Hamamyolu Yediler Parkı’nda bir araya gelen Eğitim Sen Şube Başkanı Faik Alkan, Eğitim İş Şube Başkanı Hüseyin Yurtman ve Hürriyetçi Eğitim Sen Şube Başkanı Oğuz İduğ ortak basın açıklaması gerçekleştirdi. 21. yüzyılda alınan günübirlik kararlarla Türkiye’nin eğitim politikasının başarılı olamayacağını söyleyen Faik Alkan, “21 yıldır aynı parti ve iktidar ülkenin eğitimine yön veriyor fakat her gelen bakan, gideni aratıyor. İstikrar yok, uzun vadede dini eğitim hariç planlama yok. En son karar da yani ara tatillerdeki seminer de bunlardan sadece biri. Çocuklar okula aç geliyor, temizlik görevlisi yok, her gün öğretmene şiddet haberleri geliyor, depreme dayanıksız okullar, ikili eğitim gibi bir ton sorun varken Bakanımıza tek dert seminer çalışması olmuştur” dedi. Eskişehir’in ilçelerinde görev yapan öğretmenlerin haftalık bin lira sadece yol parası verdiğini belirten Alkan, seminerlerin uzaktan da yapılabileceğini belirtti. Kasım ara tatilindeki yüz yüze seminerlerin son gününde ‘din öğretimi’ seminerinin içeriğinin ne olduğunu soran Alkan, “Artık siyasal iktidar ve Bakanlık daha teokratik bir eğitim isteniyor. Tarikatlar tarafından paylaşılan Milli Eğitim Bakanlığı, vites büyüterek, laik eğitimin tabutuna son çivileri de çakmak istiyor. Bilimsel, laik ve kamusal eğitim bu ülkenin olmazsa olmazıdır” ifadelerini kullandı.
BAKANLIK İSTİLA ALTINDA
Hürriyetçi Eğitim Sen Şube Başkanı İduğ ise Milli Eğitim Bakanlığı’nı adeta Moğol istilasına uğramış gibi gördüklerini belirterek, “Bakanlığın her gece yatarken ‘Yarın bu eğitim çalışanlarını nasıl deli edebilirim’ diye düşündüğünü düşünüyoruz. Milli Eğitim Bakanı sosyal medya ve basındaki konuşmalarında öğretmenlere, eğitim çalışanlarına mavi boncuk dağıtıp ama makamına geçtiğinde maalesef türlü türlü uygulamalarla öğretmenleri deli etmektedir. Artık plansız, programsız yapılan uygulamalardan vazgeçilmesini istiyoruz. Artık anayasal hak olan çalışanların evlilik olarak birleştirilmesi yapılması gerekirken birçok öğretmen arkadaşımız eşinden, çocuğundan ayrı olarak yaşamaktadır. Bir hafta kasım ayında evine gidip çocuklarını görmesi gerekirken, çevrimiçi olarak gösterilecek videoların okulda izletilmesinin hiçbir anlamı yoktur. Ya sorunlarımızı çözün ya da gölge etmeyin” şeklinde konuştu.
