The Post filmi sinemalarda.
Yönetmen Steven Spielberg ile usta oyuncular, Meryl Streep ve Tom Hanks'i bir araya getiren 'The Post', Amerikan halkının 'VietnamSavaşı'na' bakış açısını önemli ölçüde etkileyen 'Pentagon belgeleri'etrafında dönen yasal sürecikonu alıyor.
Amerikan basın ve özgürlük tarihinin çok önemli bir olayını, ABD derin devletinin Vietnam Savaşı konusunda halkı nasıl manipüle ederek yanılttığını ortaya koyan Pentagon Papers (Pentagon belgeleri) ni detaylandırıyor. ...
Gidin, seyredin, 'vatan hainliği' neymiş, ne değilmiş, biraz fikir edinin.
Düşünün!..
Yönetenlerin, halkı nasıl kandırdıklarını, algı yönetiminin nasıl yaptıklarını öğrenirsiniz.
Yönetenlerin halkı kandırmak için nasıl 'entrikalar' yaptıklarını görürsünüz.
Bir Amerikan 'yönetim sisteminin' eleştirisi..
Bu film bazı ülkelerde yasaklandı..
Lübnan başı çekiyor..

VİETNAM SAVAŞI..
Vietnam Savaşı'nı bilirsiniz. Vietnam halkı bu savaşta direnmiştir.
Amerikan askerileri bu savaşta hüsrana uğramıştır. Vietnam'dan dönen askerler, başlarına gelen olayları anlatmışlardır. Birçoğu kayışı koparmıştır.
Birçok Vietnam filmi çekilmiştir. Hemen hepsini izledim. ABD'nin askerleri bu savaşta çok kayıplar vermiştir.
Vietkonglulara hayranlığım vardır..
Amerikan halkı Vietnam sendromunu yaşamıştır. ABD' yi yönetenlerin ne haltlar yediklerini basın yoluyla görmeye başlamıştır.

The Post filmi.. İşte bu skandalın farklı bir yönünü anlatıyor..
Amerika'nın bin bir türlü bahanelerle, Vietnam'ı kuşatmaya çalışmasıdır. Sebebi, Vietnam'da ki uyuşturucu pazarını ele geçirip Asya'da ki uyuşturucu trafiğini kontrol altına alıp yönetmek…
Vietnam sendromu hala Amerikan toplumunda olumsuz etkiler bırakmıştır ve hafızlara kazınmıştır.
Amerikalılar, Vietnam gerçeğini güçlü basın sayesinde öğrenmiştir..

İKTİDARLAR ÖZGÜR BASINI HİÇ SEVMEZ..
Gazetecileri 'İktidardaki yöneticiler hiç sevmezler.' Hiç bir iktidar da düşünen insanları, gazetecileri, aydınları sevmez..
Bunun en somut örnekleri ile doludur. Onun için gazetecilik en riskli meslek gurubundadır. En gelişmiş demokrasi olan ABD'de böyledir İngiltere'de de..
Onun için gazeteciler, yazarlar, düşünürler, aydınlar, tehlikeli insanlardır, gizli örgütler tarafından sürekli takip edilirler..
Zaman zaman öldürülürler.
Faili meçhul cinayetlere kurban giderler...
Her baskıcı dönemlerde, gazetecileri, yazarları hemen fişlerler..
Çünkü iktidarın gözünde Gazeteciler, yazarlar birer haindirler.
Gestapo anlayışı derindevlet ile birlikte devreye sokulur.
Müthiş bir itibarsızlaştırma algı operasyonları devlet eliyle yapılır..
Onun için savcılara talimat gider..
Tutuklayın!.
Bu haberle milli güvenliği tehlikeye atabilir..
Kimmiş bunu yazan, haber veren..
Acil yayım yasağı getirin..
Hukuk 'iç' edilir.
Hukuk devleti askıya alınır..
Süresi belirsiz, ya sıkıyönetim yada OHAL ilan edilir..
DEMOKRASİ NEDİR?
Yönetimi denetleme haklarının var olasıdır.
Eğer bu hak yoksa ülkede demokrasi yok demektir..
Peki Yönetimi kim denetler?..
1- Yönetimler açık ve şeffaf olmalıdır.
2- Güçlü bir kuvvetler ayrılığı olmalıdır.
3- Güçlü bağımsız bir yargı olmalıdır.
4- Güçlü ve özgür bir basın olmalıdır.
Bunlar varsa, o ülkede demokrasi işler durumdadır ve gerçekler er yada geç ortaya çıkar..
Çünkühiçbir gerçek karanlıkta kalmaz!
Amerika bunun en somut örneği..
Meşhur, 'Watergate skandalı'…
Ben o zamanlar lise' de okuyordum. Anti Amerikancılık'ın gündeme olduğu yıllar..
Bu filmi mutlaka izleyin!
The post filmi bu çarpıcı Amerikan gerçeğini gözler önüne seriyor. Amerikan yönetimlerinin ikiyüzlülüğünü bu filmde izleyebilirsiniz.

PENTAGON BELGELERİ
Yıl 1971..
Amerika'da yüksek mahkeme kararını açıklıyor.
Gazete, Washington Post', vatan hainliği yapmıyordu, tersine basın özgürlüğünün gereğini yapıyor, kamuoyunu bilgilendiriyordu.

Bağımsız yargı, güçler ayrılığı ve özgür basın, hep birlikte bir ülkede demokrasi ve hukukun üstünlüğünü koruyor, gazetecilerin vatan haini olmadıklarını, gazeteciliğin suç olmadığını ele güne ilan ediyorlardı.
Pentagon Belgeleri böyle yayınlandı Amerika'da.
Beyaz Saray'da, Başkan Nixon vardı. Ablak suratlının tekiydi..
Gazetecileri vatan hainliği suçlayan ABD yönetimi baskılar yapıyorlardı gazete patronlarına.
Ama Amerika'da özgür basın vardı ve Vatan haini gazeteciler üç yıl sonra patlatacakları 'Watergate skandalı' ile, Başkan Richard Nixon'ı devireceklerdi.
Saraya veda edecekti..
Pılısını, pırtısını topladı ve Beyaz sarayına el salladı..
Ama skandal dosyası hiçbir zaman açılmayacaktı…
Nixon'u 'derin devlet pazarlıkla' korumuştu. Bütün dünya bunu biliyordu..
Vietkonglular vatanları için savaştılar.
Liderleri Ho Chi Minhdi..
Vietnam Savaşı denen ve 1965'de başlayıp 1973 yılı başlarına kadar sekiz yıl devam eden, Amerika'nın Kuzey Vietnam'la mücadelesidir.
Kazandılar..
Özgürlük Savaşının simgesi HoChi Minh.
Amerika, saygıyla selam duruyor...
Özgür gazetecilik böyledir..
Gazetecileri Vatan haini ilan etseler de, zamanla kimlerin vatan haini olduğunu anlıyoruz.
En son yayımlanan Wikileaks belgeleri de öyle!..
THE POST. İzleyin…