Zafer Çatel yazdı.

Her şey Danıştay'ın 'ANDIMIZ' kararından sonra başladı. İşaret fişeğini Bahçeli ateşledi.
MHP Danıştay'ın kararına ve andımıza sahip çıkınca ortalık karıştı..
AKP andımıza karşı..
MHP'nin kırmızı çizgisi var..
Yani Türküm, doğruyum, çalışkanım. Vatanımı, Miletlimi özümden çok sevmektir.. Türklüğün varlığı ve bekasıdır.
Vay! sen misin bunu diyen..
Her zaman olduğu gibi Bozdağ hemen cevap verdi. Sosyal medya da.. Twiter faciası yaşandı..
Politikada, Sosyal medya savaşları başladı.
Savaş nedeni, 'ANDIMIZ'.
Vatanı özünden çok sevenlerden rahatsız olanlar var demek ki!
Sosyal medya sen nelere kadir' mişsin!.
Siyasi gündem bir anda kısmi 'Felç' oldu..

MHP' nin kırmızıçizgisi Türk 'lük…
AK Partinin kırmızı çizgisi ise, Erdoğan'ı hiç 'kimse' eleştiremez!.

İTTİFAKA GEREK KALMADI..
İttifak bitti mi? Sorusuna yanıt ararken, MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında, Cumhur İttifakı'na ilişkin tarihi bir konuşma yapıyor.. AK Parti ile Cumhur İttifakı görüşmelerine gerek kalmadığını vurgulayarak, 'Kendi yolumuzu çizeceğiz. Artık hiçbir ittifak arayışında değiliz' dedi.

BAHÇELİ, PARTİSİNİN GRUP TOPLANTISINDA KONUŞTU. BAHÇELİ'NİN AÇIKLAMALARININ SATIRBAŞLARI ŞÖYLE:
- 'Kendi göbek bağımızı kendimiz kesmeye hazırız. Hiçbir ittifak, yok sayılması, tez ve önermelerinin görmezden gelinmesiyle ayakta kalmayacaktır. Diğer tarafın 'üstten bakması', parmak sallamasıyla yaşamayacaktır. Pozisyon hatırlatması, çatladı-çatlıyor ihbarlarıyla, şartların kollanmasıyla varlığını idame ettiremeyecektir. Dürüstlük olmadan eşitler arası ilişki sürmeyecektir. Bazıları, sevinç taklaları atabilirler. Tartışmalara son vermenin vakti yoktur. Bu 'kronik süreci' uzatmanın alemi yoktur. Herhangi bir ittifak beklentimiz, arayışımız, niyetimiz artık kalmamıştır.'

'YEREL SEÇİMLERDE KENDİ ADAYLARIMIZLA DEMOKRATİK MÜCADELEMİZİ YAPACAĞIZ'
-'Biz başkasına benzemeyiz MHP'yiz.' diyen Bahçeli ayrıca, 'İşin tadı kaçtığından zoraki görüşmelerle bir yere varmanın imkanı yoktur. Oyalanmaya, milleti aldatmaya, umutlarla oynamaya lüzum yoktur. Kendi yolumuzu sadece kendimiz çizeceğiz. Yerel seçimlere kendi adaylarımızla, kendi amblemimizle katılıp Türkiye'nin her seçim bölgesinde demokratik mücadelemizi yapacağız.'
'CUMHUR İTTİFAKI DURUYOR, YEREL SEÇİMDE İTTİFAK YOK'
Grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bahçeli, 'Cumhur İttifakı'nın' yerelde bittiğini belirtti..
-'Bizim için verilen sözler dönemsel değildir. İlkelerimiz, ülkülerimiz vardır. Dik başlıyız, tok başlıyız, bozkurt duruşluyuz. Yalan nedir? bilmeyiz. Gerçekleştirilmeyi bekleyen hayallerimiz, tutulmayı bekleyen vaatlerimiz, kucaklanmayı bekleyen geleceğimiz vardır. Vuslat şafağı bir gün sökecektir. Verdiğimiz bir sözü unutmayız, unutamayız. Ne söylediysek, arkasında dururuz. Tutarlıyız, temkinliyiz' dedi.
-Çağımızın değerleri hıyanet çarkındadır. Yalan revaçtadır. İhanet taltif görürken, sadakat telin edilmektedir. Bu düpedüz mankurtluktur. Hem imandan bahsedip hem şöhret batağına saplanmak iffetsiz bir gafilliktir. İslam adalet, barış dinidir.

