Eskişehir'de 5 gün önce kayboldular: Drone yardımıyla kurtarma! Eskişehir'de 5 gün önce kayboldular: Drone yardımıyla kurtarma!

Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi(THTM), birçok şehirde İl Milli Eğitim Müdürlükleri önünde eş zamanlı basın açıklaması gerçekleştirdi.  Eskişehir’de de gerçekleştirilen açıklamada üyeler 1923 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilen Devrim Yasaları’nın 101’inci yıl adaletsizlik ve halka yönelik saldırılar olduğunu dile getirdi. Yasanın kabulünün ardından geçen 101 yılda özellikle eğitim alanında meydana gelen değişiklikleri dile getiren THTM Eskişehir Temsilcisi Mübeccel Keser, laik eğitim vurgusunda bulunarak, “Çocuklarımızın zihinsel suiistimalini ve sömürüsünü önleyeceğiz. Yaşasın laiklik” ifadelerinde bulundu.

"Gericiliğe izin vermeyeceğiz"

ÇEDES ve MESEM gibi projelerin eğitimin önünde engel olduğunu dile getiren Keser, Mili Eğitim Bakanlığı (MEB) ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na da eleştirilerde bulundu. Keser,”1923 Devrimi Mustafa Kemal ve arkadaşlarının mücadelesi ile kuruldu. 101 yıl önce devlet tarafından parasız olarak verilen eğitim, toplumsal eşitliği garantiliyordu. 1 yıl sonra laik eğitim için tarikatları yasaklayan yasa kabul edildi. 101 yıl sonra bugün tarikatlar yasak olmasına rağmen devletin içinde onun bir parçası olarak etkinlik gösteriyorlar. Mili Eğitim Bakanlığı (MEB) tarikatlarla çok sayıda protokol yaparak tarikatları eğitimin başlıca paydaşı yapıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı ise tekrar bir bakanlık seviyesine ulaşıyor ve okulları adeta yönetiyor, kreşlere kadar dini eğitimi yaymakla övünüyor. ÇEDES Projesi ile diyanet görevlileri okullarda öğretmenmiş gibi ders veriyor, dini uygulamalar yapıyor. Öğrencileri yetiştiren öğretmenlerin mesleklerini yapabilmesi için ayrıca bir akademiye alınması gericilik tezgahından geçmeyen ve biat etmeyen öğretmenlerin mesleklerini yapamayacaklarını ilan etmek anlamına geliyor. Cumhuriyet’in budanması ancak giderek daha çok gerici hale gelen sermaye sınıfının çıkarları gereği yönlendirmesi ile oluşmuştur. Ancak daha korkunç olanı sermayenin sadece çocuklarımızı düşünemez hale getirmeye çalışması değil aynı zamanda onları ağır bir sömürüye tabi tutulacak çocuk işçi ordusu olarak görmesidir. MESEM projesi ile sayıları milyonu geçen çocuk öğrenimden koparılarak fabrikalara sürülüyor. Gericiliğe izin vermeyeceğiz, çocukların bu korkunç zihinsel suiistimalini ve sömürüsünü önleyeceğiz. Yaşasın laiklik” açıklamasında bulundu.

Kaynak: HABER MERKEZİ