Eskişehir-Bilecik Tabip Odası, sağlık çalışanlarının içinde bulunduğu zorluklara dikkat çekmek amacıyla, çeşitli sağlık sendikalarıyla birlikte ortak açıklama yaptı. Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Mermer Salon önünde düzenlenen etkinlikte, Eskişehir Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Bilecik Aile Hekimleri Derneği, Birlik-Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık İş Sendikası ve Hekim-Birliği Sendikası üyeleri bir araya geldi.
Tabip Odası Başkanı Nazan Aksaray, yaptığı konuşmada sağlık çalışanlarının yaşadığı sıkıntıların giderek arttığını belirtti ve sağlık sistemindeki çöküşe dikkat çekti. Aksaray, sağlık çalışanlarının koşullarının bilinçli olarak kötüleştirildiğini, meslek onurlarının tehdit altında olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Bizler, emek ve meslek örgütlerimizin çağrısıyla, sağlık sisteminde yaşanan çöküşü protesto etmek, sesimizi hep birlikte yükseltmek, taleplerimizi haykırmak için bugün ülkemizin dört bir yanında bir araya gelen sağlık çalışanlarıyız. Her gün yüzbinlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak, hastalanmalarını önlemek için çalışırken, şiddet, mobbing, performans dayatması, güvencesiz gelir, liyakatsiz yöneticiler, sağlıkta çeteleşme gibi saymakla bitmeyecek sorunlarla boğuşuyoruz. Tüm bu sorunların çözümü için görev alması gereken kamu otoritesini ise yanımızda değil her seferinde karşımızda buluyoruz. Sağlık Bakanlığı, toplumun ve sağlık çalışanlarının sorunlarına çözüm üretmek için bizlerin görüş ve önerilerini dikkate almak yerine, otoriter yönetimi yerleşik hale getirerek bizleri yok saymaya, itirazlarımızı sindirmeye çalışıyor. Bizler buna asla izin vermeyeceğiz.”
Sağlık çalışanlarının, sağlık hizmeti sunarken karşılaştıkları zorluklara dikkat çektiği bu açıklama, sağlık sektöründeki sorunların çözülmesi için yetkililere çağrı niteliği taşıdı. Sağlık çalışanları, taleplerinin karşılanana kadar seslerini duyurmaya devam edeceklerini belirtti.
"BUNU DUYMAK ZORUNDASINIZ"
Sağlık çalışanlarının yalnızca kendi hakları için değil, halkın nitelikli sağlık hizmetine erişimi için de mücadele ettiklerini vurgulayan Aksaray, “Sağlık Bakanına buradan bir kez daha sesleniyoruz Halkın sağlığını korumak ve geliştirmek istiyor musunuz? Sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmek istiyor musunuz? Bu çığlık tüm basamaklarda sağlık hizmeti üreten, yüzbinlerce hastayı sağlığına kavuşturmak ve hasta olmalarını engellemek için çalışan hekimlerin, sağlık çalışanlarının sesidir. Bunu duymak zorundasınız! Sayın Bakan, dünyanın sağlık sistemimize gıpta ettiğini söylüyorsunuz. Biz hiç aynı kanıda değiliz. Sağlık sistemimiz sayenizde bozuktur ve giderek daha da bozulmaktadır. Yapılan tetkik sayısının ve başvuru sayısının fazla olmasıyla övünüyorsunuz. Bu toplumun daha çok hasta olduğunun göstergesidir. Bir Bakan bununla asla övünmemeli, ‘Nerede hata yapıyoruz?, insanlarımız neden daha çok hastalanıyor?, neden onları hastalıklardan koruyamıyoruz?’ diye sormalıdır. Kapatılan devlet hastanelerimizin açılmasını ve vergilerimizin şirketlere oluk oluk aktarıldığı şehir hastanelerinin sözleşmelerinin sonlandırılmasını istiyoruz. Gelirde ve vergide adalet istiyoruz. Kamu emekçilerinin vergi diliminin yüzde 15’te sabitlenmesini istiyoruz” diye konuştu. Aksaray, iş bırakma eyleminin son günü olan 10 Ocak saat 11.00’de tüm sağlık çalışanlarını Tabip Odası’nda buluşmaya davet etti. 12.15’te vatandaşlarla birlikte oda önünden İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürüyüş düzenleyeceklerini açıkladı.
"ÜZERİMİZE DÜŞEN NE VARSA YAPACAĞIZ”
Açıklamaya katılan Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, “Bütün bunları yaratan yegane unsur, raf ömrü tamamlanan son tüketim tarihi bitmiş olan ve bu nedenle halk sağlığına zararlı hale gelen bu iktidardan bir an önce kurtulmaktır” diyerek, “Sağlıkçılarımız ülkemizin sağlık sektörünün içinde bulunduğu sorunları aylardır dile getiriyorlar ve çözüm yolu için mücadeleyi yükseltiyorlar. Elbette kentin bir milletvekili, onlarında arkadaşı olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde üzerimize düşen bu sorunların çözümleri için diğer vekil arkadaşlarla birlikte ortak çabanın içerisindeyiz. Öyle bir ülke düşünün ki, sağlık sektöründe hekimleri, hemşireleri, ebeleri, sağlık çalışanları sorunlu hale gelsin. Hastanelerinde fiziksel yetmezlikleri, materyal yetmezlikleri, randevu sistemindeki yaşanan sorunlar alabildiğine büyüyerek gitsin. Sağlık sektöründe eczacılarından tutun da diğer unsurlara kadar, ilaca erişimden katkı payına kadar bütün alanları sorunlu olsun. CHP olarak 2025 yılında sandığı yurttaşlarımızın önüne getirerek bu halk sağlığına zararlı hale gelen iktidardan bir an önce kurtulma noktasında üzerimize düşen ne varsa yapacağız” ifadelerini kullandı.