VE MHP İTTİFAKI SONLANDIRDI...

Konuşmasının içeriği sizce anlamlı değil mi? Sanki AK Parti beklentilerini karşılamamış gibi. Kendine itiraf, bir eleştiri. Yoruma gerek var mı? Uzaktan da olsa AK Partiye bir eleştiri değil mi?
Konuşma metni çok dikkatli bir şekilde hazırlandığı belli.

Devlet Bahçeli'nin konuşması dakikalarca partililer tarafından ayakta alkışlandı. Peki, neden alkışlandı? Çünkü MHP' nin AK Partinin 'payandası' oldu eleştirileri, Milliyetçi kesimi çok rahatsız ediyordu..
Başları öne eğilmişti.

Açılım süreçlerinde Erdoğan'ın Devlet Bahçeliye söyledikleri hala anılarda tazeliğini koruyor..
Ve diğerleri..
'Yut, yut bir yere kadar'!..

Milliyetçi seçmen 'pıstırılmıştı', köşeye sıkıştırılmıştı adeta. .Onlara için bir sözcük bile üretilmişti.
Bozkurt unutulmuş, yerini Akkurt'a bırakmıştı. Sanki milliyetçi seçmen AK Partiye mahkûmmuş gibi davranılıyordu.

SEPETİ KOLUNA, HERKES KENDİ YOLUNA..
Bahçeli bir anda yaptığı bu dikkat çekici çıkış konuşması, AK Partiye bir ikaz niteliğinde değil mi? Devlet Bahçeli, iç politikadaki tüm taşları yerinden oynatmayı başardı.
AKP, MHP ile seçim ittifakını önemsemedi. İstanbul jestini anlamak istemedi. Her iki parti de seçimlere ayrı adaylarla giriyor.
AKP bu tercihin nasıl? Bir sonuç doğuracağını seçimlerde görecek.


Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan' da 'herkes kendi yoluna' diyerek son noktayı koymuş oldu.
Peki; şu soruyu soralım?
Her ikisinin de birbirinin vazgeçmesi mümkün mü?
MHP ne kaybeder?
AK Parti ne kaybeder?
Bunun muhasebesini partilerin 'kurmayları' çok iyi yapar..
Dengeler, karşılıklı kontrol üzerine kurgulanır..
Zaman zaman yazdım..
İyi anlaşılsın diye tekrarlıyorum..
Devlet Bahçeli'nin bütün hamleleri 'stratejiktir' çok iyi ince hesapları yapmadan hareket etmez.
Bu bozkurt çıkışı, konuşmanın içeriği, bunun ipuçlarını açıkça vermektedir.
AK Parti MHP'ye mahkûmdur.
Zira, MHP' nin beklenti çıtası yüksekte değildir.. Bahçeli mevzileri korumak için siyaset yapıyor. Fakat AK Partinin beklentisi çok yüksektir.. Beka meselesidir...Kaybetmeye başladı mı, sonun başlangıcı demektir..
Bunu 31 Mart 2019 mahalli idareler seçimlerinde açıkça göreceğiz.
Bu ilk vals.. MHP bir sıfır önde..

Hakan Bayrakçı'da twitinde; Bahçeli'nin, iki senedir AKP limanında bekleyerek, ne denli yolcu aldığını ve alacağını henüz çok az kişi görebiliyor. Diyor!..
Dikkate alınması gereken bir söz.
Ne de olsa araştırmacı.