KILIÇDAROĞLU’ kendisini konumlandırmıştı. Hedef Çankaya’ ya..
CHP’nin genel başkanı.
Parti tüzüğünü, programını çiğnedi.
Ses çıkmadı.
Sesi çıkaranları partiden gönderdi.
CHP’nin temel sorunları derinlerde…
Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi demek olanaksız.
Göremediler.
14 ve 28 Mayıs seçimlerindeki Türkiye haritasına bakın.
Sonuçlar belli.
Türkiye muhafazakârlaşıyor.
*****
Kılıçdaroğlu parti olarak seçimlere girseydi daha başarılı olurdu.
Ön seçim yapsaydı partili üye çalışırdı.
Milletvekili adayları çok daha çaba gösterebilirdi..
CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu, tabanı tanımıyor. Seçmenin sosyolojisini, psikolojik tepkilerini bilmiyor.
Genel merkezle, taşra örgütleri ile siyasal iletişimi kopuk.
Çevresini, musilaj sarmış.
Kral çıplak diyen yok..
CHP enfekte olmuş durumda.
*****
Yuvarlak masası ilkesiz kurulmuştu.
Yanlış stratejiler ve söylem birliği yoktu..
Her şey Erdoğan karşıtlığı üzerine kurgulanmıştı.
Sonuç hezimet.
12 seçim kaybetmiş bir genel başkan olarak tarihe geçti..
Liderlik başka bir şey..
*****
Nevşin CHP taraftarı olsa da iyi bir gazetecidir. Bu seçim mağlubiyetinin nedenlerine tepki göstermiş. Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden cumhurbaşkanı seçilmesi sonrası, muhalefete oy verenler tarafından ortaya atılan iddialara sert yanıt vermiş..
Nevşin Mengü’de bu yalan tepki göstermiş. Diyor ki; Gerçekçi değilsiniz kendinizle yüzleşmezseniz kaybetmeye devam edeceksiniz! CHP’ liler başarısızlığın nedenlerine kılıf bulmaya çalışıyorlar… Neymiş efendim; milyonlarca Suriyeli oy kullanmış… Kılıçdaroğlu'nun, Erdoğan'dan yaklaşık 2 milyon 250 bin oy fark yemesini hazmedemeyen muhalifler, "Milyonlarca Suriyeli oy kullandı" yalanına sarılmış.
Daha ne desin. Kılıçdaroğlu, 12 seçimdir CHP’ ye oy veren seçmenini boynu bükük kalmış. Kılıçdaroğlu koltuğu bırakmıyor.
Birinin kral çıplak demesi lazım.
Yeter! Artık. CHP’ yi gagaladıkları.
Erdoğan boşuna karşısına Bay kemali istememiş?
İşi garantilemiş..
Adam % 52..oy almış..
Sandıktan çıkan sonuç. Bu kafayla yedi düvel bir araya gelseniz yenemezsiniz.
*****
KIILIÇDAROĞLU ile olmadı..
Sipariş edilmiş kurultay delegeleri ile genel başkan olabilirsiniz.
Amma ve lakin Türkiye’yi yönetmeye hazır değilsiniz..
Muhalefet yenildi. Öz eleştiri yapmaları gerekir. Ancak reel olarak yapamazlar. Yapanları, kapı dışarı ederler..
İş, kurultay sürecine kadar uzanır. Muharrem İnce’ye, CHP’ nin içinden bazıları tarafından kumpaslar kurulmuştu. Kurultay sürecinde, İnce’nin genel başkan aday olması için, kurultay delegeleri imza vermişlerdi. Sonra verdikleri imzaları genel merkez yöneticilerinin baskıları sonucunda geriye çekmişlerdi.
Sonra Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’ye gel buraya Muharrem diyerek 12. Cumhurbaşkanı adayı yaptı.
Yanında, ittifaklar yoktu.
CHP’ de yanındaymış gibi yaptı. Arkasından numaralar çevirdiler ve itibar suikastı yaptılar..
Çünkü, CHP’ nin besleme kalemşorları, trolleri vardı.
İnce, işi uyandı ve dedi ki “adam kazandı”!
Vay! Bunu nasıl söylersin? Diyerek linç kampanyasına maruz kaldı. İnce, gerekçelerini söyleyerek CHP’ den ayrıldı ve memleket partisini kurdu.
Kendisine göre bir strateji çizmişti. Genç bir kitlesi vardı. Etkili konuşmaları vardı. Bire bir, insanlarla temas ediyordu..
Samimi bir Atatürkçü’ ydü. Adaylığı sırasında haber karartmaları uygulandı..
