TMO’nun güncel olarak randevu sistemi çalıştıklarını ve randevuları 15 Eylül gibi bir zaman da verdiklerini belirten Levent Özbunar, çiftçinin randevu alamaması konusunda şu şekilde değerlendirmelerde bulundu; Özbunar,” bugün siz ürününüzü hasat edeceksiniz TMO’ya 15 Eylül gibi bir zamanda götüreceksiniz o da randevu alabilen kişiler için yaklaşık bu gün itibariyle değerlendirdiğimizde bir bir buçuk aylık bir süreç içersinde bu hasat ettiği ürünü nereye saklayacak nereye koyacak bu kişi en büyük derdimiz budur. Temmuz ayının başından beri bu sıkıntılar süre gelmekte tamam bu sene verimle ilgili güzel gelişmeler oldu mevcut olan yağışlar verimleri biraz daha arttırdı ama bu çiftçinin üreticinin sorunu değil. TMO’nun buna karşı biraz daha hazırlıklı olup, gerekli tedbirleri alıp bu ürün alım sürecini biraz daha hızlı bir şekilde yapması lazım. Yakın bir zamanda TMO’dan bir açıklama geldi çalışan arkadaşlardan aldıkları ürün kapasitesinden bahsediyorlar yaptıkları işten bahsediyorlar vs ama bu çiftçinin derdi sorunu değil. Çiftçi elinde ki ürünün biran önce alınmasın istiyor. En büyük sebebi de girdi maliyetleri olduğu için aldığı mazotun, gübrenin veya ilacın paralarını aldığı kişilere geri ödemesi gerekiyor. Bununla ilgili de bir zamanı var” dedi.
“TMO RUTİN ÇALIŞMA TEMPOSUNA ULAŞABİLİYOR”
Çiftçilerin tüccara etmesi gereken fiyatın altında ürünlerini vermesi konusunda da açıklama yapan Özbunar, “Bu gün üretici TMO’ya ürününü verebilirse buğdayda yaklaşık 9 bin 250 Lira gibi bir fiyat belirlediler daha doğrusu 8 bin 250 Lira artı bin lira prim, arpada da Yedi bin lira artı beş yüz lira gibi bir prim. Ton başına. Ya bu parayı bir an önce cebine alıp borçlarını ödemek istiyor. Bugün bu ürünü verdiğiniz zaman TMO’ya verebiliyorsanız ödemesini de bir ay sonra alıyor.7 bin 500 liraya verebileceği bir arpayı bugün üreticiye Ticaret Borsası’nın sayfasına baktım. Yaklaşık altı bin beş yüz lira gibi civarlarda fiyatlara veriyorlar.Bin lira çiftçi için ton başına iyi bir para bunda üreticimizi mağdur etmememiz lazım. TMO’da yoğun çalışıyordur. Oradan da çok ayrıntılı bilgiler gelmiyor. Dönem dönem kendilerini öven bilgiler geliyor ama yoğun çalıştıklarına inanıyorum. Fakat düzenli bilgilendirmelerle belki kapasitelerini biraz daha artırarak çalışan sayısını biraz daha arttırarak bu sorunların önüne geçilebilinirdi. Neden iki aylık bir süre zarfında bu sorunlar minimalize edilmedi? Şimdi arpa hasadı bitme noktasına geldi. Tamam güzel sonuçlar alıyoruz. Randevuda sorun yok gibi ifadelerde bulunuyorlar. Ama yarın bir gün buğdaylar da bitecek. Buğdayların da yoğun bir hasatı başladı. Arkasından yulaf geliyor gibi gibi… Yani yoğun sezonlarda genelde ve ürün alımlarında sıkıntı yaşanıyor. Biraz daha çiftçinin elindeki ürün bittiğinde daha doğrusu hasat dönemi biraz daha yavaşladığı dönemlerde TMO rutin alımlarına veya rutin çalışma temposuna ulaşabiliyor. Burada yerme olaylarında dezavantaj olarak görmemesi lazım yetkililerin. Sıkıntı varsa bu sıkıntılar tabii ki dile getirilecek. Bir sonraki sezonda veya bir iki ay sonraki aşamalarda tedbirler alınarak bu sorular minimalize edilmesi lazım diye düşünüyorum” ifadelerini belirtti.
