Odunpazarı belediye Başkanı Sayın kazım Kurt meclis kararını dün itibarı ile imzalamış ve T.C. Odunpazarı Kaymakamlığına göndermiş…

En geç 1 hafta içinde imzalanıp geri gelecek… Onay makamı değil Kaymakamlık…

Anlatsak uzun sürer, prosedür bu!

***

Peki, şimdi ne olacak?

Diyelim ki ruhsat talep eden kişi geldi, başvurusunu yaptı…

Bu imzadan sonra ruhsat verilebilir!

Lakin Emniyet'ten ve Odunpazarı Kaymakamlığından olur almak zorunda…

İçkili yerler maddelerinde 'bağlı bulunulan Kaymakamlığa ve Emniyet'e sorulur' maddesi var bildiğim kadarıyla…

Yürütmeyi durdurma kararı verilirse, ruhsat verilemez /o ayrı konu…

Ne var bunda diyebilirsiniz…

Çarşamba günkü ES TV Fikir Meydanı programımızda izleyicilerimize '18.11.2020 itibarı ile Sayın Kazım Kurt daha imzalanmadı bilgisi var elimizde' demiştik…

Çünkü Meclis kararı sonrası başkanın imza atması gerekiyor...
Kaldı ki, Sayın Kurt'un ret yetkisi de var(dı)

Önemli bir bilgiydi, lakin dün öğleden sonra imzalamış ve yazımızın başında ifade ettiğimiz üzere T.C. Odunpazarı Kaymakamlığına göndermiş…

Prosedür bu!

Gelin süreci hızlıca değerlendirelim…

ODUNPAZARI BÖLGESİ İÇKİLİ YERLER TARTIŞMASI…

Süreci kısaca özetleyelim…

Konu Şubat 2020'de gündeme gelmiş…

Salgın nedeniyle Eylül ayına kalmış…

Daha sonra komisyona sevk edilmiş…

İddia edildiğine göre, kurum raporları olumsuz gelmiş…

Komisyon sürecinde bilgimiz oldu ve 6 Kasım'da '2. BARLAR SOKAĞI MI GELİYOR?' Başlıklı bir köşe yazısı kaleme almıştım…

Malumunuz aynı gün oy çokluğu ile meclisten geçti…
Sonrası malum…

Meclis üyesi sayıları:

CHP: 23 (Kazım Kurt dahil)
Adalet ve Kalkınma Partisi: 11
MHP: 4

Peşinen ifade edeyim, bu konu alkole karşıyım - değilim tartışması değildir…
Hatta siyasi bir konu da değildir…

Sosyolojik, toplumsal bir konu bu!

Kaldı ki, salgın döneminde zamanlamanın, belirlenen yerlerin, ısrarın yanlış olduğu kanaatindeyim…

Elbette ki belediyeler ruhsat verecek, elbette ki yer, sokak, cadde gösterecek…

Kaldı ki, bir belediyenin ruhsat vermesi hukuki bir işlemdir ve dahi doğaldır…

Belediyelerin başvuru taleplerine dilekçelere cevap verme zorunluluğu olduğunu da hatırlatalım…

Diğer yandan, (şartları ağır olsa da) işletmeler Turizm bakanlığından da ruhsat alabiliyor… Eskişehir'de örnekleri var!

ESKİŞEHİR'DE Kİ İÇKİLİ MEKÂN SAYISI…

Araştırmalarımızda, Eskişehir'de toplam166 tane ruhsatlı yer mevcut…
112 tanesi Tepebaşında…
Diğerleri Odunpazarı bölgesinde…
Şimdi ise 92 işletmeye ruhsat verilmesi söz konusu...
Kabul olursa mevcut 3 katına çıkıyor…
Samsun, Denizli, Kocaeli başta olmak üzere birçok ilden fazla…

Hatta bu durum ES TV Fikir Meydanı programımızda gündeme geldiğinde, Odunpazarı'nda ihtiyaç görülüyor düşüncesine katılmadığımı, bunun sosyolojik bir olay olduğunu, Odunpazarı bölgesinin kendine has özellikleri içinde barındırdığını örneklerle açıklamaya çalışmıştım…

Diğer yandan Tepebaşı bölgesinde de ruhsat ağırlığı zaten bir bölgede, yaygın değil…
Yani Sütlüce, Esentepe neyse, 71 Evler, Emek o…


RUHSAT TALEP EDİLEN YERLER!

