TBMM’de muhalefet partilerinin verdiği tüm önergeler AK Parti ve MHP’li vekillerin oyları reddediliyor. Aralarında, “KYK yurtlarındaki sağlık ve can güvenliği sorunları, Uygur Türklerine uygulanan baskı ve ayrımcılık iddiaları, Derinleşen yaşlı kadın yoksulluğu ve kadın yaşlılara özel bakım güvence sistemleri, Emeklilerin sorunlarının çözümü ve taleplerinin karşılanması, sağlıkta kesinti yapılmaması, staj süresinin emekliliğe dahil edilmesi, kademeli emeklilik hakkı tanınması, engelli vatandaşların yaşadığı sorunların araştırılması, Deprem riskine karşı hazırlık, Türkiye’nin İsrail’e gönderdiği malların Gazze’deki katliamlara bir etki yapıp yapmadığı, Kadına yönelik şiddet”in de olduğu birçok araştırma önergesi Meclis’te çoğunluğu elinde bulunduran iktidar partisi vekilleri tarafından reddedildi. CHP Eskişehir Milletvekilleri Utku Çakırözer, Jale Nur Süllü ve İbrahim Arslan, bu durumun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kaçınılmaz bir sonucu olduğunu ifade ederek parlamentonun giderek işlevsizleştirildiğini ifade etti.
SORUMLUSU SARAY İKTİDARI
Milletvekili Utku Çakırözer, “Emeklinin, emekçinin, memurun, esnafın, çiftçinin, öğrencinin yaşadığı sorunlar maalesef iktidarın umurunda değil. Çünkü AKP ve MHP iktidarı Meclis’te milyonların yaşadığı sorunlar ve bunlara çözüm bulunmasına ilişkin verdiğimiz önergeleri her seferinde reddediyor. TBMM Genel Kurulu’nda öğrencilerin barınma sorunundan, çiftçilerimizin, emeklilerimizin öğretmenlerimizin yaşadığı sorunlara; beyin göçünün nedenlerinin araştırılmasından kara para aklama, vergi kaçakcılığı gibi suçların araştırılmasına; basın özgürlüğünden birçok alanda yaşanan hak ihlallerine milyonların yaşadığı mağduriyetler duyulsun, sorunlar araştırılsın, birlikte çözüm bulalım diyoruz. AKP ve MHP iktidarı reddediyor. En son Plan ve Bütçe Komisyonu’nda en düşük emekli maaşı asgari ücrete çıkarılsın, emeklilerimize Ramazan ve Kurban Bayramlarında verilen ikramiye 15 bin lira olsun dedik reddettiler. AKP ve MHP iktidarı milyonların yaşadığı sorunlara, taleplere kulak tıkıyor! Çünkü halkın sorunları iktidarın umurunda değil. Oysa 85 milyonun içinde olduğu bu yokluğun, yoksulluğun, adaletsizliğin sorumlusu maalesef ülkeyi yönetemeyen bu beceriksiz Saray iktidarı. Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz Milletin Meclisinde, milletin temsilcileri olarak yurttaşlarımızın haklı taleplerinin savunucusu olmaya devam edeceğiz. 85 milyonun huzur ve refah içinde yaşayacağı bir Türkiye mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Ve önümüzdeki süreçte gerçekleşecek yerel seçimlerde Eskişehir’imiz başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında yurttaşlarımız emeklinin, emekçinin, çiftçinin, öğrencinin, esnafın, doktorun, öğretmenin, işsizin sorun ve taleplerini duymazdan gelen bu 22 yıllık Saray iktidarına da dersini verecek” dedİ.
