Eskişehir'den hükümete seslendiler: Cinayetleri önlemenin tek yolu... Eskişehir'den hükümete seslendiler: Cinayetleri önlemenin tek yolu...

 Kesk Eskişehir Şubeler Platformu adına konuşan Tüm Bel Sen Eskişehir Şube Başkanı Gerçek Bilyaz İzgü, ekonomik krizin kamu emekçileri üzerindeki yıkıcı etkilerini ve bütçede adalet taleplerini dile getirdi. İzgü, “Geçinemiyoruz, yoksulluğa teslim olmayacağız” dedi.

Taleplerini duyurmak için 30 Kasım’da Ankara’da düzenlenecek büyük buluşmada yer alacaklarını belirten Kesk Eskişehir Şubeler Platformu, tüm halkı yoksulluğa karşı mücadeleye davet etti.

Yürüyüşe Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan ve Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan katıldı. 

ÜLKE KAYNAKLARI BİR AVUÇ RANTİYEYE

İzgü, kamu kaynaklarının sermayeye aktarıldığını belirterek, halkın eğitim, sağlık gibi temel haklardan mahrum bırakıldığını ifade etti. 
İzgü, “Ülkeyi kasıp kavuran ekonomik krizin oluşmasında hiçbir sorumluluğu olmadığı halde tasarruf tedbirleri adı altında emek düşmanı, halk düşmanı politikalarla yoksulluğa mahkum edilenleriz. Bugünlerde halkı en çok ilgilendiren bütçe konusu mecliste görüşülüyor ve bizler bütçe hakkımıza dair söz sahibi olmak istiyoruz. Bu ülkede kaynakların kimin için kullanıldığı ortadadır. Patronlara, holdinglere, bir avuç rantiyeye, teşvik adı altında, vergi istisnası adı altında, vergi indirimi adı altında, borç affı vergi affı adı altında kamu kaynakları aktarılıyor” ifadelerini kullandı. 

HALKA AİT NE VARSA GERİ ALACAĞIZ

“Ülkeyi yönetenler enflasyon rakamlarına takla attırıyor” diyen İzgü, “Bir tarafta TÜİK enflasyonu var, diğer tarafta gerçek enflasyon. Oysa çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız hayat pahalılığı TÜİK rakamlarını ikiye katlıyor. Emekliler temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor.  Rakamlar yalan söylüyor, yoksulluk gerçek” dedi. 


İKTİDAR HALKI EKONOMİK SOYKIRIMA TABİ TUTUYOR

CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, ekonomik kriz, yoksulluk ve bütçe politikaları üzerine sert eleştirilerde bulundu. Arslan, hükümetin kaynakları halka değil, faize, ranta ve çetelere ayırdığını belirterek, 2025 yılı merkezi idare bütçesinin daha fazla yoksulluk ve adaletsizlik getireceğini ifade etti. 
Arslan, “Bugün gelinen noktada her şey daha fazla yoksulluk, daha fazla işsizlik, daha fazla yolsuzluk ve daha fazla yasaklardan ibarettir. Her geçen yıl, bir önceki yılı aratan bütçelerle karşı karşıyayız. 2025 yılı merkezi idare bütçesini de önümüzdeki günlerde Meclis’te görüşmeye başlayacağız. 2024 yılında sadece faize ayrılan ve gerçekleşen rakam tam 1 trilyon 300 milyar lira. Bu da bugünkü kurla yaklaşık 38 milyar dolar demek. Peki, 2025 yılı bütçesinde faize ayrılan pay ne kadar? Tam 57 milyar dolar. Yani 2024 yılı bütçesinin neredeyse iki katı bir tutarı sadece faize ayırdılar. Bu iktidar, insanları bir yandan ekonomik soykırıma tabi tutarken, diğer yandan anayasayı ve hukuk devletini ayaklar altına alarak baskılara, tutuklamalara, gözaltılara ve sürgünlere hızla devam etmektedir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, hükümeti istifaya ve derhal erken seçim yapmaya davet ediyoruz. Ayrıca, açıklanması beklenen asgari ücretin en az 30 bin lira, en düşük emekli maaşının ise asgari ücret düzeyinde olması ve diğer ücretlerin buna göre düzenlenmesi gerektiğini savunuyoruz” ifadelerini kullandı. 

SÖMÜRÜCÜLERE ZENGİNLİK EMEKÇİLERE YOKSULLUK

Whatsapp Image 2024 11 24 At 15.25.45 (1)

Yürüyüşte konuşan Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, bütçe politikalarını ve hükümetin ekonomi anlayışını sert bir dille eleştirdi. Bayhan, bütçenin kaynaklarının halka değil, hükümet destekçisi sermayedarlara aktarıldığını belirterek, emekçilerin taleplerinin yok sayıldığını vurguladı.
Bayhan, “Sermayeye değil, emekçiye yönelmeleri gerekiyor. Ama bir şeyden çok korkuyorlar ve bunu her açıklamalarında, her ekonomik ve politik uygulamalarında açıkça görüyoruz. Birinci korkuları, bu ülkenin işçilerinin, kamu emekçilerinin, emeklilik mağdurlarının, kademeli emeklilik isteyenlerin, taşeron çalışmaya karşı kadro isteyenlerin, güvenceli çalışma talep edenlerin ve eşit işe eşit ücret isteyen kadınların taleplerini birlikte dile getirmelerinden, bir arada olmalarından kaynaklanıyor. İkinci korkuları ise, bu ülkenin sömürülen ve ezilen emekçilerinin, hak kesimlerinin birleşip mücadele etmesi ve siyasete müdahil olmasıdır. Bu yüzden Hakkâri’den başlayıp Esenyurt, Batman, Mardin, Halfeti ve son olarak dün Dersim ve Ovacık’a kayyum atıyorlar” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Haber Merkezi