Cam sanatı, yaratıcılığı ve ustalığı bir araya getiren nadir ve özel bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Yüzyıllardır farklı tekniklerle şekillendirilen cam, günümüzde de sanatçılara ilham vermeye devam ediyor. Eskişehir'de bu sanat dalında faaliyet gösteren Cem Kılıç ve Ecem Küpeli Öksüz, camın hem zorluğuna hem de estetik yönüne dair deneyimlerini paylaştılar.
TESADÜFEN BİR MESLEK EDİNDİM
Cam Sanatçısı Yasemin Kılıç, mesleğe nasıl başladığını şöyle anlatıyor: “Yaklaşık 10-15 yıl önce, tesadüfen cam sanatına yönlendiren bir usta ile tanıştım. Onu izleyerek bu işe giriş yaptım ve daha sonra oğlum da benimle birlikte çalışmaya başladı. Bu mesleğin en zorlayıcı yanlarından biri, iş sırasında yanma riski. Sabır gerektiren bir süreç ve yarattığımız her eser, hayal gücümüzün bir yansıması. Her yerde kedi var ama bizim kedilerimiz kendi tarzımızla hayat buluyor. Atölyemizde tamamen el emeği ile çalışıyoruz; hazır malzeme veya kalıp kullanmıyoruz.”
CAM, SABIR VE HIZ GEREKTİRİYOR
Cam Sanatçısı Cem Kılıç, cam işine olan tutkusunu paylaşarak, “Bu alana girişim tamamen bir tesadüf eseri oldu. Hobi olarak başladığımız bu yolculuk, şimdi bir meslek haline geldi. Renkli cam çubuklar Venedik’ten geliyor ve insanlar, camın eriyip akışkan hale gelmesini görünce çok şaşırıyorlar. Cam, hem zorlu hem de sabır isteyen bir malzeme. Çalışma sırasında bazen hızlı olmamız gerekiyor, ama diğer yandan dikkatli davranmak da şart. Cam, şekil vermek istediğiniz ama dokunamadığınız bir malzeme. Biz, camın kendi hareketi ve çeşitli fiziksel etkenler ile şekillendiriyoruz. Şu an en çok satan ürünümüz kedi bibloları; bunlar atölyemizin sembolü haline geldi.”
ATEŞLE ŞEKİLLENDİRMEK BÜYÜLEYİCİ
Cam sanatçılarından Ecem Küpeli Öksüz ise, “Bu alana Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde cam bölümünü kazanarak giriş yaptım. Yaklaşık 8 yıldır bu mesleği icra ediyorum. Cam sanatının en zorlayıcı yönü sabırlı olmayı gerektirmesidir. İşler planladığım gibi gitmediğinde pes etme riski yüksek; ancak düzenli bir çalışma ile bu zorlukların üstesinden gelebiliriz. En keyifli yanı, yaratıcı süreçte ateşle çalışmanın verdiği haz ve soğuk şekillendirme ile eserler ortaya çıkarmak.” şeklinde ifade ediyor.