Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde bir otelde çıkan yangında 79 vatandaşın hayatını kaybettiğini söyleyen Özsakci, “Olayın başlangıcından itibaren ortaya çıkan gelişmeler, yangının önlenebilir olduğunu ve alınması gereken tedbirlerin ihmal edildiğini açıkça göstermektedir. Bu elim olayda asıl yüzleşmemiz gereken, kent ve çevre planlamasındaki yetersizlikler, denetim eksiklikleri ve kamu görevlilerinin ihmaller zinciridir. En yakın itfaiyenin olay yerine bir saat gibi uzun bir sürede ulaşabilmesi, kent ve çevre planlamasındaki eksikliklerin ve denetim yetersizliklerinin ne denli ciddi sonuçlara yol açabileceğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Teknik ve teknolojik imkanların bu denli gelişmiş olduğu bir çağda, insanların hayatta kalmak için çaresizce mücadele etmek zorunda bırakılması kabul edilemez” diye konuştu.

“ÇIKAN SÖYLENTİLERİ ENDİŞE İLE TAKİP ETMEKTEYİZ”

Hukuki sürecin takipçisi olduklarını belirten Özsakci, “Olay yerindeki delillerin tam olarak toplanması ve yargılama sürecinin tamamlanması beklenmeksizin, otelle ilgili yıkım kararı verildiğine dair çıkan söylentileri endişe ile takip etmekteyiz. Bu tür kararların hukukun üstünlüğü ilkesiyle bağdaşmadığı açıktır. Delillerin yok olmasına ve yargı sürecinin zarar görmesine yol açabilecek bu uygulamalar titizlikle incelenmelidir. Eskişehir Barosu olarak, bu acı olayla ilgili tüm sorumluların yargı önünde hesap vermesi için hukuki sürecin takipçisi olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz” dedi.

DENETİM YAPILMIŞ GİBİ Mİ GÖSTERİLMEKTEDİR?

Sivrihisar ilçesi Kaymaz Mahallesi’nde yaşanan hukuksuzluğu da gündeme getirmek istediklerini belirten Özsakci, “Koza Altın İşletmeleri A.Ş. tarafından yürütülen “Üçüncü Kapasite Artışı ve İlave Maden Atık Depolama Tesisi” projesinde, mahkemece verilen yürütmeyi durdurma ve ÇED olumlu kararının iptali hükümlerine rağmen inşa faaliyetlerinin devam ettiği tespit edilmiştir. Uydu görüntüleri, inşaatın mahkeme kararına rağmen aşama aşama tamamlandığını açıkça göstermektedir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamalarda, süreçte 8 kez denetim yapıldığı ve inşaatın durdurulduğu ifade edilmiştir. Ancak bağımsız kaynaklardan elde edilen uydu görüntüleri, bu açıklamaların gerçeği yansıtmadığını ortaya koymaktadır. Şunu sormak istiyoruz: Mahkeme kararına rağmen bu inşaata kim izin vermiştir? Kamuoyuna açıklanan denetim raporları gerçeği yansıtmakta mıdır, yoksa denetim yapılmış gibi mi gösterilmektedir? Kamunun yararını hiçe sayarak çevreyi, insan sağlığını ve hukuk düzenini kimler göz ardı etmektedir?” diye konuştu.

“TOPLUMUN HABER ALMA HAKKINI ENGELLEMEKTEDİR”

Eskişehir internet üzerinden satmaya çalıştı, polisten kaçamadı! Eskişehir internet üzerinden satmaya çalıştı, polisten kaçamadı!

“Yaşanan trajedi, insan onurunu ve yaşam hakkını hiçe sayan bir anlayışın sonucudur” diyen Özsakci, “Eskişehir Barosu olarak, Kaymaz’da yaşanan bu hukuksuzluklarla ilgili Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunacağımızı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı nezdinde idari soruşturma başlatılmasını talep edeceğimizi kamuoyuna bildiriyoruz. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 3. maddesi, “Herkesin yaşama, özgürlük ve kişi güvenliğine hakkı vardır” derken, 25. maddesi, “Herkesin, kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahını sağlayacak bir yaşam standardına hakkı vardır” ifadesiyle çevrenin korunmasının insan yaşamı için hayati önem taşıdığını ortaya koymaktadır” ifadelerini kullandı. Özsakci ayrıca Bolu’daki yangının ardından getirilen yayın yasağına değinerek, “Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine Bolu 2. Sulh Ceza Hakimliği tarafından alınan yayın yasağı kararına da değinmek istiyoruz. Yangının ardından kamuoyunun bilgilendirilmesi beklenirken getirilen yayın yasağı, kamuoyunun sağlıklı bilgilendirilmesinin önüne set çekmiş, eleştiri ve tartışma ortamını kısıtlamıştır. Bu tür yasaklar, hukuk devleti anlayışına zarar vermekte ve toplumun haber alma hakkını engellemektedir” dedi.

Kaynak: HABER MERKEZİ