Bu haftaki yazıma bir soru ile başlamak istiyorum.
Siyaset nedir?
Siyaset güncel sözlükte şöyle tanımlanmakta: Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış.
Bu söz konusu özel görüş ve anlayışa dair yurttaşın yaklaşımı rasyonel tercihler üzerinden mi yoksa tutkular üzerinden mi olmakta, bunu irdelemek gerekiyor. Seçenlerin siyaset kurumuna olan bakış açısı, siyasetin de aynı seçenleri etkileme biçimlerini doğrudan bir şekilde belirlemektedir. Yani karşılıklı bir belirleyicilik söz konusudur.
Her döneme, her topluma göre, siyasetin yurttaşları etkileme biçimleri farklılık gösterir, her yerde seyir eden siyaset anlayışı farklıdır. Keza her döneme, her bir topluma göre de seçenlerin siyaseti etkileme biçimleri de değişkenlik göstermektedir.
Bu bağlamda ülke siyesetlerinin ana belirleyicisi olan seçenlerin tercih noktasında duyguyu mu yoksa aklı mı öncelediğine bakmak gerekiyor. Bu noktada tespit amaçlı bir karşılaştırma üzerinden gidelim.
Spor kulüpleri ve siyasi partiler
Herhangi bir spor kulübünü tutmakla ki burada tutku devreye girer, herhangi bir siyasi partinin tercih nedeni olması durumu arasında derin farklılıklar vardır. Elmayla armut gibi.
Peki, ya elmayla armut birbirine karışırsa
Kendimden örneklersem; ben Fenerbahçeliyim, bir spor kulübünden tarafım, taraftarıyım, ama aynı tavrı bir siyasi parti üzerinden kendi adıma kodlayamam. Yani ben x partiliyim, Y partiliyim diyemem, dememeliyim de! Ülke de yaşayan her bir vatandaş, her bir seçen ülkede yapılan siyasetin bir şekilde muhatabıdır. Siyasi partilere veya siyasilere olan yakınlığı taraftarlık olgusu üzerinden betimlemenin doğru sonuçlar verdiğini söyleyemeyiz. Spor kulüplerine az veya çok bir tutkuyla bağlısınızdır. O tutku ki en objektif olabilen insanı bile rasyonellikten çıkartıp körü körüne misali bir noktaya çekebilir. Bu da olsa olsa tatlı bir atışmanın konusu olur. Oysaki siyasilere ve partilerine tutkulu bir taraftarlık güdüsüyle bakmanın yaşamsal maliyeti hayatın içine bırakılan ekşi bir tat olmakta çoğunlukla. Siyasiler ve onların partileri, seçenler için tercih unsurlarıdır. Takım tutar gibi siyasi parti tuttuğunuzda tercihe giden yoldaki akıl süzgecini bertaraf edersiniz. Olması gereken akılcı gerekçelerden uzaklaşıp, sığ bir atmosferin içine çekilirsiniz.
Siyasi parti tercihi akli bir tercihtir. Siyasette duygulardan ziyade akıl devrede olmalıdır. Siyasette 'sevgi' ve 'nefret' gibi duygusal kavramlardan ziyade 'fayda' ve 'zarar' gibi zihinle ölçülebilen kavramlar ön planda tutulmalıdır.
Siyasi tercihler zaman içinde değişir, gelişir, olgunlaşır. Bu yaşanılan hayatın normalidir. Takım tutar gibi siyasî parti tuttuğunuzda hayatın akışındaki o değişimleri de ıskalamış olursunuz.