Halkçı geçinen TV ekranlarına çıkartılmadı.
Ekran yasağı gelmişti. İnce’nin sesini kestiler.
*****
13. Cumhurbaşkanı adayı olmak için 100 bin imzayı bularak aday oldu. Vay! sen misin Kılıçdaroğlu na karşı aday olan! Yahu demokratik hakkı değil midir? Nayır olmaz! Yoğun bir linç kampanyası yapıldı. Kumpaslar kuruldu. Montaj kasetler piyasaya sürüldü. İtibar suikastı yapıldı.
Seçim pusulası basıldı.
Kılıçdaroğlu’nun kaybedeceğini biliyordu? Bu sorumluluğu üstlenmemek için adaylıktan feragat etti.
Buna rağmen oy çıktı.
Ona yapılanları kamuoyu biliyor.
Bu seçimler siyasi tarihte araştırmalara konu alacak, doktora tezi niteliğinde bir araştırma.
Sahip olduğunuz durumu kaderiniz zannedersiniz. Öğrenilmiş çaresizlik sendromunu yaşarsınız.
*****.
Şimdi ne diyelim… Adama kazanmadı mı diyelim.
Sandıktan çıktı.
Masadakiler yan gelip yattı. bebecan, sero Ahmet’ in en ufacık katkısı olmadı.
"Adam kazandı".
Kılıçdaroğlu neden hala istifa etmiyor. Muhalefet’ in genel başkanları neden istifa etmedi.
Bu kadar da pişkinlik olmaz. Zannediyordum ki, Kılıçdaroğlu başarısızlıktan sonra istifa eder. Böyle diyorlardı. Batı demokrasilerden örnekler veriyorlardı..
Şimdi muhalefet için muhasebe zamanı.
****
ESKİDEN SİYASETİN DİLİNDE NEZAKET VARDI.
Muharrem İnce hastalanmıştı. Bir süre hastanede yatmıştı. Annesi de hasta. İlk arayanlardan biride Cumhurbaşkanı Erdoğan’dı. Var mı yapabileceğim bir şey dedi. Konuştu.
Kılıçdaroğlu da kendisini telefonla aramış geçmiş olsun demiş ve Tandoğan mitingine davet etmiş.
Aralarındaki fark.
****
Daha önce de Süleyman Demirel, hastalanmış uzun süre hastanede yatmıştı... Zatürre teşhisi konulmuştu.. Hastanede ziyaretçi yasağı vardı. Erdoğan hakkında anlık bilgiler alıyordu. Demirel evine çıkınca ziyaret etti..
Demirel ile aralarında samimi bir konuşma geçti..
Deniz Baykal kısmi felç geçirmişti..
Hastalığı ile yakından ilgilendi. Almanya da özel bir tedavi merkezine gönderdi ve günlük takip etti..
Hastalığı ile sürekli bilgiler alıyordu.
Politikada, böyle sahnelerin özlemini çekiyor.
****
Yılmaz Büyükerşen Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından yazılı bir açıklama yaptı. "Sandıktan çıkan iradeye saygı duyuyor, seçim sonuçlarının ülkemize hayırlı olmasını diliyorum" …
Şimdi sırada 2024 Martında yapılacak belediye başkanlığı seçimleri. ERDOĞAN Türkiye haritasına bakınca kırmızı bölgeler dikkat çekiyor.
Bozkırın ortasında kalan Eskişehir’e, Ankara’ya göz dikilmiş durumda.
Stratejiler hazır.
Yerel seçimlerin sosyolojisi başkadır… Kent rantının paylaşılmasıdır. Önemli bir yerel aktördür Prof.Dr. Büyükerşen..
Herkes hazırlıklarını yapması gerekiyor. Moral ve motivasyon iktidardan yana…
Değişim gerçekleşmedi. Birleşe birleşe kazanacağız sloganına kimse itibar etmedi.
2024 ‘ de çok rasyonel, akılcı olanlar, güçlü teşkilat ve üye yapısı olanlar seçimleri göğüsler.
Planları projeleri olanlar ipi göğüsler..
1019-2024 arası gerçekleştirdikleri eserleri halka doğru anlatanlar ipi göğüsler..
Eskişehir’ li iktidar nimetlerinden faydalanmak istiyor. Buda AKP den seçilen milletvekillerinin çalışmalarına bağlı..
Artık bakan değiller.
Fakat unutmayınız ki, şehrin anahtarı “Yılmaz Büyükerşen’dedir”. Seçimin nasıl kazanacağını AKP’ li ler den çok daha iyi biliyor!
Asla unutmayın!