CHP ESKİŞEHİR’İ EN SONA BIRAKACAK MI?

Abone Ol

Cumhuriyet Halk Partisi, aday belirleme sürecini resmen başlattı.

Önceki gün 226 belediye başkan adayı, Parti Meclisi sonrası açıklandı.

Açıklanan iller arasında 4 büyükşehir adayı ve 6 il belediye başkan adayı var. 

4 Büyükşehir arasında adaylığı daha önce zaten ilan edilen Ankara ve İstanbul var.

Balıkesir ve Bursa için de adaylar belirlenerek açıklandı.

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, affının ardından geri döndüğü partide yeniden Bolu Belediye Başkan Adayı ilan edildi.

Özcan, genel seçim öncesinde seçimi Cumhur İttifakının yeniden kazanması durumunda Bolu Belediyesi için de aday olmayacağını açıklamıştı.

Öyle görünüyor ki CHP Genel Merkezi, Özcan’ın bu isteğini kabul etmemiş!

Neyse…

Eskişehir’i ilgilendiren kısma gelelim…

Biliyorsunuz, Eskişehir’e dair gergin bir bekleyiş var.

İlk açıklanan 226 aday arasında Eskişehir’den kimse yok.

O yüzden bundan sonraki toplantılara bakacağız.

O toplantıların da çok uzun süreceği söylenemez.

Zira CHP Parti Meclisi, artık çok sık biçimde toplantılar düzenleyecek.

Söylenenlere göre her iki günde bir aday belirleme toplantıları gerçekleşecek.

Genel Merkez tarafından belirlenen adaylar, Parti Meclisinde onaya sunulup, toplantı sonrasında da onaylanan adaylar hemen açıklanacak.

Önceki gün yapılan toplantının sonuçları gibi bugün veyahut en geç yarın yine yüzlerce aday isminin açıklanacağını söyleyebiliriz.

Hatta önümüzdeki haftanın bütününü ele alırsak, bir sonraki haftanın sonunda Eskişehir adaylarını öğrenmiş oluruz.

Ancak!

Eskişehir en son açıklanan kentler arasında mı olacak, yoksa yapılacak ilk toplantının ardından mı açıklanacak?

İşte bu soru çok önemli…

İlk açıklanacak olan iller arasında Eskişehir yer alırsa sorun yok!

Beklenen isimler aday yapılıp geçilir, ancak Eskişehir son dakikaya bırakılırsa mevcut gerginlik hat safhaya ulaşır, bu gerginlik seçmene kadar da yansır.

Söylemeden geçmeyelim…

************

SAKALLI’NIN DOĞRUCULUĞU!

Burhan Sakallı, AK Parti ile özdeşleşen isimlerden…

Siyasete başladığı günden bu yana partisinde sürekli görev almış bir siyasetçi…

Odunpazarı Belediyesi’nde 10 Yıl boyunca belediye başkanlığı yaptı.

Büyükşehir Belediyesi Başkan Adaylığı verilmeyince mola verdi.

Yine yerinde duramadı.

Bu kez Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin danışmanı olarak çalıştı.

Erdoğan’ın son yerel seçim öncesinde Eskişehir ziyareti sırasında kendisini çağırdığı öğrenildi.

Eskişehir’in kendisine emanet edileceğini Sakallı’ya ilettiği belirtildi.

Sonrasında söylentiler hayata geçti.

Sakallı, partisinin Eskişehir Büyükşehir Adayı yapıldı.

Lakin kazanamadı.

Bu kaybedişin ardından Sakallı’nın partideki görevi bitmedi.

MKYK Üyesi olarak bu kez partisine hizmet etti.

Bugüne gelindiğinde ise Sakallı için yeniden bir adaylık gündemi oluştu.

İşte Burhan Sakallı ile AK Parti bu derece özdeşleşti.

+++

Buna rağmen Burhan Sakallı, diğer siyasetçiler gibi hiçbir zaman popülist siyasetin içinde olmadı.

Eğer ortada partisi adına olsa bile bir hata, bir yanlış veyahut siyasi anlamda bir tutarsızlık varsa bunu açık açık dile getirdi.

Bu konuda sürekli dikkat çekti.

Bunların en sonuncusu meclisteki kebap ziyafeti üzerine oldu.

SP’li vekil mecliste can çekişirken, ülkedeki ekonomik şartlar en zorlu günlerini yaşarken yapılanı doğru bulmadı.

Kebap partisini mecliste düzenleyen kendi partisinin vekilleri olmasına rağmen;

“Yaptığınız şey, kelimenin en hafif tabiriyle düşüncesizlik, had bilmezlik, milletten memleketten habersizlik ve aymazlık!” paylaşımını yaptı.

Sakallı, ne olursa olsun doğruya doğru yanlışa yanlış denilmesi gerektiğini gösteren siyasetçilerden olmayı başardı.

***************

TEŞKİLATLAR DA PARTİ BİNALARINA KAPANDI!

Siyaset artık sahada değil, genel merkezlerin koridorlarında yapılıyor.

Şehirlerde ne oluyor, halk kimden yana, vatandaşın talebi nedir?

Bu sorulara dönüp bakan bile yok!

Sözüm ona anketler, yoklamalar, saha çalışmaları falan yapılıyor deniliyor ama;

Hepsinin sonucunu ne parti yetkilileri biliyor ne de seçmen biliyor.

Son kararı parti genel merkezleri veriyor ve;

Vatandaşın önüne “Seçin” diye sürülüyor.

Buna da “Türk usulü demokrasi” deniliyor.

+++

Meselenin bir de teşkilatlar kısmı var.

Parti organlarında çeşitli görevlerle gece gündüz koşturanları görüyoruz.

Ramazan, oruç demeden, kar, kış dinlemeden bir orada bir burada partisini anlatmaya çalışanlar var.

Daha doğrusu eskiden vardı, şimdilerde bu denli parti davası güdenleri çok izleyemiyoruz.

Dedik ya, artık siyaset sahada değil parti merkezlerinde yapılıyor diye.

İşte bu yüzden partilerin teşkilatlarında görev alan isimler de bir bir vatandaşın arasından ayrılıyor.

Birçoğu yapması gereken ziyaretleri erteliyor.

Yine tamamına yakınının yaptıkları çalışmaları “göstermelik” olmaktan öteye geçmiyor.

Hatta ve hatta partililer kendi partililerini ziyaret edip, adına da “Seçim çalışması” diyerek dosyalıyor.

Genel Merkeze de o dosyaları “Çalışıyoruz” diyerek gönderiyor.

Kısacası;

Siyaset genel merkezler eliyle parti binalarına taşındı.

Taşra da bu geleneğe çabuk uyum sağladı.

Teşkilatlar da siyaseti sahada yapmak yerine il, ilçe binalarında kapalı kapılar arkasında yapar oldu…