Son zamanlarda artan ani kalp krizi vakalarının ardından, uzmanlar gizli kalp hastalığına dikkat çekiyor. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Yurtdaş, erken tanı konulmadığı takdirde gizli kalp rahatsızlığının ani kalp krizine yol açabileceği uyarısında bulundu. Son dönemde Karadeniz müziğinin ünlü ismi Volkan Konak’ın sahnede kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetmesi ve Metin Arolat’ın 52 yaşında ani kalp krizinden yaşamını yitirmesi, halk arasında "gizli kalp" olarak bilinen hastalığa olan ilgiyi artırdı.
Prof. Dr. Yurtdaş, gizli kalp hastalığının çoğu zaman belirti göstermediğini ve bu yüzden erken dönemde tanı konulmadığı takdirde ani kalp ölümüne yol açabileceğini belirtti. "Gizli kalp hastalığı, erken dönemde fark edilmezse kendini ani kalp krizleri şeklinde gösterebilir ve bu durumda ölüm riski yüzde 20'dir," diyen Yurtdaş, gizli kalp problemi olan her beş kişiden birinin bu yüzden ani kalp ölümü riski taşıdığını vurguladı.
Erken Tedavi İle Riskler Azaltılabilir
Gizli kalp hastalarının genellikle kalp şikayetleri hissetmediklerini ifade eden Prof. Dr. Yurtdaş, bu kişilerin karın ağrısı, terleme veya lokal el, kol ve çene ağrısı gibi belirtileri kalp hastalığıyla ilişkilendirmediklerini ve bu nedenle önemsemediklerini söyledi. Erken dönemde tanı konulması halinde tedavi sürecinin de daha etkili olacağını belirten Yurtdaş, "Erken tedavi, hastalığın ilerlemeden yönetilmesi için kritik öneme sahiptir. Düzenli doktor kontrolleri ile gizli kalp hastalığının erken aşamada tespit edilmesi mümkündür," dedi.
40 Yaş Sonrasında Daha Sık Görülüyor
Gizli kalp hastalığının özellikle 40 yaş sonrası daha sık görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Yurtdaş, bu hastalığın genetik olmaktan çok, kişilerin hissetmedikleri şikayetler veya tansiyon gibi sağlık sorunları nedeniyle göz ardı edilmesinin bir sonucu olduğunu söyledi. Tanı koyulduktan sonra tedavi sürecinin başladığını ve koroner anjiyografi ile kalp damarlarının görüntülenmesi gerektiğini ifade etti. Eğer gerekliyse, balon ve stent gibi tedavi yöntemlerinin uygulanabileceğini belirtti.
Gizli kalp hastalığının belirtilerini göz ardı etmemenin, erken tanı ve tedavi için hayati önem taşıdığı bir kez daha vurgulanmış oldu.
