Eğitim-Sen Eskişehir Şube Başkanı Özkan Demirkol şube binasında yaptığı açıklamada eğitim ve bilim emekçilerinin karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekerek, hakların kazanılması için birlikte mücadele etme çağrısında bulundu. Demirkol, eğitimde uygulanan politikaların çalışanların ekonomik ve sosyal haklarını giderek daha da zorlaştırdığını belirtti. 

ZOR SÜREÇTEN GEÇİYORUZ

Son yıllarda eğitim ve kamu hizmetlerinde piyasalaştırma politikalarının yaygınlaştırıldığını söyleyen Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Özkan Demirkol, “Eğitim, sağlık, sosyal güvenlik gibi en temel kamu hizmetleri geçtiğimiz yıllar içinde hızla ticarileştirilip özelleştirilirken, kamuda özellikle eğitim alanında güvencesiz ve esnek istihdam uygulamaları yaygınlaştırılmıştır. Sendikal haklar ve özgürlükler kısıtlanmaya çalışılmış, en temel hak arama eylemleri engellenmeye ve baskı altına alınmaya çalışılmıştır. Bugün, ülke olarak yaşam koşullarımızın giderek kötüleştiği, nüfusun büyük bölümünün geçim sıkıntısı yaşadığı zorlu bir süreçten geçiyoruz” diye konuştu.

MANİPÜLASYON YAPILIYOR

Eskişehir'de eğitime tam destek: Eğlenerek öğreniyorlar Eskişehir'de eğitime tam destek: Eğlenerek öğreniyorlar

Memur-Sen’in kamu çalışanlarını yeterince temsil edemediğini belirten Demirkol, “Memur-Sen’in yetkili konfederasyon olarak katıldığı 7. dönem kamu görevlileri toplu sözleşmesi sonucu 2025 yılı ocak ayı için belirlenen ücret artışı oranı, daha ilk ay enflasyonuna göre erimiş ve kamu emekçileri şubat ayı itibarıyla alacaklı duruma düşmüştür. Yıllardır yetkili ama etkisiz konfederasyonun buçuklu oranlarla imzaladığı toplu sözleşme anlaşmalarıyla kamu emekçileri ekonomik olarak yoksul bırakılmış, gerekli ücret artışları sağlanamamış ve emekçiler yeterince temsil edilememiştir. Eğitim Bir-Sen üzerinden sendikamız hedef alınarak yanlış bilgiler ve çarpıtmalarla manipülasyon yapılmıştır” ifadelerini kullandı.

TALEPLERİNİ SIRALADI

Demirkol, eğitim ve bilim emekçilerinin haklarını savunmak adına şu talepleri sıraladı: Lafla peynir gemisi yürümez. Haklar ve kazanımlar mücadeleyle elde edilir. Adil vergi sistemi istiyoruz. Eşit işe eşit ücret istiyoruz. Yan ödemeler taban aylığa yansıtılmalıdır. Ek ödemelerin tamamı taban aylığa yansıtılmalıdır. İnsanca yaşayacak bir emekli aylığı istiyoruz. 5510 sayılı sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası kanunundaki değişiklikler emekli aylıklarını giderek düşürmektedir. Emekli olduğumuzda açlık ve yoksulluk içinde yaşamak istemiyoruz. 3600 ek gösterge tüm kamu emekçilerine unvan gözetmeksizin verilmelidir. Üniversitelerde mobbing ve iş güvencesizliği sona ermelidir. Üniversite yemekhanelerinde sürekli artan fiyatlara son verilmeli, yemek hizmeti ücretsiz olmalıdır. ÖSYM, AÖF ve AUZEF sınavlarında gözetmenlik görevleri üniversite idari personeline de verilmelidir. Fazla mesai ücretlendirilmelidir. Üniversitelerde liyakat esas alınmalıdır.” 

Kaynak: HABER MERKEZİ