Değişir. AKP iktidardaysa değişir. Bu kadar sık ekonomi yönetimi değiştirilirse, OVP’ de sık sık değişir.

Bunda yadırganacak bir şey yok.

O kadar alıştık ki. Her maliye bakanı değiştiğinde merkez bankası başkanı değişir ve hemen bir OVP hazırlanır.  Rakamlar boğulmuş  power- point dosyaları hazırlanır ve ekonomik çevrelere anlatılır..

İşte MB enflasyonla mücadelesi..ihracat-ithalat..ekonomide büyüme hedefleri. Dolar-EURA kuru, banka ticari faizleri, exim bank kredileri, sanayi ve tarımda büyüme, turizmde beklentiler falan filan..

Ekonominin aktörleri buna göre kendilerine plan –program yaparlar. Fakat, gerçek yaşamda böyle olmaz.

Son 3 yıldır OVP’ lerdeki hedeflerde çok büyük sapmalar oldu. Bu kadar hesap hatası olur muymuş? Oluyor işte. Bu hesaplar bilerek böyle yapılıyor..

Yoksa OVP’ lerin hiçbir işe yaramadıklarını hem yurttaşlar, hem de piyasa yapıcıları biliyor..

En başta TÜİK rakamları geliyor. Halk bu her ay düzenli açıklanan rakamlara hiç inanmıyor. Çünkü çarşı –Pazar bu rakamları teyit etmiyor..

Türk ekonomisinin artık MR’ nı da çekemez olduk. Ekonomi yönetimi o kadar çok hatalar yapıyor ki!

İlk önce bilmeden veya deneme amaçlı hatalar zannediyordum..

Peki ne zamandan beri.

AKP iktidar olduğundan beri…Şimdiye kadar kısmen istikrarlı ve başarılı olduğu dönemlerde bile OVP’ ların başarı oranı pek yüksek değil..

Programda önemli sapmalar o zamanda vardı..

Ama en azından bazı kurumların güvenirliliği bu kadar sorgulanmamıştı..

MB, Hazine müsteşarlığı, DPT, DİE, gibi kurumların güvenirliği kamu oyunda bu kadar tartışma konusu olmamıştı..

Gerçi, AKP hükümeti tarafından DPT bilerek ve istenerek kapatıldı. Bağımsız kurumlara şimdi ne kadar çok ihtiyaç duyduğumuz ortada..

O dönem yarım yamalak da olsa parlamenter sistem işliyordu. Denetim mekanizmaları vardı. Şimdi bunların hepsi entübe edildi. 

Hiçbir kurum bugünkü kadar yozlaştırılmamıştı. Maalesef bu yozlaştırma politikaları bilerek ve istenerek mütedeyyin muhafazakâr politikaları yürüten AKP tarafından yapıldı.

Bütün OVP’ leri aşağı yukarı hepsini okudum sayılır. Arşivimde hepsini saklarım. tekrar tekrar okur durum değerlendirmesi yaparım.

Sonuç şu. Şimdiye kadar hiçbir OVP başarılı olmamış..% 50 ile % 180 arası önemli sapmalar görüyorsunuz.

Verilerin hiç biri doğru çıkmıyor.

Bir örnek. Kendini iyi hissetmiyorsun polikliniğe gittin doktor ilk önce  senin kan ve idrar tahlili istiyorlar.

sonra tansiyon, MR vesaire.. Ondan sonra bunların doğru olduğu umarak doktorun önüne gidiyorsun

Doktor da ekranından çakan rapor değerlerine bir bakıyor, bakıyor Ona göre bir teşhis koyuyor…

 Şimdi bizim bu ekonomi polikliniğindeki sıkıntımız şu?

Bütün veriler yalan, yanlış ve eksik. Hep temennilerle dolu bir çok masal anlatıyorlar.

Ne diyorlar bize. Enflasyon düşüyor. Enflasyon düşmüyor endeks düşüyor. İkisi farklı şeyler.

İşte baharda düşer dediler. Düşmedi.

Yaz mevsiminde düşer dediler düşmedi.

Şimdi güz mevsimindeyiz.

Yok, yaz etkisi, baz etkisi, caz etkisi derken eylüldeyiz yılsonu hedeflerinde tekrar OVP beklentileri değişti.

Baz etkisi geçtiği zaman hükümet enflasyonu bak düşürüyoruz söylemini kaybedecek ister istemez. Güz etkisi geliyor, baz etkisi gidiyor.

Yani yüksek enflasyon ortamı devam edecek. Bu gün okullar açıldı. Korkunç bir yük getirdi. Bunun enflasyon olarak etkisi olacak.

Geçmişe yönelik Eylül ve Ekim’e baktığımız zaman onu zaten hissediyorsun. Yani bu sene yapmayacağız bu sene güz etkisi olmayacak diyemiyorsun… 

Ben kamu olarak zamları birikmiş enflasyona göre yaparım ve fakat sen gelecekteki programa göre, beklentilere göre zam yap. Benim beklentime göre zam yap ki, ben hedeflerimi tutturabileyim.

Şimdiden söyleyeyim ne kalkınma/ büyüme, nede enflasyon hedefleri tutacak.

Eğer sen şimdi ben büyümeden taviz vermem, hem de ekonomide büyürüm hem enflasyonu çözerim gibi bir hayal kurmayın…

Bu imkânsız.

Zira AK parti zenginleri sever.

Bu gün okullar açılıyor. Allah fakire fukaraya! Yardım etsin.22 yıllık AKP iktidarında MEB dökülüyor. Kayıt paraları zirve yaptı.

Eğitim zaten dökülüyor. Düşünün MEB okullara hizmetli bile istihdam edemiyor. Onları velilere bırakmış. Güvenlikte öyle..

Peki, bu devlet ne işe yarar o zaman?

Öğrencilerin, üstü, başı, kıyafeti, ayakkabısı, beden eğitimi takımı, defteri, kalemi, servis ücretleri derken en ucuzu bile cepleri yaktı. Kredi kartları çoktan üst limitleri doldurdu. Yakında o da patlar..

Düşünün fakirin halini.

Zenginde, avantadan yaşayanların hiçbir sorunu yok ki… Onlar çocuklarını özel kolejlere, Amerika’ya, İngiltere’ye, Fransa’ya, İsviçre’ye, Avusturya’ya gönderiyorlar. Hiç biri imam hatibe göndermiyorlar.

Bir zamanların OVP sine göre Bu yıl 25 bin dolar kişi başına milli gelirimiz olacaktı? Yersen..

 Burası Türkiye!...İktidarda ADALET VE KALKINMA PARTİSİ var. Tam 22 yıldır.

Durmak yooookkkk.palavralara,masalllaraaaa devam…