Yaklaşık 2 bin avukatın oy kullanacağı baro başkanı seçimi öncesinde, Avukat Günaydın, baronun mevcut yapısında önemli eksiklikler olduğunu, baronun daha şeffaf, etkin, sürdürülebilir ve yenilikçi bir yapıya kavuşturulması gerektiğini vurguladı.
AVUKATLARDA AİDİYET DUYGUSUNU HİSSETMELİ
Avukatların, kendi meslek örgütlerinin yanında olduklarını hissetmeleri gerektiğini belirten Günaydın, son zamanlarda bu durumun tam tersi bir yönde ilerlediğini dile getirerek, “Özellikle genç meslektaşlarımın ve üstatlarımla bu konuyu değerlendirerek açıkçası son zamanlarda baro yönetiminde yer alan bir yapısal yanlışlıkların, açıkçası etkinlikler ve faaliyetlerin yeterince avukatın yanında olamayışının gerekçeleriyle bizde bu yola çıktık ve ekibimizle adaylığımızı koyduk. Gördüğüm eksiklikler öncelikle “Nasıl bir baro olmalı?” sorusuna cevap aramak gerekiyor. Baronun öncelikle avukatın yanında olduğunu hissetmesi gerekiyor. Bir avukatın kendi meslek örgütünün yanında olmasını hissetmek istiyor. Maalesef bu son zamanlarda yaşadığımız durum bunun aksini gösterdi. İşleyişte en önemli nokta, barolar sadece bir sivil toplum kuruluşu değil bir meslek örgütü ve kamu kurumu niteliğinde bir meslek örgütüdür. Meslektaşlarının haklarını ararken toplumsal bir takım görevleri de var. İnsan haklarını ve toplumdaki tüm temel hak ve özgürlüklerinin de savunucusu olmak gibi önemli bir işlevi de var. Dolaysıyla buda ancak avukatlık mesleğinin gerçekten yargının kurucu ve asli unsuru olan savunmayı temsil eden bir mesleğinde birlikte hareket ederek dayanışmayla yürütülmesi gerekiyor. Ben hep söylerim tabii ki rekabete dayalı bir meslektir ama rekaberlik yani rekabet ederken de beraber olabilmeliyiz ve bunun yolu da dayanışmadan geçiyor. Bu gördüğümüz eksiklikler üzerine açıkçası bu değişimi baroda da göstermek üzere ve halef selef ilişkisini de kırmak bir vesait sistemini kırmak adına aday oldum” dedi.
MESLEKTAŞLARIMIZIN YANINDA OLACAĞIM
Seçildiği takdirde yapacağı faaliyetlerden bahseden Günaydın, “Öncelikle meslektaşlarımızın her konuda yanında olacağımı belirtmek istiyorum. Son zamanlarda yaşadığımız ekonomik sosyal sorunlar avukatlık mesleğinin giderek yapılamaz hale getirmekte. Özellikle genç meslektaşlarımla bu süreçte çok yakın temasta bulundum ve onları dinledim. Sorunlarımız çok fazla tabii bunları çözüme ulaştırmanın yolu öncelikle mesleki dayanışma ve bunların belli platformlarda arayışlarına gideceğiz. En önemlisi tabii ki barolar birliği düzeyinde, meclis düzeyinde ama Eskişehir Barosu meslektaşları olarak burada da bu değişimi gerçekleştirmek üzere tüm meslektaşlarımıza öncelikle bir yapının içerisinde, aidiyet unsuru kazanmaları için çaba göstereceğiz. Meslektaş olarak yanında bir baro olmasını sağlayan çalışmalar yapacağız” diye ifade etti.
AVUKATLAR İÇİN EKONOMİK AVANTAJ SAĞLAYAN PROJELERİMİZ VAR
Günaydın, hayata geçireceği projelerden bahsederken en önemli unsurun eğitim olduğunu söyleyerek, “En önemli projelerimizden bir tanesi dijital dönüşüm çağındayız ve mesleğin yapılış biçimiyle de ilgili baromuzun ihtiyaç duyduğu bu dijital dönüşümü kendi aramızdaki etkileşimi sağlayacak yapılar organize etmek istiyoruz. Bunun yanı sıra en önem verdiğimiz şey, eğitimdir. Yeni alanlar yani genç meslektaşlarımız için hukukun değişik alanlarda çeşitlendirerek çok daha farklı eğitimleri organize etmek istiyoruz gerçekten bununla ilgili bağlı çalışan avukatlarımızın çok ciddi sorunları var. Çünkü ekonomik sorunlarla birlikte bazen mobbingle de mücadele etmek gerekiyor bu da önemsediğimiz bir konu. Bu ekonomik sorunlara baro nasıl çözüm üretir, bununla ilgili de projelerimiz var. Öncelikle aidiyeti hissederek birlikte daha güçlü olabilmek adına meslektaşlarımızı bir araya getirmek için bir çok projeyi hayata geçireceğiz. Ekonomik avantajlar sağlayan projelerimiz var özellikle avukatlar için. Eskişehir’de ve ulusalda hizmet sunan genç meslektaşlarımız için ofis açmak çok büyük bir problem. Dolayısıyla birlikte çalışma ofislerinin mümkünse şehrin farklı noktalarında ortak çalışma alanları hem de buralarda workshopları yapabileceğimiz, atölye çalışmaları yapabileceğimiz ve farklı eğitimleri de yapabileceğimiz alanlar oluşturacağız. Bunun yanı sıra tabii ki meslektaşlarımızın global vizyonunu sağlayabilmek adına onların yabancı dil eğitimi olmak üzere farklı alanlarda, ilgi alanlarına göre özel eğitimler planlamayı hedefliyoruz daha bunun gibi bir çok projeyi hayata geçireceğiz” dedi.