Adalar Sokak, Başarılı Sokak, Kayhan Sokak, Millet Caddesi, Fakülte Sokak, Sarılar Sokak, Nilüfer Sokak, 511. Sokak içkili yerler bölgesi ilan edildi…

Kimi yerde 2 numara ile 25 numara arası tüm dükkanlar.
Kimi yerde 2 ruhsat talebi mevcut…
Büyükdere'de 2 adet var mesela, nokta atışı gibi…
ESOGÜ'nün karşısında 2 cadde (Millet Caddesinde 9 dükkan)
Hatta yeni yapılan o büyük binanın altlarının tamamına iddiası mevcut…
Daha da ilginç olan ise 3 sokakta ruhsat talebi dahi yokmuş, bunu kim ilave ettiği merak konusu…

NİLÜFER CADDESİ MESELESİ…

Nilüfer caddesindeki mekana ruhsat verilme talebi var…
İşletme sahibinin 'en yakın ruhsatlı yer 3 km 200 m' diye talepte bulunduğu iddiası var…
Okullara yakın, ailelerin kahvaltı yaptığı, çay-kahve içtiği, öğrenci velilerinin toplantılar /günler yaptığı nezih bir mekan(dı)
Halk pazarının ve sitelerin dizinin dibinde…
Şimdi ise ruhsat talebi var…

Bu nokta atışı değil de nedir?
Neden Nilüfer caddesinin tamamına verilmedi?
İlerleyen zamanlarda ya o caddede başka işletmelerde ruhsat talebinde bulunursa ve/veya tamamına ruhsat verilirse ne olacak? Buna kim hayır diyebilecek?
(Vural Caddesi örneği önümüzde)

Bu ne perhiz ne lahana turşusu.

YARGIYA TAŞINIYOR…

MHP'li 4 meclis üyesi Avukata vekalet verdi (18.11.2020)
Artık iş yargıda, yargı kararını beklemek lazım…
Adalet ve kalkınma Partili meclis üyeleri de aynı avukatla yürüyeceğini öğrendim…
Hatta bir bilgi daha vereyim…

T.C. Odunpazarı Kaymakamlığının kesin olarak işi yargıya taşıyacağını öğrendim… Ve Hatta T.C Eskişehir Emniyet Müdürlüğü'nde…

T.C. Eskişehir Valiliği sürece dahil olursa kimse şaşırmasın…

İMZA STANDI AÇILDI…

Geçte olsa birçok STK tepki verdi sürece… Sokaklara döküldü…
Geçte olsa diyorum çünkü bu iş şubat 2020 tarihinden bu yana belliydi..
Hatta MHP Odunpazarı İlçe Teşkilatı imza standı açtı, imza toplamaya başladı…

Burada akıllara bir soru geliyor…

Eğer ki yargı hayır derse ruhsat talep eden işletme sahipleri turizm bakanlığına gidip buradan ruhsat alırlarsa ne olacak?

Bakın burası çok önemli…

BAŞKAN KAZIM KURT DİYOR Kİ!

'Biz vermezsek, Turizm Bakanlığına gidiyor, ruhsat alıp geliyorlar.'

Örnekleri olduğunu belirtmiştik…

Bar vs. var, Turizm belgeli.
Turizm bakanlığının belgesi çok pahalı, şartları ağır…
Bildiğim kadarıyla her yıl vizesi de var…

Bence bu kanunda gözden geçirilmeli…

VURAL SOKAKTA 50 POLİS MEMURU GÖREV YAPIYORMUŞ…

Ben duyduğumda inanamadım...
Elbette T.C. Devletimiz vatandaşın /bizlerin güvenliğini sağlamak zorunda /lakin bu şekilde mi olmalı /tartışılır?
Yeteri kadar güvenlik görevlisi var Türkiye'de vs bunlar ayrı tartışma konusu…
Emniyet olumsuz görüş bildirmişse ki öyle, bu durum dikkate alınmalı…
Keyfi olmamalı…

Not: Bu sokakların herhangi birinde meclis üyelerinin sahip olduğu veyahut ortaklığı var mıdır? Diye soru gelmiş, Emre genç ve Murat Özcan bey, araştırdıklarını olmadığı söylediler, itimat etmek durumundayız…

SANDIK KONULMALI MI?

'Hamamyolu'nda nasıl ki çay ocaklarına sandık konuldu, şimdide mahalle ve sokaklara sandık konulmalı.' Fikrine katılır mısınız?

1 TL çay parası için aylarca sandıklarda oy kullandı… İnsanlar sevdi de bu işi ve bir şekilde çoğunluğun kararına uyuldu…

Son derece yerinde bir karardı…

'İçkili yerlerin, Hamamyolu'nda ki çay ücreti oylaması kadar önemli olduğunu düşünüyorum, hatta daha fazlası…'

Keşke bu görüşler değerlendirilseydi…
Çoğunluğun ifadesiyle bu yanlıştan dönülmeli, orta bir yol bulunmalıydı…
Ben seçilmişim, oy çoğunluğuna sahibim dememeli, bu her yönetici için geçerli…

Tanıdığım Sayın Kurt tüm bunları değerlendirecek, orta bir yol bulacaktır…

Siyasileri durumu gündemde tutacak,
Yargı süreci devam edecektir…
Daha da önemlisi toplum vicdanı her daim devrede olacak, bu süreci asla unutmayacaktır…