Şöhrete aldanma davulun sesi
Uzaktan yürekler yakar demişler
MEVCÎ (Kimliği hakkında bilgi yok)

Ulular hoş demiş düşünüp ince
El elden üstündür arşa varınca
MİR'ÂTÎ (19. YY)

Varlıkta darlık yok yoklukta dirlik
Gece gündüz çalış kazan demişler
MİR'ATÎ (19. YY)

Yapı taşı kalmaz asla yapıdan
Deve yerine deve çöker demişler
YESARÎ (1835-1902)

Yeğni taşa kıç silerler daima
Batman döğer ağır duran demişler
REFİKÎ (19.YY)

Yetişir kanaat devlet istersen
Tükenmez alemde nimet istersen
GEDAYÎ (19.YY)

Yılanı küçükken ez büyütme ha
Büyütürsen olur başına bela
MESTÎ (Tosyalı Saatçi Mahir, 19.YY)

Yüce olur ise her ne kadar dağ
Yol üstünden aşar yakın u ırağ
GÜVAHÎ (16. YY)

Dünya bir köprü ya bir kervansaray
Muttasıl konan göçer yoksulu bay
(Yazıcızade Selahattin)(Kimliği hakkında bilgi yok)

Her güzel alemde dengini bulmaz
Dökülen çanaklar meseldir dolmaz.
SEYRANÎ (1800-1866)

Zevkine aldanma tapma dünyaya
Dünya malı burda kalsa gerekdür
(Genç Abdal)(Kimliği hakkında bilgi yok)

Neye gam çekersin hey koca sersem
Dertsiz baş mı olur ademiz madem
GÜVAHÎ (16. YY)

Biz dahi biliriz bir tutam ottur
Deveyi uçuran yardan demişler
REFİKÎ (19.YY)

Dibi görünmedik suya çemrenme
Hale şükret alalara imrenme
YESARÎ (1835-1902)

Doğru söz acıdır derler darılma
Her çarlıya nam diye sarılma
MERDÜMÎ (? -1863)

Kaynak: DİLÇİN Dehri, Edebiyatımızda Atasözleri 1, TDK Yayınları, Tıpkı Basım, Ankara 2018