Buğday alım fiyatları geleneksel olarak normalde mayıs ayının ortasında açıklanırdı. Ancak nedensiz bir şekilde hala açıklanmadı. CHP’li Utku Çakırözer de Eskişehir’de çiftçilerle buluşarak alım fiyatlarının açıklanmaması üzerine bir açıklama yaptı.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, çiftçilerle birlikte buğdayda alım fiyatının kilogram başına 15 lira olarak açıklanması gerektiğini belirterek konuyla ilgili değerlendirmeler yaptı:
· Mayıs bitti, çiftçi hala fiyat bekliyor.
· Buğday taban fiyatının ton başına en az 15 bin lira açıklanması lazım.
· Geçtiğimiz günlerde şehirde etkili olan dolu yağışı nedeniyle ortaya çıkan hasarın karşılanması için de devletten destek bekliyor.
· Çiftçi ürününü kaça satacağını, kaç lira kazanacağını, borcunu nasıl kapatacağını bilmiyor.
· Girdi maliyetleri pahalı, üretmek için bankalara, tarım krediye borca girdiler
· Bir tarafta taban fiyat açıklamıyorlar. Diğer taraftan Sudan’dan ve diğer ülkelerden hayvan ithalatı, buğday ithalatı için Meclis’e anlaşma getiriyorlar.
· Sudan’ın, Kenya’nın, Kanada’nın, Fransa’nın çiftçisini değil gerçek Türk çiftçisini desteklememiz lazım.
TARLALARDAKİ ZARAR ÇOK BÜYÜK
Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Kurtuluş Uzun da çiftçinin karşı karşıya olduğu sorunları ifade etti. Uzun’a göre; Eskişehir’de etkili olan dolu yağışı sonrası arpa, buğday gibi ürünlerde büyük zarar meydana geldi. Uzun’un altını çizdiği hususlar şöyle;
· Tarlalarda yüzde 30’lardan yüzde 90, 95’lere çıkan bir zarar ile karşı karşıyayız.
· Mazot, gübre maliyetleri son bir yılda yüzde 200 arttı. Biçer gelecek, mazot maliyeti yüksek hepsi çiftçiye yansıyacak. Her şekilde çiftçiler mağdur.
KAYHAN DA ÇİFTÇİYE DESTEK İSTEDİ
Tepebaşı Belediyesi Meclis Üyesi Özdemir Kayhan da çiftçinin sorunlarını şöyle özetledi;
· Meydana gelen doludan dolayı Tepebaşı bölgemizde Aşağı Söğütönü, Yukarı Söğütönü, Keskin, Satılmış, Çukurhisar mahallelerimizde 10 bin dönüme yakın arazimizde zarar var.
· Hiç olmazsa ÇKS’de sigortayı düşük yapsınlar veya bir kısmını devlet karşılarsa çiftçimiz rahat edecek.
· Görüyoruz ekmek fiyatları artıyor. 8 lira olan ekmek 10 lira oldu. Ama geçen yıl 8 bin 250 lira açıklanan taban fiyat daha açıklanmadı.
· 15 bin liranın altında açıklanacak maliyet çiftçimizi kurtarmayacak.
· Devletin tarımdaki yanlış politikaları, Sudan’da, Afrika’da gidip tarla tutuyor ama bir tarafta da burada verimli topraklarda kendi çiftçimize destek verilmiyor.
Görüldüğü üzere çiftçinin sorunu çok büyük. Desteği geçtik, ürettiğini satacak bir fiyat politikası bile belli olmamış durumda. Bu durumu anlamak gerçekten de çok zor. Bir taraftan buğday alım fiyatları açıklanmıyor, diğer taraftan Afrika ülkelerinden tarlalar kiralanıyor, buğday dışarıdan ithal ediliyor. Dövizler dışarıya gidiyor. Bir taraftan da ekmeğe zam gelince bu zam nerden çıktı? Diye isyan ediliyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye düşünmeden edemiyor insan…
Ekmeğe de suya da domatese de a’dan z’ye her şeye gelen zamların altında yatan zihniyet de bu değil mi zaten? Üretimsizlik ve üreteni cezalandırma politikası… Bu gidişle daha çoook zamlar gelir…
***
AH ŞU ENFLASYON!
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek dün bir açıklama yaptı. Dedi ki; “En kötüsü geride kaldı! Geçmiş 12 ayın birikimli etkilerini içeren yıllık enflasyonda en yüksek seviyeyi bu ay gördük. Enflasyonla mücadelede geçiş dönemi böylece tamamlandı, dezenflasyon sürecine giriyoruz.”
Aşağıdaki Grafik enflasyonun yıllık değişim oranını gösteriyor, Dün açıklanan TÜİK raporundan aldım. 2022'inin mayıs döneminde enflasyon %73,50 aradan tam 2 yıl geçiyor yani Mayıs 2024 döneminde enflasyon %75,45.
Dezenflasyon ne demek; fiyat artış hızının, yani enflasyonun zaman içinde azalması anlamına gelir. Yüksek enflasyondan düşük enflasyona geçiş sırasında yaşanan düşen enflasyon sürecini ifade eder. Ben bir iktisatçı olarak grafikten de görüleceği gibi herhangi bir dezenflasyon sürecini işaret eden bir eğri göremedim. Bırakın düşen enflasyonu 2 yıl önceki aynı noktada bile değiliz, enflasyon daha da yüksek.
Diliyorum, Maliye Bakanı Şimşek’in tahminleri ve politikaları tutar da cayır cayır yanan cüzdanlarımız biraz olsun rahatlar…