Eskişehir Odunpazarı Belediyesi tarafından bu yıl 7’cisi düzenlenen Uluslar arası Ahşap Heykel Festivali üçüncü günü geride bıraktı. Yabancı sanatçılarında katıldığı festivalde, eserler şekillenmeye başladı. Bölgeyi gezmeye gelen turistlerin ve Eskişehirli sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği festival kapsamında birbirinden güzel etkinlik ve workshoplar da düzenleniyor. Festival 7 Eylül Cumartesi günü gerçekleşecek olan sergi ile sona erecek.
SANATA ÖNEM VEREN BİR KENT
Festivale İstanbul’dan geldiğini söyleyen ahşap sanatçısı Aytekin Batmaz, festivale katılmaktan dolayı mutluluğunu dile getirerek, “Emekli gazeteciyim. Ahşap oymaya 4 yıl önce hobi olarak başladım şimdi profesyonel olarak devam ediyorum. Güzel ülkemin en sevdiğim şehirlerinden bir tanesi, Eskişehir’de olmaktan çok mutluyum. Odunpazarı bizi ayrıca mutlu eden bir yer. Davetlerinden dolayı Belediye Başkanına çok teşekkür ediyorum. Sanata önem veren bir kent. Bizde burada yedincisi gerçekleştirilen uluslar arası festivale katıldık” dedi.
Bir diğer ahşap sanatçısı Aşir Güler ise İzmir’den geldiğini söyleyerek, “42 senedir bu mesleği yapıyorum. İzmir’de çalışıyorum orada atölyem var. Festival gerçekten takdire şayan. Türkiye’de ilk ve tek olması çok değerli çünkü bu kadim topraklarda bu kadar zengin uygarlıkların yaşadığı yerde bu tarz sanatların neredeyse ilk çıkış yeri olan Anadolu bölgesi böyle şekilde değerli görülmesi, uluslar arası festivale dönüşmesi benim için çok değerli, öncelikle tebrik ederim kim bu düşünceyi başlatmışsa. İkinci olarak, burada bize yardımcı olmaya çalışan arkadaşların inanılmaz bir performansı var takdir etmek istiyorum genelde hep şikayet edilir ama iyi şeyler olduğunda bahsedilmez. Burada çok güzel hizmet veriyorlar. Özellikle belediye çalışanlarına çok teşekkür ederim çok memnun kaldım. Ortam çok güzel, Eskişehir çok güzel, Odunpazarı da çok güzel. Çok memnunum böyle bir etkinliğe katıldığım için” ifadelerini kullandı.
FESTİVALE GELENLER ÇOK MEMNUN
Odunpazarı Belediyesi Ahşap Atölyesi’nde eğitim veren Gürkan Erdoğan, amacının gelen vatandaşları ahşapla tanıştırmak olduğunu söyleyerek, “9 yıldan beri Odunpazarı Belediyesi Ahşap Atölyesi’nde ahşap üzerine rölyej, oyma, kıl testere çalışmaları ve ev dekorasyon ürünleri üzerine ders veriyorum. Şu anda da uluslar arası ahşap festivalimiz var bu festival kapsamında workshop çalışmamız var. Gelen vatandaşı ahşapla tanıştırmak bu işin nasıl yapıldığını, nasıl keyif verdiğini göstermek için burada bulunuyorum. Gelenlerde gayet mutlu ve memnun oluyorlar. Belediye başkanımıza buradan teşekkürlerimi sunuyorum.
İstanbul’dan Eskişehir’e gezmek için geldiğini söyleyen Tarkan Uçgun, uzun zamandır deneyimlemek istediği bir etkinlik olduğunu dile getirerek, “Gerçekten bu zamana denk geldiğimiz için çok şanslıyız. Aslında sadece haftasonu gezmek için gelmiştik İstanbul’dan ama böyle bir festival olduğu için çok mutlu olduk. Benim içinde çok güzel bir deneyim oldu. Hep denemek istediğim bir etkinlikti. Güzel bir festivale benziyor daha yeni geldik gezeceğiz” diye konuştu.
Pandemi sürecinde hobi olarak başladığını dile getiren emekli teknik öğretmen Mustafa Berkyer, “Bir takım el takımlarına yatkınlığım var. Güvenli bir şekilde nasıl çalışmak gerektiğini biliyorum. Bu işlere pandemi sırasında başladım. Sokağa çıkma yasakları başladığında “Acaba evde nasıl vakit geçirebilirim?” diye evimin bodrumunda başladım. Karanlık, izbe, rutubetli ortamda başladım. Basit birkaç şey keserek bir anlamda hem kendimi test ettim hem de yakınımdaki insanların ortaya çıkan ürünler hakkındaki fikirlerini öğrenme fırsatı buldum. Beğenen yalnızca ben değilmişim. Görenlerin hepsi çok beğendiğini söyleyince adım adım ilerlemeye başladım. Geçmişim 4-5 yıldan daha uzun değil ama bu işleri evimin teras katını hobi atölyesi olarak düzenledim. Orada saatle hiçbir ilintim olmaksızın, vaktin nasıl geçtiğinin farkına varmaksızın bu işlere dalıyorum bir bakıyorum gece olmuş. Çok güzel hoşça vakit geçiriyorum. Ortaya çıkan ürünler şu an biraz çeşitlendi. İlk başladığım dönemdeki gibi değil. İlerleyen aylarda farklı alanlara da girmeyi düşünüyorum uçak gemi maketleri gibi. Ticari amaç gütmeksizin tamam hobi amaçlı severek yaptığım çalışmalardır. Festivale ilk kez katılıyorum. Hatta daha önce gezmeye bile gelemedim diyebilirim. Odunpazarı’nı şehir dışından gelenler kadar tanımıyorum ve 2-3 gündür fark ediyorum bunu. Burada yaşıyorduk ama bir takım şeylerin farkına yeni varıyoruz” diye ifade etti.
10 yıldır bu meslekle uğraştığını söyleyen Cemil Çolakoğlu ise, festivali dört gözle beklediğini belirterek, “Ağaç benim tutkum. Ben elektrikçiyim, elektrik bölümü mezunuyum. Hava İkmal’de uzun yıllar çalıştıktan sonra bu işe gönül verdiğimden dolayı OMEK’te (Odunpazarı Belediyesi Sanat ve Meslek Edindirme Kursları) kursa katıldım. Çalgı yapımı kurslarında bağlamadan başladık sonra keman ve ud yaptım derken daha sonra klasik kemençeye karar verdim bu enstrümanı çalışıyorum. Festivali dört gözle bekledik. Geçen yıl açamamışlardı sebebini bilmiyoruz ama bu yıl çok önceden haberini aldık bizde heyecanla katılıyoruz çok mutluyum böyle bir festival olduğu için. Bundan sonrada kısmetse ömrümüz olduğu müddetçe katılacağız” dedi.