İnan Çalışır yazdı.

''Kadınlar mı erkekler mi daha çok dedikodu yapar?' sorusunun cevabı ''elbette kadınlar!'' olarak bilinse de, yapılan bilimsel araştırmalar gösteriyor ki, dedikodu yapma oranları kadın ve erkekler için neredeyse aynı!
Anlayacağınız dedikodunun cinsiyeti yok...
Erkek ve kadınların dedikodu yapma nedenleri ise hep aynı.
Peki, insanlar neden dedikodu yapar? Bana göre birkaç maddeyle şöyle sıralanabilir:
Kabul edilme isteği, beğenilme ve takdir edilme isteği, kıskançlık, bazı psikolojik sorunlar gibi nedenler sayılabilir.
Dedikodu insan hayatına ne gibi zararlar verir kısmına gelirsek;
Dedikodu yapmak enerjimizi düşürür.
Dedikodu yapmak da, dedikodu yapılan bir ortamda bulunmak da insanın enerjisini düşürür ve yorar. Üretkenliğiniz ve motivasyonunuz da dedikoduyla birlikte azalır. Özellikle iş hayatında yapılan dedikodu verimsizliğe neden olur.
Dedikodu yapmak kalitemizi düşürür.
İstediğimiz kabul ve saygıyı dedikodu yaparak elde edemeyiz. Dedikodu yapan, iftira atan insan er geç ortaya çıkar ve o andan itibaren o kişiye duyulan güven ve saygı azalır.
Dedikodu yapmak olumsuzluklara odaklanmamıza neden olur.
Sürekli dedikodu yapan bir insan, dedikodu malzemesi çıkarmak için sürekli eksik ve hatalara odaklanır, yani kusur arar. Bu şekilde yaşamak ise bir süre sonra her insan ve durum karşısında negatif düşünmemize neden olur.
Çok dedikodu yapan insanların hiçbir şeyi beğenmemelerinin, sürekli bir kulp takmalarının esas kaynağı bu düşünce tarzıdır.
Dedikodu mutsuzluk ve yalnızlık kaynağıdır.
Sürekli olumsuza odaklanan bir insanın mutlu olması zordur.
Peki, mutsuzluk neye neden olur? Elbette yalnızlığa...
Dedikoducu insanlar kalabalıklar içinde yalnızdırlar. Çok dinleyeni vardır ama gönülden dinleyeni yoktur. Çünkü dedikoducu bir insanla kimse samimi ilişki kurmaz.
Bunu başarmak çok zor bunu biliyorum... İş yerinde, günlerde, ev gezmelerinde…
Kısaca dedikodu her yerde! Hayatın zorluklarını dedikodu yaparak atmak, bir nevi kafa dağıtmak sıradan bir şey haline geldi. En azından mümkün olduğunca dedikodu yapılan ortamlara girmemeliyiz.
Kendi adıma dedikodu yapılan yerde değil oturmak, bir dakikamı bile harcamam.
Dedikodusuz güzel hafta sonları...
İYİ BAYRAMLAR...