Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Talat Yalaz, Emek ve Demokrasi Platformu adına yaptığı açıklamada, 12 Eylül darbesinin mirası olan hukuksuzlukların günümüzde tek adam rejimiyle devam ettiğini dile getirdi.

12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 44 yıl geçmesine rağmen, darbenin yarattığı hukuksuzlukların ve baskıların günümüzde de devam ettiğini belirten Yalaz, “Anayasayı, yasaları işine gelmediğinde yok sayan, tüm yetkilerin bir kişide toplandığı günümüz tek adam rejimi 12 Eylül darbe rejimine ne kadar da benziyor. Darbe sonrası 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. 7 bin kişi için idam cezası istendi ve 517 kişiye idam cezası verildi. Haklarında idam cezası verilenlerden 50'si asıldı” dedi.

"TOPRAĞINA SAHİP ÇIKANLARI HAİN İLAN EDİYORLAR"

Eskişehir'de Gaziler Günü'nde dolu dolu etkinlik! Eskişehir'de Gaziler Günü'nde dolu dolu etkinlik!

12 Eylül'ün sınıfsal bir saldırı olduğunu vurgulayan Yalaz, “12 Eylül darbesi; Türkiye kapitalizminin, 70’lerin sonundaki güçlü işçi sınıfı ve halk hareketi karşısında girdiği krize karşı, devlet ve sermayenin ürettiği şiddet dolu acı bir reçetedir. Emekçilerin direnci nedeniyle uygulanamayan 24 Ocak kararları tank, dipçik, idam ve işkence zoruyla uygulandı. Kenan Evren cuntası, yerel ve uluslararası güçlerin gözü kara işbirlikçisi olarak sahne aldı. O günden bugüne tüm iktidarlar 24 Ocak kararlarının gereğini yaptı. Özelleştirmelerle kamuya ait yatırımlar kişilere, yerli yabancı sermaye gruplarına devredildi. İşçilerin, emekçilerin tarihsel kazanılmış hakları ellerinden alındı. AKP iktidarı ise döneminde neredeyse satılacak kamu yatırımı bırakmadı, bu nedenle suyumuza, ormanlarımıza, doğamıza saldırıyorlar. Yakıyor, kazıyor, yağmalıyor ve yağmalatıyorlar. İşgal gücü gibi suyuna, toprağına, doğasına sahip çıkanları da hain ilan ediyorlar” ifadelerini kullandı.

"AK Parti iktidarından kurtulmanın ilk adımı..."

Yalaz, son olarak, AKP hükümeti ve müttefiklerinin iktidarından kurtulmanın, Türkiye’nin darbelerden ve hukuksuzluklardan arınması için ilk adım olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti: “12 Eylül, işkencenin, infazların, gözaltında kaybetmelerin, karanlık zindanların, uzun ve eziyetli tutuklamaların büyük pervasızlıkla kullanıldığı bir siyasal saldırıdır. Darbecilerin mirası kendisinden sonraki tüm iktidarlar tarafından sahiplenilmiştir. 12 Eylül’le hesaplaşma bugünü ve geride kalan 44 yılı içermeden tamamlanamaz. Tüm ezilenler, yok sayılanlar için bugünün görevi; AKP hükümetinin 15 Temmuz darbe girişimini Allah’ın bir lütfu sayarak inşa etmeye çalıştığı fiili darbe rejimini ve tek adam yönetimini meşru ve yasal yollarla biran önce sona erdirmek, bağımsız, demokratik, özgürlükçü laik bir Türkiye için demokrasi ve insan hakları mücadelesini yükseltmek ve işçilerin, emekçilerin, halkların egemenliğini kurmak için tüm ezilenler, yok sayılanlar olarak bahanesiz birleşik toplumsal muhalefet mücadele içinde yer almak olmalıdır”

 

Kaynak: HABER MERKEZİ