Türkiye...
Gün olmuyor ki her gün bir farklı tartışma gündemi işgal ediyor...
Polemikler havada uçuyor...
Soru işaretleri ile dolu demagojiler...
Şekerlemeler üzerinden…
Belli ki bu tartışmalar önümüzdeki yıllarda da tartışacak...
Tartışma şeker üzerinden oldu...

CHP Kayseri milletvekili, ÇETİN ARIK TBMM'sinde gündeme getirdi..
Kısırlaştırılıyoruz...
AKP'liler ağzı açık dinlediler...
Söyledikleri çok önemli...
Ama anlayan var mı?
Herhalde anlamış olmalılar...
Osmanlıda, şeker yoktu
İthal ediyordu.

Şeker fabrikaları, Türkiye istiklal harbinden sonra Cumhuriyetin ilk atılımlarından biridir. Sanayii kalkınmasının ilk motorlarından.
Tarıma dayalı kalkınma modelinin ilki.
Pancar ve Pamuk endüstriyel tarım ürünüdür.
Hammadde kaynağı...
Sanayideki gelişme onlarla başlar...
Sümerbank...
Milli ve yerli...

İşte Eskişehiri'de ilgilendiren konularından biridir şeker fabrikaları. Şimdi özelleştirecekler listesinde...
Şeker fabrikasını yanında birde Makine fabrikası vardır. Yani fabrika yapan fabrika...

Zaten pancara kotalar getirdiler. Pancar üreticisini yok ettiler.
İzlenen tarım politikaları ile de, Tarım ve hayvancılığı yok ettiler...
Milleti samana muhtaç ettiler.
Onu da Bulgaristan'dan ithal ediyoruz.
Milli ve yerli...
*****
Şeker pancarı neden önemli?
Sanayii ürünü. Yan ürünleri çok. Kısacası katma değeri çok yüksek bir bitki. Küspesinden bile yararlanıyoruz...
Eskiden, Fevzi çakmak bölgesi 'küspelik' mevkii olarak geçerdi.
Tarım ve hayvancılık geçim kaynağı idi.
Şimdi, hepsini bitirdiler.
Tarım sektörü çökertildi...
Sektörün bugünü böyle...
Süt hayvancılığını da bitirdiler...
Süt ve ürünlerindeki, yani gıdadaki enflasyonun yüksek çıkmasının bir nedeni de süt ve ürünleri geliyor.
Artış oranı % 25'lere varıyor...
Milli ve yerli politikalarımız böyle.
Biz de yiyiyoruz!
****
Gelelim Şeker meselesine...

TBMM Genel Kurulu'nun, CHP'nin 'Kısırlığa yol açan faktörlerin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla Meclis Araştırma Önergesinin görüşülmesi sarsında söz alan Çetin Arık anlatıyor...
Kısırlık nedir? Kısırlık, bir çiftin korunmaksızın bir yıl içerisinde çocuk sahibi olamaması halidir. Kısırlık, üreme çağındaki kadınların yaklaşık olarak yüzde 10 ila 15'ini etkilemektedir. Bilimsel verilere göre de Türkiye'de 2,5 milyon kişi kısırlık sorunuyla karşı karşıyadır. Bunlardan yaklaşık 1 milyonu yardımcı üreme tekniklerine yani tüp bebek tedavisine muhtaçtır.
Değerli milletvekilleri, bundan yaklaşık on beş yıl önce erkeklerdeki kısırlık oranı yüzde 10 ila 15 seviyesindeyken bugün bu oran yüzde 45'ler seviyesindedir. Yani AKP iktidarı döneminde, son on beş yılda erkeklerdeki kısırlık oranında yaklaşık olarak 3 katlık bir artış olmuştur.
Peki, AKP iktidarı döneminde erkeklerdeki kısırlık neden bu kadar artmıştır? Aslında, kısırlığın başlıca nedenlerine baktığımızda bu sorunun cevabını da görüyoruz.
Stres, insülin direnci, diyabet, obezite, GDO'lu gıdalar, sigara, alkol, çevre kirliliği, uyuşturucu madde kullanımı, varikosel, testis tümörleri, inmemiş testis, vesaire kısırlığın başlıca nedenleridir. Bunların hepsi de AKP iktidarı döneminde artış göstermiştir.
Şimdi, beyler, beni iyi dinleyin: Amerika, AKP Hükûmeti eliyle Türk erkeğini kısırlaştırıyor. Evet, yanlış duymadınız, Amerika, AKP Hükûmeti eliyle Türk erkeğini kısırlaştırıyor. İşte, son günlerde millî ve yerli olan şeker fabrikalarının satılma kararı ve nişasta bazlı şekerin kotasının artırılması da Türk erkeğini kısırlaştırma projesinin bir parçasıdır.
Pancar şekerindeki Glikozu, nişasta bazlı şekerdeki izoglikozu anlatıyor.

Bu işler öyle siyasilerin düğün törenlerine katılıp çiftlere '3 çocuk, 5 çocuk yapın.' demeyle olmuyor. Çünkü bu zehrin en çok etkilediği yerlerden biri de kılcal damarlardır. 3 çocuk için, 5 çocuk için kan akımı lazım. Nasıl yapsın gariban 3 çocuğu, 5 çocuğu...

Ben bu milletin bir ferdi olarak gerçekten çok merak ediyorum, bu Amerika sevdanız, 'CARGİLL' aşkınız nereden geliyor Allah aşkına? Çoğu Avrupa ülkeleri nişasta bazlı şekeri yasaklamış, en fazla yüzde 2,5 kota vermişken bizim millî ve yerli Hükûmetimiz neden şeker fabrikalarını kapatıp da, nişasta bazlı şekerin kotasını yüzde 15'e çıkarmış? Amerika bir taraftan ürününü satıp kar ediyor, diğer taraftan da vatandaşımızın sağlığını bozarak şeker ilacını, kanser ilacını, kısırlık ilacını satarak kar ediyor hem de Türk milletinin soyunu kurutuyor.
Şeker pancarı aynı büyüklükteki orman alanlarından 3 kat daha fazla oksijen üretiyor. Siz Eskişehir'de olduğu gibi halkın sağlığıyla oynamaya, termik santralleri yapmaya devam edin.


ÇETİN ARIK'I CAN KULAĞIYLA DİNLİYORLAR...
Meselenin biyo –kimyasal yönünü uzman Jinekolog doktor olarak anlatmış...
Glikoz ile izoglikozu farkını...
Anlaşılmayan bir şey var mı? Yok... Neden obezileştiriliyoruz?. Mısır bazlı şurubu pastaneler-gıda üreticileri, her yerde kullanıyorlar. Baklavalardan tulumba tatlılarına kadar...
Sonra gelsin belalar...
Şeker direnci...
İstediğin kadar diyet programı uygula. Nafile... Soyumuz kurutuluyor. Bu şartlarda nasıl 1 yetmez, 2 tane, 2 yetmez üç tane, üç yetmez dört tane ver ALLLAHIM ver...
İyi de, bu ŞURUPLANDIRILDIĞIMIZ BU şartlarda nasıl olacak?

Yaa… Gördün mü Amerika'yı? Bizleri nasıl kısırlaştırıyor. Ne numaralar var. Tıpkı 'FETÖ' gibi. Çaktırmadan...

AK PARTİ NE DİYORDU?
Bir olur garip olur, iki olur rakip olur, üç olur denge olur, dört olur bereket olur, gerisi ALLAH KERİM. Sizlerden de bunu bekliyorum' diyen CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan şu,'GARGİL' için ne diyecek?
Ağzımızın tadı bozulmadan şu işe bir el atın...