ESKİŞEHİR İL VAİZİ AŞIR TOPRAK'IN YAZISI...


İmanın altı şartı vardır ki, Allah'a inanan insanlar hepsini tasdik etmiştir. İman sahibi olabilmek için hepsini kabul etmek gereklidir. Bunlardan bir tanesi de ahirete imandır.
Ahirete iman; Bu dünya hayatının bir imtihan dünyası olduğunu bilerek ahirette bu hayatın hesabını verecek şekilde dünya hayatını yaşamak demektir.
İman, sadece inandım demekten ibaret değildir. İman, imanın gerektirdiği hayatı yaşamak demektir.
O zaman bize düşen ,dünyayı ahireti kazanacağımız hayat olarak görmek, nefsimize ve şeytana teslim olmadan, Allah'ın ve Peygamberimizin rehberliğinde bu hayatı yaşamaktır.
Geliniz hep birlikte Rabbimizin mesajlarına kulak vererek, konuyu kaynağından öğrenmeye gayret edelim.
O Allah ki, hanginiz daha güzel işler yapacak diye sizi imtihan etmek için ölümü ve her iki alemde hayatı yaratmıştır. Gerçekten O, izzet ve kudret sahibidir, bununla birlikte, çok ama çok merhametlidir. (Mülk:2)
Her canlı ölümü tadacak ve kazandığınız ödüller(bu hayatın karşılığı) size ancak kıyamet gününde verilecektir. O halde, her kim ateşten kurtarılıp cennete konulursa, işte o, gerçek anlamda başarıyı elde etmiş ve kurtuluşa ermiş demektir. Yoksa şu dünya hayatı, cezbedici, fakat aldatıcı bir zevkten başka bir şey değildir.(Ali İmran:185)
Bu dünya hayatı, ahirete nazaran bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir. Oysa ahiret yurdu, kötülüklerden titizlikle sakınıp güzelliklere, iyiliklere ulaşmak için çabalayan o takva sahipleri için elbette daha hayırlıdır; hala aklınızı kullanmayacak mısınız? (Enam:32)
Bütün iyiliklerin, kötülüklerin kaydedildiği kitaplar (amel defteri) ortaya konacak; bunun üzerine suçluların, orada yazılı olanları görünce, bundan dolayı korkudan titrediklerini göreceksin; 'Vay başımıza gelenler!' diye feryat edecekler, 'Bu nasıl bir kitapmış ki, küçük büyük hiçbir şey bırakmamış, hepsini sayıp dökmüş!' Böylece, dünyada iken ne yapmışlarsa, hepsini karşılarında görecekler ve Rabb'in hiç kimseye zerre kadar haksızlık etmeyecek .(Kehf 49)
Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allah'ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve kendilerine emredileni yerine getiren melekler vardır. (Tahrim: 6)
O halde ahirete iman hayatımıza nasıl yansıması gerekiyor?
1- Bu dünyada yaptığımız her amelimizin ceza ve mükafat olarak karşılığına inanan insanlar olarak buna dikkat etmeliyiz.
2- Peygamberimiz (sav)'Ağızların tadını kaçıran ölümü çok hatırlayınız' buyurdu. Dünya bizi kendine bağlamasın ki, vakti gelince bırakıp gideceğimiz yer için, ebedi kalacağımız ahiretimizi berbat etmeyelim.
3-Dünya içinde yaşadığımız bir alem olması hasebiyle bizi cazibesiyle aldatması kolaydır. Ama şunu bilmemiz gerekir ki; ''Gökler, yerler ve onların üzerinde bulunan her şey, eninde sonunda yok olup gitmeye mahkûmdur! Sınırsız kudret ve ikram sahibi olan Rabb'inin yüce Zatı ise ebedîdir, sonsuzdur. (Rahman: 26,27)
Peygamber efendimizin şu nasihatiyle yazımızı tamamlamak istiyorum.
Şeddad b. Evs (ra)'den: Peygamber (sav) şöyle buyurdu: 'Akıllı kimse, kendisini hesaba çeken ve kendisini ölümden sonrası için hazırlayan kimsedir.Aciz kimse ise, nefsi isteklerine tabi olan ve Allah'tan olmadık şeyler isteyen kimsedir.' (Tirmizî, Kıyamet 25)

GÜNÜN DUASI : Rabbim! İnsanların diriltileceği gün ve Allah'a temiz bir kalple gelenler dışında malın da çocukların da fayda vermeyeceği gün beni mahcup etme!'(Şuara: 87-89)