DİSK Emekli-Sen Eskişehir Şube Başkanı Hatice Kılıç, Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ve Mersin Şube Başkanı Kemal Göksöy’ün evlerine düzenlenen baskınlarla gözaltına alınmalarına sert tepki gösterdi. Kılıç, bu gözaltıların Türkiye işçi sınıfına yönelik bir müdahale olduğunu belirtti.
Kılıç, yaptığı açıklamada, Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihine dikkat çekerek, “Demokrasi ve sınıf mücadelesinden emekli olmayan DİSK Emekli-Sen Sendikası olarak yol arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Demokrasiye ve sınıf tutmaya devam edeceğimizin onuruyla haykırıyoruz" dedi.
"Ekonomik adaletsizliği haykırıyoruz"
Kılıç, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik kriz ve gelir adaletsizliğine de dikkat çekerek, “Türkiye’de günümüz 20 bin yoksulluk sınırının 70 bin lirayı geçtiği günümüz koşullarında 12 bin 500 lira sefaletin üzerinde yaşayan emeklilerin, diğer yandan açlık sınırının altında kalan asgari ücretliler geçinmeye çalışan milyonlarca emekçi. Yoksulluk, işsizlik, adaletsizlik ve kadının bir dönemden kadına en fazla yaşanan gelir adaletsizlik ile baş edemeyecek için ortamı ve bu devasa ekonomik adaletsizliği haykırıyoruz. Mafyanın cirit attığı, çocuklarımızın zehirlendiği, yeni doğan çetesinin para hırsıyla uğruna katlettiği bebekler, basına yapılan baskı ve tehditler, gençler, işsizlik, emekliler geçinemiyor. İş aramalar, soygun, çevre katliamı, kadın cinayetleri, sokak hayvanlarına yapılan katliamlar, kayyum atamaları ile demokrasiye yapılan darbe girişimleri saymakla bitmeyecek sorunlar yumağı” diye konuştu.
"16 milyon emekli, az değiliz"
Türkiye’de toplumsal sorunların giderek arttığını ve çözümün emekçilerin birleşmesinden geçtiğini ifade eden Kılıç, “Kışla birlikte gelen doğalgaz faturaları cepleri yakıyor. Semt pazarlarına gidenler sadece imrenerek sadece film izler gibi tezgahları izliyor. Gıda o kadar pahalı ki her gün zamlarla insanların yutkunarak bakıyor. 12 bin 500 lira ile kirayı da eklersen çaresizce muhtaç bir şekilde bıçak kemiğe dayandı. Artı yetti duyun sesimizi. İnsan onuruna yaraşır yaşam hakkımızı ve bizim olan emeğimizin karşılığını verin. Gelir dağılımındaki adaletsizlikten en çok emekli, dul yetim ve asgari ücretli etkileniyor. Yaşam sınırının tehdidi altındayız. 16 milyon emekli, az değiliz. Birleşmeliyiz.” ifadelerini kullandı.