HER ŞEY BİRBİRİNE GİRDİ
Milletvekili Jale Nur Süllü, “Bu ucube Cumhurbaşkanlığı Sisteminin bir sonucu. Her şeye tek bir kişinin karar verici olduğu bir yönetim biçimine geçildi cumhurbaşkanlığı rejimiyle. Yargı, denetleme, yürütme hepsinin işlevleri birbirine girdi. Ne diyoruz; talimatlı yargı diyoruz. Adamlar anayasayı bile tanımıyorlar. Anayasa da ihlal ediliyor. Her getirdikleri yasada biz anayasaya aykırılık iddiasında bulunabiliyoruz. Anayasayı tanımıyorlar. Sayısız üstünlükleriyle yeni anayasa yapalım diye bir altlık oluşturmaya çalışıyorlar. Sayısal güçleriyle bunu yapmaya çalışıyorlar. Denge denetleme diye bir şey yok. Oysa gerçek denetlemede 3 unsur birbirinin denetleyicisi, dengeleyicisi olarak görev yapar. Şu anda o yitirilmiş durumda. Zaten yaşadığımız tüm sorunlar şu anda sistemsel dengenin bozulmasından kaynaklı. Aslında Mustafa Kemal Atatürk TBMM’yi açarken ne demiş; ‘Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir’ demiş. Bizim de görüşmeleri yaptığımız kürsünün arkasında kocaman o yazıyor. Biz sizin oylarınızla seçilmişleriz. Sizin temsilcileriniziz. Sizin adınıza yasama erkini kullanıyoruz. Ama onun şu anda ne yazık ki milletvekilleri bile yapamıyor. Saraydan hazır yasalar geliyor. AKP ve MHP oylarıyla kabul ediliyor. Bizim verdiğimiz araştırma önergeleri olsun, yasa teklifleri olsun hepsi AKP ve MHP oylarıyla reddediliyor. Biz o erki kamuoyunda mücadele ederek, baskı unsuru oluşturarak mecliste yaptığımız konuşmalarla farklı şekillerde denge ve denetleme unsurunu harekete geçirmeye çalışıyoruz. Sistemsel olarak dengelerin bozulmasından kaynaklı çözümsüzlüğe itiliyor sorunlar” dedi.
110 ÖNERGE REDDEDİLDİ
Milletvekili İbrahim Arslan ise, “Ne yazık ki bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen tek adam rejimine yönelik sistemde maalesef gerek düzenlemeler gerekse fiili olarak uygulama noktasında iktidar güçleri meclisin çok da toplumda beklendiği ve bilindiği üzere çalışması üzerine bir sistem değil. Çünkü TBMM’de milletvekillerinin 2 tane görevi var. Bir tanesi yasama görevi. Yasamada kanun yapma, kanun teklifi verme… Diğeri de denetim yetkisi. Meclis’in açıldığı günden bu yana yaklaşık 110 tane araştırma önergesi verildi muhalif partiler tarafından. Bu 110 araştırma önergesi emeklilerin sorunlarından, hayat pahalılığına, ekonomik sıkıntılardan, kadına şiddet, çocukların istismarı, yolsuzluklar gibi gibi.. Cumhur İttifakı oylarıyla ne yazık ki hepsi reddedildi. Dolayısıyla yasama ve denetim yetkisi açısından baktığımızda muhalif milletvekillerinin teklifleri görüşülmüyor, meclisin gündemine gelmiyor. Yazılı soru önergelerimize yanıtlar alamıyoruz. Araştırma önergelerimiz sayısal çoklukla reddediliyor. Parlamento ne yazık ki işlevsiz hale getirilmeye çalışılıyor. Bu son derece kaygı verici bir tablo. Muhalefet partileri olarak ısrarla biz üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz ama nihai olarak mecliste bunlar oylanıyor ve sayısal çoklukla ne yazık ki toplumun bizden beklediği hiçbir soruna çözüm üretme, araştırma şansına ne yazık ki sahip olamıyoruz. Bu sürdürülemez bir tablodur. Doğru değildir. Kayıtsız, şartsız hakimiyet millete aittir, millet kendisini anayasamıza göre TBMM’de yasama organı olarak ifade etmektedir. Biz vekiliz. Asil olan millettir. Milletimizin yaşadığı sorunların çözümünün yegane merkezi de TBMM’dir. Ne yazık ki bu sistem değişikliğiyle birlikte iktidarın da fiili uygulamalarıyla parlamento işlevsizleştirilmeye çalışılıyor” ifadelerini kullandı.