Eskişehir Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Şubeler Platformu, 29. yaşını TÜM BEL SEN Eskişehir Şubesi’nde düzenlenen bir etkinlikle kutladı. Etkinlikte söz alan Tüm-Bel-Sen Şube Yürütme Kurulu Üyesi Akın Eken, KESK’in 29 yıldır emekçilerin hakları için mücadele ettiğini belirterek, sömürüye, baskıya ve zulme karşı durduklarını vurguladı.
Eken, birlik olmanın ve dayanışmanın önemine değinerek, "KESK, emekçilerin kara gün dostudur" diyerek, konfederasyonun bundan sonra da emek mücadelesine devam edeceğini ifade etti.
"KESK emekçilerin kara gündür dostudur”
Sözlerine KESK’in doğum gününü kutlayarak başlayan Eken, iktidara sert eleştirilerde bulundu. Eken, “Kamu emekçilerinin, emek mücadelesinin, barış ve demokrasinin sesi olan KESK'in yeni yaşı kutlu olsun. Fiili-meşru mücadeleyle kurduğumuz konfederasyonumuz, önceki hükümetler döneminde olduğu gibi, 22 yıllık AKP iktidarları döneminde de sömürüye, baskıya, zulme ve karanlığa karşı mücadelesini yürütüyor. Kamu emekçilerinin sorunları devam ediyor, mücadelemiz sürüyor. Daha geçen hafta 30 Kasım'da, Türkiye'nin dört bir yanından gelen üyelerimiz ve demokrasi güçleri ile birlikte Tandoğan Meydanında düzenlediğimiz "Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!" mitingimizde 50 bin kişiyle AKP iktidarının emekçileri yoksulluğa sürükleyen politikalarına ‘HAYIR’ dedik. KESK mücadele tarihinden aldığı dersi emekçilere hatırlatmaktadır: Birleşe birleşe kazanacağız! AKP iktidarı kamu emekçilerinin sadece ücretini çalmıyor aynı zamanda iş güvencesini de ortadan kaldırmaya çalışıyor. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından çıkarılan KHK'larla 4.259 KESK'li yoldaşımız da ihraç edilmiştir. KESK ilk günden bu yana ihraç edilen üye ve yöneticilerinin yanındadır ve yanında olmaya devam edecektir. İyi günde herkes dost olur; KESK ise emekçilerin kara gündür dostudur” diye konuştu.
"Kayyum uygulamalarına ‘Hayır’ diyoruz"
Kadınlar ve eğitim gibi konulara ilişkin yorumda bulunan Eken, kayyum atamalarının da karşısında olduklarını belirtti. Eken, “AKP ve MHP iktidarı mülakatlar ve güvenlik soruşturması gibi yöntemlerle kamu emekçisini terbiye etmeye ve liyakatli değil kendisine bağlı olan bir kamu emekçisi profili oluşturmaya gayret etmektedir. KESK olarak bu politikanın karşısında durmaya devam edeceğiz. KESK bu topraklarda sorunların çözümünde demokratik ve barışçıl bir siyaseti esas alır. Bu açıdan KESK olarak kayyum uygulamalarına ‘Hayır’ diyoruz. Atanan kayyumlar seçmen iradesinin inkarıdır. AKP ve MHP bloğunun kendinden olmayanı, muhalifleri susturmak için yargıyı araçsallaştırdığını, bir cezalandırma aracına dönüştürdüğünü biliyoruz. AKP farklı sesleri kısmak için başta eğitim olmak üzere tüm alanları kullanıyor. Eğitimin giderek dinselleştirilmesi, sınıflara öğretmen değil imamların sokulması laikliğe karşı izlediği politikanın bir yansımasıdır. Son günlerde Suriye'de cihatçı örgütlerin başlattığı askeri operasyonlar karşısında AKP'nin ve desteklediği dinci grupların tutumu da laiklik karşısında şeriat temelli bir düzen ülküleri ile ilgilidir. Laiklik yoksa özgürlük ve demokrasi yoktur! KESK'in tarihi kadınların da mücadele tarihidir. Kadının toplumsal alandan çıkarılıp eve hapsedilmesi, geleneksel ev içi rollerin dışında bir rolünün olmaması hedefleniyor. Tam da bu sebeple, AKP bir gecede İstanbul Sözleşmesi'nden çekildi. AKP ve MHP'nin dayattığı feodal, geleneksel toplumsal yapının karşısında kadının yaşamın her alanında yer almaya devam edeceği, özgürce yaşayacağı bir düzeni savunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.