş midir?

Hep konuşuyoruz ya..

Sosyal demokrat kelimesi dilimize yapıştı ya.

Hak ,hukuk ve guguk diyoruz ya..

Biraz da bizim mahallede şeffaf olsa da kendi reklamlarını yaptıkları billboardlarda BELEDİYENİN BORÇLARINI ilan etsellerde, şeffaflık adına bilsek...

Çok basit çözümü var.

Belediye başkanları seçildiklerinde en fazla kendi dönemleri kadar maksimum 5 yıl borçlanabilirler. Borçlanma yetkisi Belediye meclisinin 3/2 oyu ile alınmalıdır.

Yapılan her harcama belediye meclisinin onayına sunulmalıdır.

Belediye şirketlerinin tüm faaliyetleri belediye meclisi tarafından denetlenmelidir.

Hesap verilebilirlik, saydam belediyecilik böyle olur.

Yoksa AKP’ den ne farkınız kalır..

+++++

Mesela en çok merak ettiğim Özgür Özel CHP’ li belediyelerin bütçeleri hakkında ne kadar bilgi sahibi?

Başkanlar, ne kadar özel amaçlı reklam yapmışlar?

Reklam yapma gereğini neden duymuşlar?

Verdikleri yemeklerin faturaları belediye başkanların cebinden mi çıkmış?

Seçim çalışmalarını fistanının nasıl sağlamış?

Veya belediye kaynakları kullanılmış mı?

Ne kadar sabit sermaye yatırımı yapmışlar..

Sonuçta ne böyle bir kamu yönetimi anlayışı ile, ne de bu belediyecilik yasaları ile, ne de bu mevzuatla hiçbir şey yapamazsınız..

Çünkü içinde suçları barındırıyor.

Hiçbir norm hukuk yok..

İşini bilen kılıfına uyduran bir sistemle daha fazla gidemeyiz. Onun için akla ihtiyaç var..

Çözüm çok basit..

Yeni anayasa

Yeni yasalar

Yeni hukuk, yeni demokrasi

Güçlü bir parlamento

O da çok zor..

Böyle gelmiş, böyle gitmez…

Türkiye Teknolojik devlet olamadıktan sonra, tüm harcamalar denetlenmedikten sonra bir 50 yıl daha boşa yazarız, konuşuruz.

Hem de Yapay zekâ çağında.

Ya da durmak yok, hamasi nutuklara devam…